Oynatıcıya atlaAna içeriğe atlaAltbilgiye atla
  • dün
Döküm
00:00Bugün ortopedi ve travmatoloji uzmanı Prof. Dr. Ahmet Murat Bülbül bizlerle.
00:05Hoş geldiniz hocam. Nasılsınız?
00:06Hoş bulduk. Sağ olun. Sizler nasılsınız?
00:08Teşekkür ederiz. Sağ olun.
00:10Hoş geldiniz hocam.
00:10Hoş bulduk. Sağ olun.
00:11Size bugün çok güzel sorular hazırladık.
00:14İlk sorumuza başlayalım Ferhat Bey.
00:15Başlayalım.
00:16Buyurun.
00:16Hocam eklem hastalıklarında modern tedavi yöntemleri nelerdir?
00:22Şöyle eklem hastalıklarında bizim en çok karşılaştığımız şey kireçlenme.
00:26Halk arasında kireçlenme dediğimiz artroz.
00:28Bu kireçlenmede de modern tedavi yöntemleri dediğimiz bir cerrahi yöntemler var bir de cerrahi dışı yöntemler var.
00:36Aslında cerrahi dışı yöntemler tedavide hastaların %90'ı cerrahi dışı tedavilerle yönlendiriliyor.
00:42Çünkü sadece acil olarak gerekli olan %10'luk bir durumuna ameliyat gerekiyor.
00:47Bunda da bildiğimiz klasik ameliyatlarda da protez yapıyoruz.
00:51Şimdi modern tedavi deyince de önerdiğimiz şey robotik protezler.
00:57Modern tedavilerden cerrahi olanlardan robotik protezlerden.
01:01Robot mu yapıyor ameliyatı? Hayır.
01:03Biz yapıyoruz.
01:04Ama ameliyat öncesindeki bütün hesaplamaları, bütün önceki değerlendirmeleri robota yüklüyoruz.
01:12O bize şunları şunları şuradan keseceksin diyor.
01:15Biz de o şekilde kesiyoruz.
01:16Ameliyatı yapan yine biziz.
01:18Sadece bizi navigasyon, bizi yönlendirme yapıyor robot.
01:21Cerrahi de modern tedavi yöntemleri bu.
01:24Cerrahi dışında tedavi yöntemleri de birçok yöntemimiz var.
01:30Bunlardan peki biyolojik tedavilerden bahsedebilir misiniz?
01:33İşte onlar cerrahi dışı olanlar bizim enjeksiyon yoluyla yaptığımız tedaviler.
01:40Bunlardan bir bölümü biyolojik tedaviler, bir bölümü de biyolojik olmayan kimyasal modeller.
01:46Kimyasal uyguladığımız yöntemler, hiyolonik asit dediğimiz suni eklem sıvıları var.
01:53Suni eklem sıvıları normalde azalan, miktarı azalan eklemdeki sıvının yerine replese ettiğimiz yerine koyduğumuz bir kimyasal bir madde.
02:06Hiyolonik asitle beraber yurt dışında çok fazla gördüğümüz sorbitolle, mannitolle, çitosan dediğimiz maddelerle beraber kullanılan hiyolonik asitler var.
02:17Bunlar neler?
02:18Mesela mannitol dediğimiz şeyde su tutar.
02:21Verdiğimiz hiyolonik asitle mannitoli beraber verdiğimiz zaman o hiyolonik asitin etkisini artırıyor.
02:27Yani ekleme biraz daha uzun süre koruyor.
02:30Çitosan dediğimiz de bu kabuklu hayvanların kabuğundan elde edilmiş bir madde.
02:35Bu madde de kıkırdağın iyileşmesi için yararlı bir madde.
02:39Bu da hiyolonik asitle çitosan beraber verildiği zaman daha uzun süreli etkiler sağlayabiliyor.
02:44Bunların hepsi yeni yöntemler ama inşallah zamanı gelince Türkiye'de de göreceğimiz yöntemler.
02:49Bizim esas uyguladığımız yöntemler ise biyolojik tedaviler.
02:53Bunlar neler?
02:55Klasik herkesin bildiği uzun zamandır yapılan PRP'ler var ama şu anda çok fazla revaçlı olmayan artık birazcık geçerliliği ve güvenililiği azalan tedavi yöntemleri.
03:08Sitokin blokajı dediğimiz bir yöntem var.
03:11Bu da kendi kanını, hastanın kendi kanını alıyoruz.
03:14İçinde cam tüpler olan bir tüpe koyuyoruz.
03:18Onu 3 saat insan vücudu ısısında 37 derecede bekletiyoruz.
03:23Kan kendini hala insan vücudundaymış gibi zannediyor ve o camları yok etmek için bir sitokin dediğimiz sitokin blokajına yarayacak bir madde üretiyor.
03:333 saat sonra da bu pik seviyeye ulaşıyor, en üst seviyeye ulaşıyor.
03:37Biz bunları santrifüjide alıyoruz.
03:39Hasarlanmış ekleme, hasarlanmış dokuları hepsine veriyoruz.
03:42Bu hastasına göre 3 kere ile 5 kere arasında yaptığımız bir yöntem.
03:49Bunun haricinde alfa-2 makroglobilin dediğimiz bir tedavi yöntemimiz var.
03:54Yine aynı şekilde hastanın kanını alıyoruz.
03:58Alfa-2 makroglobilin dediğimiz protein, çok büyük molekül ağırlıklı bir her insanda bulunan protein.
04:05Biz bunların yoğunluğunu artırarak ekleme veriyoruz.
04:10Eklemdeki eklemin, kıkırdağının zarar görmesini sağlayan enzimler var.
04:15Bu kireçlenmeyi hızlandıran normal enzimler var, proteinazlar.
04:19Bu enzimleri emiyor, yok ediyor.
04:22Yani iltihabı azaltıyor diyebiliriz.
04:24Efendim?
04:24Yani iltihabı azaltıyor diyebiliriz.
04:26Evet, oradaki enflamasyonu, anti-inflamator etkisi, o proteinazları yok ediyor.
04:30Sünger gibi emiyor.
04:31Aslında bunun tarifini de sünger gibi diye tarif ediyorlar yurt dışında.
04:36Bu da aynı şekilde 1 ila 3 kere arasında hastaların gerekli durumuna göre yaptığımız bir yöntem.
04:44Kaç seans yapılıyor peki hocam?
04:45Yani 1 ila 3 kere arasında yapılıyor.
04:481, 2, 3 defa yapılıyor.
04:49Hastanın ciddiyetini, ağrılarının durumuna göre, oradaki kireçlenmenin durumuna göre.
04:54Bunların, bu biyolojik tedavilerin hepsi erken evre kireçlenmelerde yapılıyor.
04:594 evredir kireçlenme.
05:011. ve 2. evrede, belki çok dinç hastalarda, 3. evrede de yapılabilir.
05:07Ama biyolojik tedavilerin hiçbiri, son evre artık protezden bir önceki evrede yapılması önermiyoruz.
05:14O sırada evre 4'te yapılacak olanlar, konuşmanın başında söylediğim gibi hirelinik asit ve onun türevleriyle yapıyoruz.
05:22Evet.
05:22Hocam, peki bu söylediğimiz terimler tabi hepimizin de çok algılayabildiği terimler değil.
05:28Hem çok yeni teknikler var hem de isimlere çok yabancıyız.
05:32Peki anlayacağımız dilde açarsak, bunlar yeni tedaviler ve cerrahi öncesi sanırım ki kurtarma ihtimali, ağrıları azaltma ihtimali çok yüksek.
05:41Evet, yani dediğim gibi bu kireçlenmenin ilk 2 evresinde, erken evrede, ileri yaşta olmayan hastalarda yapılan 4 tane yöntemimiz var bunlar.
05:51Bunlar işte stokin blokajı dediğimiz kendi kanından ağrıyı durdurmak ve kanıyla kendisini yenilemesini sağlayacağımız bir yöntem.
06:01Bildiğimiz PRP yönteminden çok farklı.
06:03Bunların hiçbirinin PRP ile hiçbir alakası yok.
06:06O da çünkü kanı alıyoruz, santrifüj ediyoruz falan.
06:09Tek ortak yönü kan.
06:10Evet.
06:11Yani tek ortak yönü kan ama birbirleri arasında hiç başka bir ilişki yok.
06:16Yani kan ürünleri olmasından dolayı çok karıştırılıyor.
06:18Evet, bağlaştırılıyor.
06:19Alfa-2 makroglobin dediğimiz şey de protein tedavisi diye söyleyebiliriz.
06:25Egzozom tedavisi var.
06:27Egzozom da aslında bizim bildiğimiz kesecik aslında.
06:32Kesecik tedavisi diyebiliriz bunun Türkçesine.
06:35Bir uyaranları iyileştirici dokuları alıyoruz.
06:40O hasarlanmış dokuya gönderiyoruz.
06:42Bunlar başka canlıdan, göbek kordonundan, bebeklerin göbek kordonundan daha çok elde edilen ürünler.
06:49Bu egzozomu alıyoruz, içinde 5 milyar tane ya da 10 milyar tane kök hücre oluyor.
06:55Bu egzozomun içerisinde onları veriyoruz, oranların yenilenmesini sağlıyoruz.
06:58Yine bu da aynı şekilde erken evre olan hastalar için yapılan bir şey.
07:03Artık protezden başka çaresi kalmamış bir insana bunları yapmanın hiçbir anlamı yok.
07:09Burada hem kendi kanımızdan elde edebileceğimiz, yapabileceğimiz tedaviler var.
07:15Eğer doğru bir şekilde işlemden geçirilirse.
07:18Bir de tabii kök hücre laboratuvarından elde edilen ürünlerle de tedavi yapılıyor.
07:22Biz daha önce alfa 2 makroglobin ya da sitokin lokajını dinlememiştik.
07:26Sizden önce de ortopedi uzmanı hocalarımız katılmıştı.
07:29O açıdan da oldukça bilgilendirici oldu.
07:32Daha çok iyi.
07:32Yavaş yavaş işlerden bütün Türkiye'ye yayılacak bunlar.
07:36Yaygın bir hastalık aslında.
07:37Belli bir yaştan sonra.
07:38Onun için bu açıdan verdiğiniz bilgiler değerli hocam.
07:41Sağ olun, teşekkür ederiz.
07:42Çünkü hareketsiz yaşam da artık günümüzde o kadar çok ki.
07:46Maalesef ki eklem ağrıları kaçınılmaz oluyor kireçlenmeler.
07:50Yani insan ayakta dursun ve hareket etsin diye var olan bir organizma.
07:56Siz hareket etmediğiniz takdirde sizin ne bağırsak, mide bağırsak sisteminiz,
08:02ne akciğerleriniz, ne boşaltım siz hiçbir şey çalışmayacak.
08:06Çünkü bağırsaklar çalışmıyor hareket etmenin zaman, akciğerleriniz çalışmıyor hareket etmenin zaman.
08:12İdrar daha az yapıyorsunuz.
08:13Bunların hepsi de yaşlı insanlarda çok ciddi sorunlar.
08:17Bizim bir an önce insanları harekete kavuşturmamız lazım.
08:20Yani bir eklemlerde problem olan hastaların %100'üne cerrahili ameliyat etsek ne güzel faydamız var deyip ederiz.
08:28Ama sadece %10'u %15'i bizim o ameliyat dediğimiz endikasyonlu kısmına girebiliyor.
08:34%85-90'lık bir kısım var ki arafta kalıyor.
08:38Yani ağrı kesicilerle protez arasında insanlar kalıyor.
08:42Ağrı kesiciler de bir yere kadar kullanabiliyor.
08:44Çünkü yaşı ilerlemiş büyüklerimiz hepsi, onların da bağırsaklarında, midesinde kanama oluyor, başka şeyler oluyor.
08:51Karaciğer yetmezliği oluyor.
08:52Onları da kullanmaktan çekiniyoruz.
08:54Bu biyolojik tedaviler hepsi bizim bu arada %80-85'lik insanlar için uyguladığımız yöntemler.
09:02Bizi birazcık günü kurtarmak, biraz daha 4-5 sene o ameliyatı geciktirmek, biraz daha hareket ettirmek.
09:08Çünkü hareket etmediğiniz zaman yokuz.
09:11O zaman bu işlemler sonrasında hastalarımıza hareketi de istiyorsunuz.
09:16Kesinlikle.
09:16Zaten bizim yaptığımız tedavilerden daha fazla etkisi olan hareket.
09:21Bu hareket, yani 70 yaşında bir insan gidip pilates yapması belki zor ama parkta yürümesi çok kolay.
09:28Yani 10 kilometre yürüyemez belki ama 10 dakika yürümesi bile yeter.
09:33Bir ay boyunca 10 dakika yürüsün, bir ay sonunda yarım saate çıkacaktır zaten.
09:39Ama ağrısız olursa, ağrıları da bunlarla, biyolojik yöntemlerle yakalayacağız.
09:44Evet, çok güzel.
09:45Peki hocam, otojenik kök hücre tedavisi ya da allojenik kök hücre tedavisi nasıl uygulanıyor?
09:52Ya da bunların arasındaki fark nedir?
09:53Şöyle, kök hücre dediğimiz şey vücudumuzda, kendi vücudumuzda olan, doğuştan itibaren var olan,
10:01teorik olarak hangi dokuya koyarsanız o dokuya evrilen, o dokuya dönen hücreler diye biliniyor.
10:08Ama bu yaşla beraber bu hücrelerin miktarı vücudumuzda azalıyor.
10:13Bunlar en çok bizim göbek yağımızda ve kemik iliğinde bulunuyor.
10:18Yani ya göbek yağından ya kemik iliğinden bu kök hücreleri alıyoruz.
10:21Belli bir takım işlemlerden geçirdikten sonra onları hasarlanmış dokuya veriyoruz.
10:28Orada kıkırdaklarda, kıkırdağa benzer bir doku oluşturmasını sağlıyoruz.
10:33Ama bu dediğim gibi 65 yaşında, 60 yaşın üstündeki insanlarda çok fazla faydası yok.
10:40Niye yok?
10:41Çünkü 60 yaşındaki insanın kök hücüsü de azalıyor.
10:44Tabii.
10:44Ya azalmasa bile kalitesi azalıyor.
10:48Yani ben şimdi 52 yaşındayım.
10:50Eskiden iyi basket oynardım ama şu anda sadece düşünebiliyorum basket oynamayı.
10:55Yani o kök hücreler de öyle.
10:57Onlar da oynayamıyorlar bir şekilde.
10:58Onların da gücü azalıyor.
11:00Bu durumlarda biz de eğer yaşı 60'ın üstündeyse ve kıkırdakları hala sağlam ama ufak tefek hasarları varsa,
11:10o zaman allojenik kök hücreleri biz laboratuvar şartlarında üretilmiş kök hücrelerden yararlanıyoruz.
11:17Onlar da ne kadar faydası oluyor?
11:20Bunların hiçbiri üstüne basa basa söylüyorum.
11:22%100 çare olacak şeyler değil ama protez olamıyorsanız, erkense protez için bunlardan başka da çaremiz yok şu anda.
11:31Peki hocam her şey tabii gelişiyor.
11:33Robotik eklem protezleri neler?
11:35Yani standart protezlerin yanı sıra bundaki fark ne?
11:39Robotik protezlerde ameliyat öncesinde hastanın bel filmi, kalça filmi veya diz filmi hangisi ise alınıyor.
11:48Bunlar yapay zekaya yükleniyor.
11:51Yapay zeka bize bir gün sonra cevap veriyor merkezden.
11:55Onlar diyor ki işte şu boyda, şu boyda şunları yapacaksın diyor.
11:59Biz de ameliyat sırasında onları yapmak üzere konuşlanıyoruz.
12:03Yani elimizde motorlarla yaptığımız ameliyat bir derece kayarsa makine duruyor.
12:08Hatayı engellemek için olan bir şey.
12:12Yine ameliyatı biz yapıyoruz.
12:14Robot bize sadece nerede yani bazen hani arabada da çıkıyor ya, mola ver diyor bazen arabalar.
12:22Bu da öyle biraz yamuk kaydırdığımız zaman buraya kaydırma diyor makineyi durduruyor.
12:26O zaman çok daha konforlu bir işlem.
12:28Çok daha konforlu ama tabii ki her konforunda külfeti farklı oluyor.
12:34Yani eski yöntem kötü bir yöntem değil.
12:37Bizim 30 senedir benim işte 30 senedir uyguladığımız yöntem.
12:41Ama isteyen olursa imkanları dahilinde robotik protezlerde çok sık kullandığımız ve başvurduğumuz bir yöntem.
12:50Çok güzel hocam.
12:52Peki ameliyatı robotlar mı yapıyor diye sormuşuz ama zaten onu söylediniz.
12:58Ameliyatı biz yapıyoruz.
12:59Hala biz yapıyoruz ama bilmiyorum 10 sene sonra 15 sene sonra kim yapar mı?
13:03Tabii isminden ötürü insan bir soru işareti oluşuyor.
13:06En çok karşılaştığımız soru bu.
13:08Ameliyatı robot mu yapacak siz mi yapacaksınız?
13:10Biz yapacağız.
13:11Peki bu ameliyat iyileşme sürecini hızlandırır mı?
13:14Yani diğer mobilizasyon daha mı çabuk olur?
13:17Şu anda bütün protezlerde normal protezde de konvansiyonel protez dediğimiz normal protezlerde,
13:24robotik protezlerde de eğer bir sıkıntı yoksa hastanın ameliyat sırasında bir komplikasyon olmamışsa
13:31biz 2-3 saat sonra yürütüyoruz zaten.
13:34Ağrısı oluyor mu?
13:34Tabii oluyor.
13:35Ama 2-3 saat sonra yürüttüğümüz zaman hayata daha çabuk dönüyor.
13:39Komplikasyonlar daha az oluyor.
13:41Eskisi gibi korktuğumuz bir artık ameliyat değil.
13:44Bütün protezler, robotik protezler de dahil buna çok çabuk, daha çabuk eskiye göre çok daha konfor alanına kavuşulan ameliyatlar oldular.
13:55Biz eskilerin ilk başladığımız zaman benim asistanlığımda hasta ameliyat olurdu.
13:59Bir hafta kıpırdatmazdık böyle yatardı bir şey olacak diye.
14:03Şimdi biz 2. saat eğer hastanın genel durumu müsaitse yürütmeye çalışıyoruz.
14:07Tabii bu işlemlerde işlem konforlu olduğu kadar işlem sonrası da konforlu.
14:11Tabii işlem sonrası konforlu, fizik tedavi de çok önemli.
14:14En önemli şey onlar.
14:16Hocam geldiğiniz için gerçekten çok teşekkür ederiz.
14:19Ben teşekkür ederim.
14:20İyi ki geldiniz.
14:21Sağ olun, var olun. Çok teşekkür ederim.
14:22Evet sıradaki konumuzla devam ediyoruz.
14:28Evet medikal estetik hekimi Dr. Merdan Çelik.
14:31Hocam hoş geldiniz.
14:32Hoş bulduk.
14:32Nasılsınız?
14:33Teşekkür ederim. Siz nasılsınız?
14:34Bizler deyiz. Çok sağ olun.
14:36Bugün çok güzel, çok merak edilen konulardan birini konuşacağız.
14:40Saç ekimi.
14:41Hem çok revaçta birçok insanın yaptırdığı, yaptırmayı merak ettiği ve ihtiyacı olduğu bir uygulama.
14:47Günümüz uygulamalarında.
14:49Saç ekimi nedir hocam?
14:51Saç ekimi aslında bir şekilde aslında genetik veya çevresel faktörler de ya da hastalıklar da buna neden olabiliyor.
14:59Ama kaybedilen saçın tekrar bir şekilde dolar bölgeden alınarak transferi ve oraya o eksikliğin giderilmesi aslında.
15:09Saç ekimi buna diyebiliriz.
15:10Kısaca.
15:12Peki saç ekimi kimlere yapılabilir?
15:15Saç ekimi kimlere yapılabilir?
15:16Saç ekimi aslında çocukluktan itibaren bazen deformasyonlar yaşayabiliyoruz.
15:23Bunlar travmalar sonucu olabiliyor ya da cerrahi geçirmiş operasyonlar sonucu bile olabiliyor.
15:28O yüzden çocuklarda bile bu şekildeki durumlarda saç ekimi yapılabiliyor.
15:33Ama biz hedef kitle olarak kimlere yapıyoruz?
15:36Daha çok 20'li yaşlardan sonra androjenik tip dökülme dediğimiz erkeksi dökülmeler sonucu saçını kaybeden kişilerde daha çok tercih ediyoruz.
15:45Ama dediğim gibi yani eğer çüklükten yaşanılan böyle tip travmalar veya işte deformasyonlar sonucu eksik bölgeler varsa bunları da saç ekimi yapabiliyoruz.
15:56Yani ihtiyaç varsa 20 yaş altına da her şey uygunsa yapılabilir.
16:01Aynen.
16:01Tabii yani hani kranyal bir ameliyat geçirmiş bir çocukta eğer bölgesel bir kellik varsa bunu gidermek için yapılır ki çocuğun psikolojisi bozulmasın.
16:10Kesinlikle ki var yaşadığımız böyle örnekler falan var hocam.
16:14Yani çocuk işte bir şekilde bir cerrahi operasyon geçiriyor ve o bölgede bir belirgin bir izi var.
16:22Bu şekilde bize başvuruyor ve biz de saç ekimini gerçekleştirip dediğiniz gibi o psikolojisini de okuldaki o hayatını da düzene sokmuş oluyoruz.
16:30Peki hocam eskiden saç ekimi yöntemleri nasıldı?
16:33Daha çok parça alınıp graft alınıp yapıyordu sanırım.
16:36Ama şu an teknoloji gelişti.
16:38DHA ya da farklı teknikler var mı?
16:41Bize bu tekniklerden bahsedebilir misiniz?
16:43Şöyle daha önceden dediğiniz gibi aslında foot tekniği dediğimiz tekniği kullanıyorduk.
16:48Yani oradan enseden kafanın arka bölgesinde hospital dediğimiz bölgeden bir flap alıp onu mikroskop altında graftlerini ayırarak o şekilde ekim yapıyorduk.
17:01Ama onun şöyle bir handikapı vardı.
17:03O erkekler daha çok kısa saç kullandığı için iz kalabiliyordu ve hoş olmayan bir görüntü olabiliyordu.
17:10Arka taraftan bakıldığında.
17:14Sonra fuye tekniği işte 2005'li yıllardan itibaren öncesi de var ama daha efektif olarak kullandığı yıl aslında 2005'ten sonra.
17:24Yani foliküler ünitenin tek tek alınarak bir yine solüsyon içerisinde tutulup ondan sonra ekiminin gerçekleştirilmesi.
17:35Yani fuye tekniği dediğimiz teknik kullanılmaya başlandı.
17:38Son zamanlarda buna ek olarak bu alım tekniği tabii ek olarak bir de ekim yaparken safir kullanıyorduk.
17:47Halen de kullanıyoruz tabii ama kanal açarak o graftleri oraya yerleştiriyoruz.
17:52Bir de kalem tekniği.
17:53Yani DHI dediğimiz graftlerin direkt özel kalemlere yerleştirilip o şekilde implantını gerçekleştiriyoruz.
18:00Hem süre olarak bize kazancı oluyor hem de eğer kişinin saçı varsa ve seyrekse bu tekniği kullanarak bu şekilde var olan saçlarına da zarar vermemiş oluyoruz.
18:13Bu tekniği aynı zamanda kadınlarda da kullanıyoruz.
18:16Kadınlar böylece saçlarını hiç kestirmeden o ekim yöntemiyle ekimi gerçekleştirip direkt evet sosyal hayatlarına dönebiliyorlar.
18:24O çok güzel çünkü o belli bir süreci kadınlar kolay kolay atlatamaz.
18:29Erkekler dayanabiliyor ama kadınlar için zor bir süreç.
18:33Peki eski teknikte mi?
18:35Şimdi böyle ekildiği zaman böyle çim çim görüntü var derler ya hep halk arasında ama şimdi daha doğal sonuçlar var eskiye göre.
18:43Bunun arasındaki fark hangi teknikten kaynaklı?
18:45Şimdi o daha çok aslında işlemle ilgili bir şey yani ekiple ilgili, ekimle ilgili, hekimle ilgili diyeyim yani böyle ekip, hekim, hekim.
18:54İşlem tecrübesiyle ilgili.
18:55Aynen öyle.
18:57Gerçekten bunu işi bilerek yapan insanların sonuçta bu iyi sonuçları vermesine sebep olan bir durum.
19:05Yoksa kötü bir yerde tabiri caizse merdiven altı diye nitelendirdiğimiz yerlerde yapıldığı takdirde halen o sonuçları görebiliriz.
19:12O yapay görüntü oluyor.
19:14O sonuçları görebilirsiniz.
19:15Aslında orada saçın yönünü doğru vermek gerekiyor değil mi hocam?
19:18Aynen.
19:18Ondan dolayı yoksa eğer dik dik bütün kökler yerleştirirse dik dik çıkar yani.
19:23Bu aslında hatalı bir hekim gibi.
19:25Şimdi şöyle doğal olarak mesela görüntümüzde saçımızın ön çizgisi düz çizgi şeklinde değildir.
19:33Veya işte öndeki saçlarımız çoklu greftlerden oluşmuyor.
19:37Yani bir şeyden bir noktadan 3-5 tane saçın çıktığı bir şey değil.
19:42Yani saçlarımızın dizaynı da aslında doğuştan itibaren önde daha çok teklilerin olduğu ve geri girintili çıkıntılı bir görüntünün olduğu bir durum.
19:52Yani siz bunu düşünerek buna göre eğer işlerinizi gerçekleştirirseniz doğal sonuçlar elde edersiniz.
19:58O zaman o yapay görüntüyü...
20:00Doğru greftleri doğru yerlere yerleştirerek iyi sonuçlar elde edersiniz.
20:04Evet doğal görüntüyü isteyenler tamamen tecrübeli iyi bir ekip ve uzman seçmeliler.
20:10Kesinlikle kesinlikle.
20:12Peki hocam hangi mevsimlerde yapılabilir?
20:14Şimdi yazın yapılmaz mı?
20:16Kışın mı bunun mevsim mi?
20:18Var mı ya da öyle bir mevsim seçeneği?
20:20Şimdi biz açıkçası en çok kışın talep görüyoruz.
20:23Sebebi de insanlar yazı hazırlık olsun.
20:27Yani yazın plaja gittiğinde ya da denize gittiğinde saçlı olarak gitmek istiyorlar haklı olarak.
20:33Bunun dışında bir sebep de aslında daha çok kış aylarında yapılmasının güneş görmesini çok istemiyoruz.
20:40Bir, bir buçuk ay kadar.
20:42Onun dışında denize, havuza, savunuğa, tazı şeylere bir, bir buçuk ay kadar uzak durmalarını istediğimiz için de en iyi mevsim kış mevsim olmuş oluyor.
20:52Yazın da aslında yapılabilir saat çekimi.
20:55Yazın mesela diyoruz ki kişilere gidin tatilinizi yapın, bunlardan faydalanın.
21:00Sonra gelin bize biz bu ekiminizi gerçekleştirelim.
21:03Yani o konuda da bir engel söz konusu değil yani.
21:05Yani yazı az kaldıysa, yaz öncesi değil de yaz sonrası tercih etmeleri, tatil sonrası tercih etmeleri.
21:11Tatil sonrası diyelim.
21:12Evet, yani kişi mesela Haziran'da da tatilini yapıyor olabilir.
21:16Haziran'da da tatilini yapar.
21:17Yurt dışından gelip iki gün mesela kalıp bizde saç ekimi yapan insanlar oluyor.
21:22İki gün, tatilin bitimine iki gün kala gelip rahatlıkla saç ekimini gerçekleştirip tekrar ülkesine dönebilir.
21:29Dönebilir.
21:29İyileşme sürecinden bahsedebilir misiniz peki?
21:32Evet, iyileşme süreci ekiminiz bugün gerçekleşti.
21:36Yarın rahatlıkla bir gün sonrasında işte bandajını açıyoruz, ilk yıkamasını gerçekleştiriyoruz.
21:43Bir 15 günlük süreçte hassas bir şey süreci var, yıkama süreci var.
21:48Yani hassas olmak gerekiyor.
21:5015 günden sonra o kabukların dökülmesi ve aynı zamanda şok dökülme dediğimiz süreç başlıyor.
21:572 ile 6 hafta arasında ektiğimiz saçlar da dökülebiliyor.
22:01Aynı zamanda kişinin eğer varsa saçları bunlardan da aslında bir miktar kayıp görebiliyoruz.
22:06Bu %100 değil ama.
22:09%50-60 hastada büyük oranda dökülmeyebiliyor.
22:14Ektiğimiz saçlar bile dökülmeyebiliyor.
22:166. haftadan sonra 3. aya kadar yani bir 12. hafta diyeyim.
22:2312. haftaya kadar o dönem sessiz bir evre oluyor.
22:26Yani saçlar o dönemde çıkmıyor.
22:28Ancak 12. haftadan sonra yavaş yavaş artmaya başlıyor.
22:32Tam sonucu ne zaman görüyorsunuz?
22:34Tam sonucu 6-8 ay arasında görmeye başlıyorsunuz.
22:38Periyot ise 12 ayda tamamlanıyor.
22:4112 ayda periyot tamamlanıyor.
22:43Hatta tepe bölgesi dediğimiz kısımda orası biraz daha kanlanması dolaşımı az olduğu için biraz daha uzun olabiliyor.
22:5320. aya kadar sürebiliyor.
22:55Bu şekilde bir periyodu var.
22:57Yani dökülüp dökülmeyeceğini o ilk 12 haftada anlıyoruz.
23:02Öyle değil.
23:03Hayır hayır.
23:03Dökülüp dökülmemek değil aslında.
23:05Şok dökülme dediğimiz evre.
23:07Şok dökülme.
23:07Şok dökülme.
23:08Şok dökülme.
23:08Şok dökülme kalıyor.
23:09Evet.
23:10Üstteki teller dökülüyor değil mi?
23:12Kök içeride kalıyor.
23:13Ekin içeride yani aslında.
23:15Evet.
23:15Yani işin dediği gibi hocam.
23:18İşin yani biz o kısma işte folikül diyoruz.
23:21O folikül ya da soğanı diyebiliriz.
23:23O kısım içeride kalıyor.
23:24Üst kısmı dökülüyor ama o tam o folikül kısmı yeniden saç büyümesini devam ediyor.
23:33Yani yeniden oluşum devam ediyor açıkçası.
23:35Yani saç ekim sürecinden sonra bir dökülme süreci ani bir şekilde yaşanıyor.
23:40Bundan hastaların korkmaması lazım.
23:42Evet.
23:42Ki bazen panik yapıyorlar değil mi?
23:44İlk 1-2 ay içerisinde ektirdim ama hiçbir şey kalmadı diyebilir.
23:47Aslında önemli olan orada ekilen köklerin sağlıklı olması.
23:51Bizi çok darıyorlar.
23:52İşte çıkmadı.
23:53Çıkmayacak mı?
23:55İşte öyle bir kaygı falan yaşanabiliyor.
23:58Biz onlara hep şunu söylüyoruz.
23:59Sakin olun.
24:00Rahat olun.
24:00Birkaç ay yata.
24:01Siz evet sadece günlük hayatınıza devam edin.
24:05Sonra zaten bir 3-4 ay sonra da ses kesiliyor.
24:10Çünkü biz anlıyoruz ki saçlar çıkmaya başlamış yani.
24:13Siz ne kadar ön bilgilendirme yapsanız da insanlar onu yaşayınca bir tedirgin olur.
24:17İster istemez.
24:18Çok haklı olarak.
24:19Evet.
24:19Peki saç ekimi kalıcı mıdır?
24:23Yani enseden alınan kökler daha mı güçlü ön tarafta kalıyor?
24:26Yani daha çok ön taraftan neden dökülme oluyor?
24:29Ondan bahsedebilir misiniz?
24:30Şimdi androjenik tip dökülme dediğimiz saç dökülmesi evet ön taraf işte tepeye kadar olan kısım.
24:36Ama ense bölgemizdeki saçlarımız reseptör olarak androjene daha çok değil, duyarlı değil.
24:44İşte tiroid hastalıklarında veya işte sistemi daha böyle otoyimün hastalıklarda ancak tamamını kaybettiğini görüyoruz.
24:51Onun dışında ölene kadar özellikle ense bölgemizdeki saçlarımızın kaldığını görüyoruz.
24:56Dolayısıyla biz orayı donör alan olarak kullandığımız için ve bu işlem de bir transfer işlemi olduğu için o bölgeden aldığımız greftleri taşıyoruz.
25:05Onlar da dolayısıyla dökülmeye kodlanmış olmadığı için de ömür boyu kalıyor.
25:11Daha güçlü.
25:11Evet.
25:13Hatta bazen şöyle bir şey söyleyeyim hocam.
25:16Bazen biz donör alanımız yetersiz olduğunda sakaldan da faydalanıyoruz.
25:20Yani sakalı da donör olarak kullanıp ondan da aldığımız greftleri ekim olarak kullanabiliyoruz.
25:27Ama çok tercih edilmiyor sanki.
25:29Biraz daha sert olduğu için değil mi hocam?
25:30Sakal iyi.
25:31Yok sakal iyi.
25:32Yani donör bölgede en önemli aslında şey olarak ense ama ikinci sıraya sakalı koyabiliriz.
25:39İyi yani.
25:40İyi sonuçta radyoz mesela.
25:41Sinki de gayet iyi.
25:43Hani saçlarınız da iyi maşallah.
25:44Teşekkür ederim hocam.
25:46Peki hocam kadınlarda saç ekimi nasıl?
25:48Talep çok mu?
25:49Şimdi artık saç dökülmesi kadınlarda daha çok.
25:52Evet.
25:52Çok fazla işlem yaptırıyoruz.
25:55Strese bağlı olarak dökülüyor işte doğum evresinde vesaire.
25:59Kadınlardan talep arttı mı ya da yapılıyor mu kadınlara saç ekimi?
26:02Kadınlarda saç ekimi yapılıyor ama kadınları erkeklerden biraz daha ayrı bir şeye koyuyoruz.
26:07Sınıfa koyuyoruz.
26:08Çünkü kadınların saç ekiminin çok çeşitli sebepleri olabiliyor.
26:12Nedir bunlar?
26:12En basitinden fizyolojik olarak her kadın aylık bir kan kaybına maruz kalıyor.
26:19Dolayısıyla demir eksikliği anemisi çok sık görülen bir şeydir kadınlarımızda.
26:24Ve bu eksiklik yerine konulduğunda saçların tekrar çıktığını görüyoruz.
26:29Doğum sonrası dediğiniz gibi o hormonal dengenin oturması sürecinde de saç kaybı olduğunu görüyoruz.
26:36O denge oturduğunda yine aynı şekilde.
26:38Yani bir kadın hastamız olduğunda biz öncelikle bir kan talihli istiyoruz ve bu şeyleri ekart ediyoruz öncelikle.
26:48Varsa onlarda bir eksiklik bunu yerine koyduğumuzda zaten sorun çözülmüş oluyor.
26:52Ekime falan geçmeye gerek kalmıyor.
26:54Ama %3 %5'lik bir kesim var ki evet erkek tipi saç dökülmesi dediğimiz bir saç dökülmesi şekli yaşanıyor.
27:01Onlarda ise evet biraz önce de söylediğim gibi DCHI tekniğini yani kalem tekniğini kullanarak saçın arka bölgesinde bir pencere alanı oluşturup
27:12oradan aldığımız greftleri yine saçların arasına kalem tekniğiyle ekimi gerçekleştiriyoruz.
27:20Ve hiçbir şekilde kadın hastalarımız ne saçlarının alındığı görülüyor.
27:26Yani sizin görmüş olduğunuz o piyasada bandanayla falan gibi bir durum da yaşamıyorlar ve direkt sosyal hayatlarına dönmüş oluyorlar.
27:34O zaman kadınlarda daha konforlu bir süreç bu.
27:37Evet evet diyebilirim aynı şekilde.
27:39Çünkü saçlarınızı bıraktığınızda zaten o alım bölgesi de belli olmuyor.
27:45Ekim'de saç aralarına yapıldığı için kesinlikle şey olmuyor.
27:49Yani bir belirti vermiş olmuyor.
27:51O zaman bizi izleyen, kadın izleyicilerimize diyebiliriz ki eğer böyle bir probleminiz varsa saç ekimi yaptırabilirsiniz.
27:59Evet kaş ekimi de çok talep gördüğümüz bir alana açıkçası.
28:03Kaş ekimi de oluyor kirpik ekimi, kaş ekimi.
28:05Evet evet hocam.
28:06Onu da belirteyim yani.
28:07Harika bilgiler paylaştınız bizimle.
28:10Gerçekten çok güzel cevaplar verdiniz.
28:12Size çok teşekkür ediyoruz.
28:13Ben teşekkür ederim.
28:15Ben de çok sevindim.
28:17Sizinle birlikte olmaktan çok teşekkür ederim.
28:19Sağ olun.
28:19Sağ olun hocam.
28:20Evet bir sonraki konuğumuzla karşınızda olacağız.
28:25Evet doçent doktor kadın hastalıkları uzmanı Çağlar Helvacıoğlu.
28:30Hoş geldiniz hocam.
28:31Hoş buldum Seher Hanım.
28:32Nasılsınız?
28:33Çok teşekkür ediyorum.
28:34Siz nasılsınız?
28:34Bizler de iyiyiz sağ olun.
28:36Şimdi size çok güzel sorular hazırladık.
28:39İlk sorumuzla başlamak istiyoruz.
28:40Hazırım.
28:41Çocuk sahibi olmayan çiftlerde tek tedavi yöntemi tüp bebek midir?
28:47Şöyle çocuk sahibi olmakta zorlanan çiftlerde ilk tedavimiz hemen tüp bebek değil.
28:51Önce altta yatan sebebe bakıyoruz.
28:53Sebep ne?
28:54Neden çocuk olmakta zorluklar var?
28:57Çözebileceğimiz bir sebep ise önce onu hallediyoruz.
29:00Mesela bir rahimde perde gibi.
29:02Mesela bazen myomlar gibi.
29:04Mesela belki başka daha böyle ilaçlarla çözülebilecek hastalıklar gibi.
29:09Guatır ya da işte başka hormonal bir dengesizlik.
29:12Öyle bir şey ise önce o tedavilerimizi veriyoruz.
29:14Daha sonra bazı hasta gruplarında aşılama uygulayabiliyoruz.
29:17Aşılamanın etkili olduğu hasta grupları var.
29:21Aşılamanın hiç kullanılamayacağı hasta grupları var.
29:24Bunları seçtikten sonra ön araştırmamızı iyi bir şekilde yaptıktan sonra gerekirse de tüp bebeğe başlıyoruz.
29:31Bunun için birçok tabii yöntem var diyorsunuz.
29:35Evet.
29:35Peki tüp bebek tedavisine başlamak için en doğru zaman nedir?
29:40Şöyle.
29:40Bunun bir zamanı mı var?
29:42Evet.
29:42Tedaviye başlamak için aslında en doğru zaman sonuçta bunun bir de sosyal boyutu var.
29:47İşte çiftler evlenecek, bir süre geçecek, çocuk isteyecekler.
29:50Fakat bizim başarımızdaki en önemli şey biliyoruz ki kadının yaşı.
29:5435 yaşın altında bizim başarılarımız daha yüksekken ilerleyen kadın yaşıyla beraber tüp bebekte başarımız biraz daha düşüyor.
30:02Biliyorsunuz ki kadınların yumurtalarında belli bir rezerv var.
30:05İşte doğum, kız çocukları dünyaya geldiklerinden beri yumurtalık sayıları düşer.
30:11Ergenlik dönemiyle beraber belli bir yumurta sayısına girilir ve ondan sonra menopoza kadar bu yumurtalar erir.
30:18Menopozda da hiç yumurta kalmaz.
30:21Artık gebelik mümkün değildir.
30:23O yüzden bizim başarımızı etkileyen en önemli şey kadının yaşıdır.
30:28Yaş faktörü çok önemli yani.
30:30Tabii.
30:30Çok önemli hocam.
30:31Peki başarı oranı nedir?
30:32Şöyle bizim aslında başarımız tabii ki de canlı dünyaya gelen bir bebek.
30:39İstediğimiz şey o.
30:41Başarı oranı yaşla beraber değişiyor.
30:43Ama genel olarak 35 yaşın altında başarı daha yüksekken %70-80'ler gibi yaşla beraber düşüyor.
30:50Dediğim gibi çok böyle 45 yaşın üstünde yumurta rezervlerinin çok düşük olduğu hasta gruplarında şanslarımız biraz daha düşük.
30:57Mesela bir hasta da kaç kere tüp bebek denenebilir?
31:00Güzel bir soru.
31:01Güzel bir soru.
31:02Aslında anlattığım şeyler hep birbiriyle örtüşüyor.
31:05Bizim burada tüp bebek tedavisinde patronumuz yumurta hücresi ve sperm hücresi.
31:09Eğer bir kadının yumurta hücresi varsa ve sperm de varsa biz tüp bebeği deneyebiliriz.
31:15Bunun için tabii ki de çiftin de buna zaman, emek ve tabii ki de bu işin de finansal boyutu da var.
31:21Bu şekilde bunları da ayarlarlarsa, istekli olurlarsa, motivasyonları varsa, yumurta ve sperm de varsa tüp bebek denemeleri çokça defalar yapılabilir.
31:30Yani onun herhangi bir zararı...
31:32Üst sınırı yok.
31:33Üst sınırı yok.
31:34İşte tutmadı, daha da tutmaz diye bir bakış açısı da yok.
31:37Şöyle, aslında her deneme yeni bir şans demek.
31:40Biz biliyoruz ki ilk üç denemede başarısız olunca evet biraz zor bir hasta grubu.
31:46Fakat denedikçe her bir denemede yeni bir şans.
31:50Yani bir şey gibi, sonuçta belli bir oran var.
31:53Normal gebeliklerde de öyledir.
31:55Buna fekundabilite denilir.
31:56Bir kadının bir adet siklosunda gebe kalma oranıdır.
31:59Biz de biliyoruz ki tedavi sıklıkları, tedavi sayısı arttıkça başarı şansı da daha çok artacaktır.
32:04Peki hocam tedavi süreci nasıl işler?
32:07Yani bir çift tüp bebek tedavisi için size geldi.
32:11Bu süreç nasıl işleyecektir?
32:13Evet, şöyle oluyor.
32:14Biz tedaviye genellikle kadının adetinin ikinci gününde başlıyoruz.
32:19Önce yumurtayı büyüten ilaçlar kullanıyoruz.
32:21Genelde bunlar da hormon ilaçları oluyor.
32:24Yaklaşık iki hafta kadar, on iki, on üç gün, on dört gün kadar iğneler veriyoruz kadına.
32:29Yumurtaları istediğimiz büyüklüğe getirince çatlatma iğnesi veriyoruz.
32:32Çatlatma iğnesinden sonra genelde otuz altıncı saat, bazen duruma göre otuz beş, otuz beş buçuk, otuz altıncı saatte de biz bu yumurtaları anestezi altında laboratuvara alıyoruz.
32:42Laboratuvara aldıktan sonra spermlerle birleştiriliyor.
32:45Her X denilen bir yöntem var.
32:47Bir spermi alıp yumurta hücresinin içerisine mikroskop altında konmasıdır.
32:51Ciddi bir tecrübe gerektirir ve embriyologlar tarafından yapılıyor.
32:54Ondan sonra bu yumurtalar döllendi mi diye takip ediyoruz.
32:58Döllenen yumurtaları beşinci güne kadar taşımayı istiyoruz.
33:00Beşinci güne gelen embriyolara blast diyoruz ve biz bunları transfer ediyoruz.
33:05Peki hocam bu transferi yapmadan önce ya da yumurtaları spermleri elde etmeden önce yapılan testler, temel testler nelerdir?
33:16Bizim infertil çift araştırmasında temel üç tane testimiz var.
33:20Birincisi yumurtalık rezervini gösteren hormon testleri.
33:24Bunlardan en pratik olanı AMH dediğimiz antimülleren hormon.
33:27Bir de adetliyken bakılan FSH dediğimiz bir hormonumuz var.
33:31Bununla beraber birkaç hormonumuz daha var.
33:34İkinci testimiz dedim ya bizim tüp bebekte bir yumurta hücresine bir de sperm hücresine ihtiyacımız var.
33:39İkinci temel testimiz de erkekte bakılan sperm testi.
33:43Menide bazen hiçbir değişiklik olmazsa bile sperm sayısında azlık, sperm morfolüsünde bozukluk veya hiç spermin olmaması gibi durumlar olabiliyor.
33:52O yüzden biz ikinci temel testimiz sperm testidir.
33:56Bir de bizim yumurtamız var, spermimiz var.
33:59Bunların da bir yuvaya ihtiyacı var rahime.
34:02O yüzden üçüncü testimiz de rahim filmidir.
34:04Rahim filminde hem rahmi değerlendiririz hem de tüpler açık mı değil mi diye ona bakarız.
34:09Tüplerin tamamen tıkalı olduğu durumlarda zaten hiç beklemeyip direkt tüp bebek yapıyoruz.
34:14Tüplerin açık olduğu durumlarda da aşılama gibi başka tedaviler verebiliyoruz.
34:18Yani üç temel testimiz var.
34:20Bir yumurtalık rezervi testi, iki sperm testi, üç de rahim testi.
34:24Peki hocam bu işte biraz önce anlattınız ya 12 gün boyunca iğne yapılıyor.
34:28İşte bunu takip ediyoruz.
34:30Hani kadınları işte kilo almasını sağlayan ya da tüp bebekle biraz zorlandıran evre orası mı?
34:37Çünkü tüp bebek tedavisi gördüm, işte kilo aldım vesaire diyen çok bayan oluyor.
34:44Evet maalesef bizim verdiğimiz ilaçlar biraz vücutta su tutulumu öden ve birazcık kilo da aldırabilir.
34:50Ama biz hastalarımıza şunu diyoruz zaten amaç gebek almak değil mi?
34:53Gebek alınca da kilo alınacak.
34:54O yüzden bu böyle işin tatlı kısmı gibi geliyor.
34:57Doğru.
34:57Ama birazcık o ilaçları verdiğimiz dönemde kilo alışı...
35:01O süreçte alıyor yani.
35:03Peki hareket...
35:04İnşallah daha çok kilo alın diyoruz öyle gebek alın mı öyle?
35:07İyi cebebi işte bilsin.
35:08Evet ama tabii diyelim ki sonucu gebe olmadı.
35:13O süreçte daha çok etkileniyor o aldığı kilo.
35:16İşte ben bu kiloyu boşa aldım.
35:18İşte boşa çekiyor.
35:19Psikolojik ben tabii.
35:19Yani şöyle aslında o bir ödem gibi oluyor.
35:22Çok böyle kilo alışı değil iki haftalık bir süreç.
35:24Negatif olduğunda da ziyni aynı şekilde vücut eski kilosuna geliyor.
35:28Geliyor.
35:28Evet bu süreçte peki hareket etme ya da yönlendiriyor musunuz?
35:33Ya da bu iğne sürecinde hareketsiz kalması gerekiyor mu?
35:35Şöyle açıkçası bizim birazcık böyle istirahat ve hareket kısıtlılığı verdiğimiz dönem
35:40böyle ilk embriyoyu transfer ettiğimiz dönem.
35:42Transferden sonra bazı yasaklarımız oluyor ama transferden önce hareket kısıtlılığımız yok.
35:48Peki tüp bebek yaptırmak isteyen çiftlere, korkan ya da çekinen çiftlere ne tavsiye eder?
35:54Sizin ne önerirsiniz?
35:56Açıkçası bu bir hani sosyal bir durum.
35:59Tabii ki de bu çocuğa karar vermek bile zor.
36:02Eğer karar verildiyse bir senedir çocuk oluşmuyorsa 35 yaşın altında bir kadında artık bir muayeneye gidin, bir gözükün diyoruz.
36:12Eğer muayeneye gidildiyse ve tüp bebeğe de karar verildiyse lütfen geciktirmeyin diyoruz.
36:18Çünkü patron yumurta hücresi, geciken dönem, gecikilen dönem, ilerleyen yaş bizim için artı değil.
36:24Bilakis dezavantajımız oluyor çünkü yumurtalar da yaşlanıyor.
36:27O yüzden eğer bir tüp bebek süreci gelecekse önünüze lütfen geciktirmeyin diyoruz.
36:31Yani bir yıldan fazla beklemeyin diyorsunuz.
36:34Yaşa bağlı.
36:3535 yaşın altında birinin 35 yaşın üstünde biz bu süreyi biraz daha da kısaltabiliyoruz 6 ay kadar.
36:406 ay.
36:42Doğru.
36:43Yaş tabii ki çok kıymetli.
36:44Her şeyde olduğu gibi özellikle tüp bebek de daha kıymetli.
36:48Peki hocam bir şey sormak istiyorum.
36:50Bu transfer edilen yumurtalarda genetik analiz de yapılıyor mu?
36:53Genetik hastalıklara dair.
36:54Böyle evet güzel bir soru.
36:56Aslında bizim artık burada teknolojimiz çok ilerledi.
36:59Bir de şimdi popüler de oldu SMA gibi bazı hastalıklar var genetik geçişli olan.
37:04Biz embriyalara bazen tüp bebek başarısızlıklarında bazen de işte kadının bir çocuğunda bir genetik hastalık olabiliyor.
37:12Veya çiftlerin her ikisi taşıyıcı olabiliyor.
37:14Bu durumlarda genetik inceleme yapmak mümkün olabiliyor.
37:17Bu bize çok büyük bir artı sağlıyor.
37:19Eğer biz embriyoya genetik inceleme yaptıysak ve kromozomel olarak sağlıklı olduğunu bildiysek bu bizim tüp bebekteki başarımızı çok arttırıyor.
37:27Bir de bazı durumlar var işte talasemi gibi veya Down sendromu gibi.
37:32Ailede bazen ülkemizde akraba evlilikleri yaygın, akraba evliliği gibi ailede olan bir hastalık varsa
37:37biz önce o hastalığa bakıyoruz.
37:39Çiftlerden bazen genetik setup yapıyoruz.
37:41Yani çiftlerin her ikisinden önce bir genetik inceleme yapıyoruz.
37:45Onların gen haritasını çıkarıyoruz.
37:47Ondan sonra embriyoda o genlere bakıp sağlıklı olan embriyoyu transfer ediyoruz.
37:52Bu da bize büyük bir avantaj sağlıyor.
37:54Tabii çok önemli.
37:55Yani sonuçta çocuk sahibi olmak kadar sağlıklı bir çocuk sahibi olmak çok çok daha önemli.
38:00Tabii ki de amacımız zaten o sağlıklı bir çocuk.
38:03Hocam peki kısırlık neden oluşur ve tedavileri nelerdir?
38:08Şöyle aslında bu soruya cevap vermek için bir gebelik nasıl oluşur ona bakalım isterseniz önce.
38:14Gebeliğin oluşması için bizim temel olarak üç şeye ihtiyacımız var.
38:18Yumurta, sperm.
38:19Bunların dölenip dokuz ay boyunca büyüyeceği bir rahim.
38:24Temel olarak bunlara bakınca bunlardaki her türlü defekte kısırlık oluşabilir.
38:28Mesela spermin hiç olmaması, spermlerde şekil bozukluğu, spermlerin fertilizasyon kapasitesinin olmaması gibi erkeğe bağlı durumlar.
38:37Kadına bağlı durumlar biraz daha karmaşık.
38:41Bunlardan ilkinin yumurta hücrelerinin az olması, tamamen bitmesi veya yumurtaların kaliteli olmaması.
38:50Bir de rahime bağlı durumlar oluşabilir.
38:52Mesela ne olabilir?
38:53Rahimde polip, rahimde miyom.
38:56Rahimin hiç olmaması, rahimin doğuştan böyle bir anomalli bir durumda olması.
39:01Bazen rahimde perde dediğimiz durumlar var.
39:03İşte bebeğin oluşacağı yerde bir fazladan doku parçası.
39:08Bir de doğal yollarla olan gebeliklerde, işte yumurta büyür, büyür, büyür, belli bir olgunluğa ulaşır.
39:14Ondan sonra yumurta çatlar ve bu spermle tüplerde karşılaşır.
39:20Eğer tüplerde bir tıkanıklık varsa bu yumurta spermle karşılaşamayacak.
39:25O yüzden de gebelik oluşamayacak.
39:27O yüzden kısırlığın bir sebebi de tüplerle ilgili faktörler.
39:30Tüplerin tamamen tıkanık olması.
39:32Burada tütün ürünlerinin de tüplerde böyle bir hasar getirip kısırlık sebebi yapabileceğini de hatırlatalım.
39:40Tam tıkalı olmasa da hareket kapasitesinin azalmış olması.
39:45Dediğim gibi yumurtayla sperm tüpte buluşur, tüpte döllenir.
39:50Sonra beşinci günde de rahime gelir.
39:52Eğer bu hareketini yapamayacaksa gebelik rahime gelmeyecek.
39:56Bu da bir şekilde kısırlığın sebebi olacak.
39:58Rahim'den bahsettik, tüplerden bahsettik.
40:00Peki eğer over'de kistler varsa bunlar da kısırlığa sebep olur mu?
40:05Ya da çikolata kisti nedir en fazla karşılaşılansa?
40:08Over kisti sanırım çikolata kistleri değil mi hocam?
40:10Evet.
40:11Şöyle, kistler de bizim böyle infertilitede çok önemli bir hasta grubunu oluşturur.
40:17Endometriyozis dediğimiz çikolata kisti hastalığı.
40:20Biz endometriyozisi nasıl anlarız?
40:21Kadın adet döneminde çok ciddi sancıları varsa, her adetinde böyle bazı hastalığı acile kadar gidecek kadar sancıları olur.
40:29Eğer bununla beraber çocuk sahibi olmakta zorluk varsa endometriyozisten şüpheleniriz.
40:34Ultrason yapar ve aslında böyle adı sevimlidir, çikolata kisti denir ama hastalığın kendisi hiç de sevimli değil.
40:41Çok ciddi sonuçları olabiliyor.
40:43Bu tarz endometriyozisi hasta grubunda da çocuk sahibi olmak daha da zor olabilir.
40:49Bu da bir kısırlık sebebidir.
40:51Bir de bizim bir hasta grubumuz daha var.
40:53Polikistik over sendromu denilen bir hasta grubumuz.
40:57Burada da adetlerde gecikme olabilir.
40:59İşte kadının kilo alması daha kolay olur.
41:02Vücudunda tüyler fazladır.
41:04Özellikle maskülen bölgelerde tüylenmesi fazladır.
41:07Ve yumurtada çatlamadığı için bu hasta grubunda da gebelik sahibi olmak daha zor olur.
41:12Bizim tüp bebekte de polikistik over sendromlu hastalarda başarımız daha yüksek.
41:18Bunlar da esas problem yumurtanın çatlama problemi olduğu için biz bunu dışarıdan yönetebiliyoruz.
41:23Yumurta sayısında rezervde azlık yok.
41:25Sadece çatlamada problem olduğu için bizim verdiğimiz tedavilerde böyle yüzümüzü daha çok güldüren bir hasta grubumuzdur.
41:32Anladım.
41:33Çok güzel hocam.
41:33Bize çok güzel bilgiler verdiniz.
41:35Gerçekten size çok teşekkür ederiz.
41:37Süre yetmiyor.
41:38Çünkü daha aslında bir sürü şey sorabiliriz.
41:40İnşallah bir sonrakinde tekrar görüşmek üzere.
41:43Memnuniyetle.
41:43Ayağınıza sağlık.
41:44Teşekkür ediyorum.
41:45Biz teşekkür ederiz hocam.
41:47Evet reklamlardan sonra karşınızdayız.
41:49Evet hocam yine kaldık baş başa.
41:51Harika bir program yaptık.
41:53Konuklarımız çok güzeldi.
41:55Konular çok güzeldi.
41:56Ama şimdi sıra sizde.
41:58Sizin için sorular hazırladım.
42:00İlk sorum.
42:01Hocam kolajen nedir?
42:03Kolajen dediğimiz madde bir protein yapıdır.
42:06Ve vücudumuzda en fazla bulunan proteindir.
42:09Kolajdan gelir.
42:10Yani birleştirmekten gelir.
42:12Vücudun organlarını ya da deriyi cilt altı dokulara ya da kasları kemiklere bağlayan yapıdır.
42:20Yani kolajeniniz ne kadar güçlüyse organlarınız cildiniz o kadar geç yıpranır, yorulur diyebiliriz.
42:30Kolajen dediğimiz madde vücudumuzda farklı farklı tiplerde bulunur.
42:33Yaklaşık 29 farklı tip kolajen tanımlanmıştır.
42:37Ama vücudumuzda en fazla bulunan kolajen tip 1-2, tip 1-2 ve tip 3 kolajendir.
42:44Bunlar %80'ini %90'ını oluşturur vücuttaki kolajenin.
42:48Peki bu yaşlanmayı etkileyen tip 1-2 mi?
42:52Şimdi yaşlanma süreci dediğimizde genelde cilt yaşlanmasından bahsediyoruz herhalde değil mi?
42:57Şimdi vücudumuzda en fazla bulunan tip 1 ve tip 3 kolajen cildin en fazla bulunan en fazla ciltte yer alan kolajenlerdir.
43:08Ve zamanla bu kolajen dokumuz azaldığı zaman cildimizde de bunun belirtileri oluşmaya başlar.
43:16Yine tip 3 kolajen ve tip 1 kolajen kemikte bulunur.
43:21Tip 2 kolajen kıkırdak yapıda bulunur.
43:24Yani aslında bu 3 temel kolajen yapı azaldıkça vücutta vücudumuzdaki yaşlanma süreci hızlanır.
43:33Peki bu yaşlanma devam ederken biz kolajen takviyesi kullanmalı mıyız?
43:38Gerekli mi?
43:39Şimdi şöyle diyeyim.
43:40Yani 30 yaşından sonra artık vücut yavaş yavaş bazı şeylerini kaybetmeye başlıyor.
43:46Yaşlanma süreci 30 yaşından sonra başlıyor diyebiliriz.
43:49Kolajen de yani vücudumuzda kaybedilen protein olmaya başlıyor.
43:56Tabi biz dikkatli beslenirsek, sağlıklı beslenirsek dışarıdan takviye almaya gerek yok.
44:02Yani kolajen dediğimiz madde et de, sakatat da, kemik iliğinde, kemik suyunda ya da işte lahana, ıspanak, karnabahar gibi besinlerden aldığımız maddelerle sentezlenen bir proteindir.
44:20Aynı zamanda kolajen sentezinde bu dediğim gibi kolajeni ve ön maddeleri doğal besinlerden aldığımız zaman bir de C vitamini tüketimimiz yeterliyse vücudumuz kolajen sentezler.
44:34Ama tabi kolajen sentezleyebilecek maddeleri, besinleri yeterince alamıyorsak günümüz şartlarında zaten doğal tarım da bozuldu.
44:43Hani bazen dışarıdan takviyeler gerekebilir.
44:47Evet, peki hocam son olarak kolajen takviyeleri mi yoksa kolajen mezoterapisi mi?
44:52Şimdi şöyle diyelim, hani vücudumuzda kolajen oldukça fazla bulunur dedik.
44:57Eğer kolajen takviyelerini zaten yani ihtiyacı olanlar kullanabilir ama ikisi birbirinden çok çok daha farklı.
45:05Biz kolajen mezoterapisini vücudun her bölgesine yapabiliriz.
45:10Hangi bölgeyi genişleştirmek istiyorsak tabi daha yoğun bir şekilde kolajen vermiş oluruz kolajen mezoterapisinde.
45:17Şimdi kolajen takviyeleri eğer ikisi doğru beslenemiyorsa alabileceği takviyelerdir.
45:23Ama sürekli kullanılacak bir şey değildir.
45:26Çünkü kolajen de sonuçta bir protein yapıdır ve fazla kullanımı karaciğeri ve böbreği yorabilir.
45:31Yani kolajen 3 ay kullanılır, 3 ay ara verilir.
45:35O şekilde alınabilecek bir takviyedir.
45:38Ve aldığınız kolajen takviyeleri eğer sindiriminizde bir sıkıntı yoksa vücudunuz faydasını görür.
45:44Ama kolajen mezoterapisi dediğimiz olay ise çok daha farklı.
45:47Daha çok medikal estetikte cilt genişleştirme için kullanılan bir yöntemdir.
45:51Ve tabi ki mezoterapi yapılan yere daha yoğun bir şekilde kolajen maddelerini, kolajen sentesinde kullanılan maddeleri enjekte ettiğimiz için o bölgenin genişleşmesini, o bölgenin kolajenlerinin tekrar yerine konulmasını daha yoğun bir şekilde görebiliriz.
46:09Yani ikisi birbirinden oldukça farklı.
46:12Evet hocam bu güzel konuda bizi aydınlattığınız için teşekkür ediyoruz.
46:16Bakalım şimdi siz bana hangi soruları hazırladınız merakla bekliyorum.
46:20Evet birazdan tekrar geliyoruz.
46:24Evet Seher Hanım peki yaz öncesi yapılan en popüler güzellik uygulamaları nelerdir sizden dinleyelim.
46:32Evet hocam yaz öncesi tabi ki birçoğumuz kişisel bakımımıza daha fazla önem veriyoruz.
46:37Çünkü özgüvenli bir yaz için tabi ki bunlar çok kıymetli.
46:42Öncelikle ilk olarak ön sırada tabi ki lazer epilasyon var.
46:46Bebeksi bir tenle kıl tüy derdi olmadan yaz geçirebilmek için en az 2-3 ay önceden bir lazer epilasyon işlemine başlayıp bebeksi bir tenle tüm yazı geçirebilirsiniz.
46:58İkinci uygulama olarak bölgesel zayıflama ve sıkılaşma.
47:02Maalesef ki kışın yiyoruz yiyoruz ve yaz öncesi diyoruz ki bölgesel fazlalıklarımızdan kurtulalım.
47:08Daha güzel özgüvenli yaz için bikinilerimizi mayolarımızı hazırlıyoruz.
47:12Bunları hazırlarken tabi ki bölgesel incelmeden de oldukça destek alıyoruz.
47:18En çok rağbet gördüğümüz uygulamalardan bir tanesi.
47:21Devamında yaz aylarında cilt bakımı da tabi ki çok önemli.
47:26Güneşle birlikte kuruyan cildimizi ve güneşin verdiği hasarları aza indirebilmek için nem desteğini yaz aylarında da tabi ki çok fazla vermemiz lazım.
47:37Ve düzenli olarak da güneş koruyucumuzu mutlaka kullanmamız lazım ki yaz sonu lekelerimiz oluşmasın.
47:44Ve devamında kaş laminasyonu ve kirpik liftingi de en çok talep alan uygulamalardan bir tanesi.
47:51Çünkü denize girdiğimizde güneşe çıktığımızda kaşlarımız ve kirpiklerimiz daha belirgin ve daha şekilli olsun istiyoruz.
47:58Ve bu uygulamalarda neredeyse bütün yaz bizi destekliyorlar.
48:03Sonrasında peeling ve leke uygulamalarından da çok destek alıyoruz.
48:07Yaz öncesinde çünkü ışıl ışıl bir ciltle yaza girmek istediğimiz için leke uygulamaları yaptırıyoruz.
48:14Özel peelingler yaptırıyoruz daha ışıl ışıl bir cilt için.
48:18Peki kışın suçunu değil mi?
48:20Kışın her şeyi var ama yaz öncesi tüm bakımlar başlıyor.
48:27Çok teşekkür ederiz.
48:28Rica ederim hocam.
48:30Rica ederim.
48:31Güzel bir haftanın sonuna geldik.
48:33Önümüzdeki hafta aynı gün ve aynı saatte görüşmek dileğiyle.
48:36Hoşçakalın.
48:37Hoşçakalın.