Kategori
🗞
HaberlerDöküm
00:00Müzik
00:00Sevgili izleyiciler Cumhuriyet TV ekranlarına hoş geldiniz.
00:17Hepinizin malumu 18 Mart gecesi Ekrem İmamoğlu'na yönelik bir operasyon furyası başladı.
00:23Önce diploması iptal edildi ardından 19 Mart'ta sabaha karşı ailesiyle birlikte yaşadığı konuttan gözaltına alındı ve 4 gün gözaltında kaldıktan sonra tutuklanarak Silivri cezaevine gönderildi.
00:37Ancak iktidar bununla da yetinmedi.
00:39Hala yeni adımlar yeni operasyonlar yapılmaya devam ediyor Ekrem İmamoğlu'na.
00:44Ancak Ekrem İmamoğlu operasyonları sadece Türkiye'nin iç politikasını değil aynı zamanda dış politikasını da etkilemekte.
00:52Hepiniz merak ediyorsunuz nasıl olduğunu şimdi onu konuşacağız.
00:56İstanbul Bilgi Üniversitesi ceza hukukçusu Prof. Dr. Adem Sözer konuğumuz.
01:01Adem hocam hoş geldiniz.
01:04Hoş bulduk merhaba.
01:05Merhaba hocam en sıcak gündemle başlayalım istiyorum.
01:09Bu da Avrupa Parlamentosu bir açıklama yaptı ve Türkiye'nin AB üyeliği sürecini demokratik gerilime gerekçesiyle süresiz olarak dondurduğunu açıkladı.
01:21Bir hukukçu olarak konuyu nasıl ele almaktasınız?
01:24Neler söyleyebilirsiniz bu konu hakkında?
01:28Bu üzücü bir haber şu bakımdan.
01:31Yine bu hükümet döneminde 20 yıl önce aynı Avrupa Parlamentosu Türkiye'de işkenceyi sona erdiren, ifade özgürlüğünü genişleden,
01:43adil yargılanma haklarını güvence altına alan büyük ceza hukuku reformları yaptığı için Türkiye ile Avrupa üyeliği müzakere sürecine başlamıştı.
01:58Ancak aradan 20 yıl geçtikten sonra özellikle adil yargılanma ve ifade özgürlüğü alanındaki ciddi sorunlar nedeniyle bu sefer bu süreci süresiz olarak dondurmuş.
02:14Bugün üzücü bir gün Türkiye için bu Avrupa Birliği Parlamentosu'nun aldığı bu karar nedeniyle değil.
02:23Türkiye'nin vatandaşlarının, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak anayasadaki haklarının askıya alınmasının bir de Avrupa Parlamentosu tarafından bu şekilde tescillenmesi açısından üzüntülü bir durum.
02:41Maalesef bu da aynı hükümet zamanında oluyor.
02:46Biz o zaman bu reformlarda çalışmıştık.
02:49Bu reformlar hakikaten dünyada örnek olarak gösteriliyordu.
02:54Şimdi ise bu reformları uygulamayarak kişi hak ve özgürlükleriyle ilgili güvenceleri devre dışı bıraktığımız için bu sefer olumsuz bir örnek olarak anılıyor maalesef ülkemiz.
03:07Böyle olunca ülkemizin tabii ki çok çok ciddi sorunları ortaya çıkıyor.
03:14Hukukun alfabesi yargı kararlarının uygulanmasıdır.
03:18Aslında biz bugüne çok daha önceden geldiğimizi gösteren çok önemli işaretler vardı ama bunlar anlaşılamadı.
03:26Türkiye ne zamanki anayasa mahkemesi kararları uygulanmadı ve anayasa mahkemesi kararını veren anayasa mahkemesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulundu.
03:38İşte o zaman Türkiye aslında Türkiye'deki hukuk treni rayından çıkarılmıştı.
03:45İşte o rayından çıkan hukuk treni bugün yuvarlana yuvarlana diploma iptalleri, öğrenci tutuklamaları gibi şimdi de sosyal medya yasakları, gazetecilerin ev hapsi elektronik kelepçe uygulamaları ile bugüne geldi.
04:05Maalesef durum bu.
04:07Yani adım adım Türkiye'de bir hukuk aslında garabeti yaşandı.
04:11Peki hocam şimdi Ekrem İmamoğlu'na yönelik operasyonlar hala bitmedi tutuklu bulunsa da.
04:17Dün bir tweet atmıştı Ekrem İmamoğlu Beyazıt mitingine çağrı yapmıştı.
04:21Ve ardından X hesabı, sosyal medya hesabı erişime engellendi ve bunun yanında 800 hesap da kullanıma kapatıldı süresiz olarak.
04:31Bunu nasıl ele almalıyız?
04:32Neden yani böyle bir hukuki gerekçe neler söylenebilir bu konu hakkında?
04:37Aslında şöyle bir kere karar şu bakımdan kesinlikle yanlış.
04:44Diyelim ki bir kişinin binlerce paylaşımı var.
04:48Bir tane paylaşımı gerekçe gösterilerek tüm sitesi kapatılıyor.
04:53Bu zaten hem bizim şu andaki mevcut kanuna da uygun değil.
04:59Daha önce bu konuda verilmiş Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi kararlarına da uygun değil.
05:07Yapılması gerekenle diyelim ki bir açıklamada bir sorun var.
05:13Suç teşkil edebilir.
05:15Böyle bir iddia ortaya atıldı.
05:17Bunun için de erişimin engellenmesi getirilmek isteniyor.
05:20O zaman o URL adresi üzerinden o belirtilerek denir ki bu paylaşıma yasak getiriliyor.
05:27Türkiye'ye hatırlayacaksınız bir müddet YouTube tümüyle yasaklanmıştı.
05:34Orada da aynı soran vardı.
05:36İşte o sorun bu şekilde giderildi ve dendi ki hayır sadece o paylaşım ancak erişimin engeli getirilerek yasaklanabilir.
05:47Buradaki ilk en büyük hata bu.
05:50İkinci bir mesele var tabi.
05:51Anayasa Mahkemesi çok sayıda ihlal kararı verdi.
05:55Dedi ki bu internet ortamında yapılan yayınların ilgili maddesi bu 8A maddesi yeterli güvence sağlamıyor ve kanun koyucu bunu değiştirmelidir diye çok sayıda karar verdi.
06:10Türkiye'de bu kadar sık kanun çıkıyor fakat bu madde değiştirilerek yeterli güvenceler sağlanmadı.
06:17Diğer bir deyişle bir anayasaya aykırılık söz konusu bu da giderilmedi.
06:23Yine anayasa mahkemesinin kararlarının uygulanmaması ile karşı karşıyayız bu olayda.
06:31Dolayısıyla şu anda Türkiye'de milyonlarca insanın aslında ifade özgürlüğü kısıtlanmış olmaktadır.
06:40Sadece bir kişinin değil.
06:41Çünkü o bir siyasetçi ve halen de resmen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı görevinde şu anda yürütemediği için görevi bir vekil aracıyla yürütüyor.
06:56Ama şu anda hala başkan durumunda dolayısıyla onun açıklamaları bir anlamda halkın bilgi edinme hakkı, halkın haber alma hakkıyla da ilgili şu anda 10 milyon insanın bu hakları da ilal edilmiş durumda maalesef.
07:14Diğer yandan zaten klasik medya dediğimiz radyo, televizyon ve basın üzerindeki ciddi sorunları da ele aldığımız zaman sosyal medya ve geleneksel medya bir bütün halinde şayet muhalifse, şayet muhalefet kanadında yer alıyorsa,
07:33şayet hükümetin uygulamalarını eleştiriyorsa adeta çok büyük bir sınırlama içerisinde ve bu sınırlama içerisinde artık tabii ki Avrupa Parlamentosu da bakıyor bu sınırlamalara ve ben bu süreci durdurdum diyor.
07:50Ama bu yasaklamalar ve bu sınırlamalar neye yarıyor?
07:55Kime yarıyor?
07:55Yani Türkiye'deki iç-dış güvenliğini daha mı pekiştiriyor?
07:59Hayır, Türkiye'nin dış politikasında önemli bir sorun haline geliyor.
08:05Bir taraftan Türkiye, terörsüz Türkiye diyor, barış diyor.
08:09Peki bu insanları böyle kitleler halinde, gençleri kitleler halinde tutuklayarak Türkiye bir barış, bir terörsüz Türkiye sürecine girilebilir mi?
08:22Yani o süreçler de bir anlamda baltalanmış oluyor.
08:26Neden? Çünkü eğer muhalefet partisi olan, ana muhalefet partisi olan CHP'nin birçok belediye başkanı adayı,
08:35işte Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özel bir süre sonra davası var, Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şah'ın,
08:44bu insanlar terörist olarak damgalanarak kayım atandı, aynı şekilde Mahir Polat.
08:52Peki siz bunları yaparsanız öbür taraftan nasıl diyeceksiniz ki biz terörsüz Türkiye'yi istiyoruz?
08:59Yani bu adeta kendi içinde de bir çelişkiyeye taşıyor ve bu yöndeki girişimleri de baltalıyor.
09:07O zaman insanlar soruyor, hani gerçekten terörsüz Türkiye ve barış isteniyor mu?
09:14İsteniyorsa o zaman bunlar neden yapılıyor?
09:18Burada da bu tür yasaklarla, bu tür uygulamalarla Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki en önemli sorunlardan biri bakımından yapılan girişimde içeriden bir anlamda baltalanmış oluyor.
09:31Bunlara kimse bir anlam veremiyor.
09:35Yani biz hukukçular olarak zaten bu hukuka aykırılıkları elbette ki yanlış bulduğunu söylüyoruz ama siyasal açıdan da çok ciddi ve olumsuz sonuçlar doğuracak.
09:47İşte yine yapılan açıklamalar ekonomik açıdan da çok ciddi olumsuzluklar doğurduğu söyleniyor.
09:54Ama hem iç politika, hem dış politika, hem ekonomik açıdan, hem hukuki açıdan bu kadar sorun getiren uygulamalar neden yapılıyor, neden buna devam ettiriliyor?
10:07Bunu hakikaten izah etmek mümkün değil.
10:10Sanıyorum ki Ekrem İmamoğlu hakkındaki operasyonlar tamamen bağımsız bir yargı mekanizmasıyla ve tamamen bağımsız bir hukuk algoritmasıyla işlemediği sürece Avrupa Birliği'nin kapıları da Türkiye'ye kapalı kalacak.
10:25Doğru mu yorumluyorum hocam?
10:26Yani terörsüz Türkiye süreci de yeniden Avrupa Birliği'nin Türkiye'ye demokratik anlamda sıcak bakmasını sağlamayacak.
10:34Burada sadece Avrupa Birliği meselesi yok.
10:39Türkiye'nin güvenilirliği meselesi de var.
10:42Mesela Türkiye bir gecede tuttu kadın haklarıyla ilgili en önemli insan hakları sözleşmesi olan İstanbul Sözleşmesi'ni parlamenter neredeyse oy birliğiyle kabul etilmiştir.
10:57Bir imzayla ben bu sözleşmeden çıkıyorum dedi.
11:00Şimdi bu dış politikadaki sadece Avrupa'da değil güvenilirliğimiz bakımından da çok ciddi meseleler doğuruyor.
11:10O yüzden bir ülkenin her şeyden önce güvenilirlik olması lazım.
11:15Biz tabii ki işin ekonomik boyutlarını değerlendirebilecek ekonomist perspektifiyle bakamıyoruz.
11:22Bakamıyoruz ancak şunu biliyoruz ki bir ülkede hukuk güvenliği yoksa, mülkiyet açısından güvenlik yoksa elbette ki o ülkeye kendi vatandaşları dahi yatırım yaparken ciddi olarak düşünecektir.
11:37O nedenle bu tür uygulamalar özellikle Türkiye'nin sadece iç politikası, ekonomisi, güvenliği açısından değil dış politik ilişkileri bakımından da sorunlar doğuruyor.
11:51Bakın yatırım derken biz sadece dış dünyanın yatırımını düşünüyoruz.
11:56Ama acaba Türkiye'nin gençleri, yetişkin gençleri, yani üniversiteyi bitirmiş gençleri de neden yurt dışına gidiyor?
12:05Bu soruyu sorduğumuzda da hep bu tür hukuk dışı uygulamalar, hukuk güvenliğinin olmaması, ifade özgürlüğünün olmaması ciddi bir sorun oluyor.
12:15Şimdi ben tanımıyorum ama avukatından da aldığım bilgilerle bir konuyu burada, üzücü bir konuyu paylaşmak istiyorum.
12:25Elisa diye bir öğrencimiz.
12:28Şimdi yurt dışından Türkiye'ye gelmiş bu öğrenci.
12:31Yurt dışında kendi çabalarıyla gitmiş, burslarla okuyor.
12:36Burada geliyor bir fotoğraf çektiriliyor ve bu kızımızın 2017'den beri, çocukluktan beri ciddi sağlık sorunları var.
12:45Şimdi biz öğrenciye içeriği üstelik suç teşkil etmeyecek olan, yargıtay kararlarına göre de suç teşkil etmeyecek olan bir pankart taşıdı diye çok uzun sayılabilecek bir süredir tutuklu.
13:01Yani bu hiç tutuklanması gerekiyor.
13:04Zaten bu öğrenci kendisi konumunu atmış polise.
13:07Ben buradayım demiş ama polisimiz gitmiş onu elbiselerini bile değişmesine fırsat bırakmadan pijamalarıyla gözaltına almış ve tutuklamış.
13:17Şimdi bu haberleri gören gençler yurt içinde veya yurt dışında tabii ki Türkiye'de kalmak bakımından ciddi endişeleri taşıyorlar.
13:27Ben 9 yıl dekanlık yaptım.
13:28Bu dekanlık yaptığım sürelerde herkes Türkiye'ye gelmek istiyordu.
13:32Sadece yurt dışına gitmiş Türk vatandaşları değil.
13:37Başka milliyetlerden insanlar da herkes Türkiye'ye gelmek istiyordu.
13:41Şimdi ise bu akım geri döndü.
13:43İşte bu akımın geri dönmesinin en önemli sebebi hukuk güvencilerinin ifade özgürlüğünün hukuk güvenliğinin olmamasından kaynaklanıyor.
13:53Şunu söyleyeyim.
13:54Burada bütün bu yargı yapmıyor bu hukuk dışı uygulamalıyı.
13:59Sadece yargının belli bir bölümündeki kişiler, hakimler ve savcılar bu uygulamaları yapılıyor.
14:07Dolayısıyla biz bu eleştirimlerimizle tüm yargıyı töhmet altına alıyoruz değiliz.
14:14Fakat daha önce de biliyorsunuz özel yetkili mahkemeler vardı.
14:19Bunlar tüm tak Türk yargısı değildi.
14:22Ama biliyorsunuz o mahkemelerde yapılanmış paralel yapı çeşitli operasyonlar yapıyordu.
14:28Şimdi de farklı bir şekilde belli suç ceza hakimlikleri, belli başsavcılıklar bakıyoruz diğer tüm yargıdan ayrı bir takım uygulamalar içerisine giriyorlar.
14:43Bu uygulamalar herkesi huzursuz ediyor.
14:45TÜSİAD başkanlarının yaptıkları eleştiriler nedeniyle yurt dışı çıkma yasağı verilmesi ve haklarında dava açılması.
14:56Bu o zaman ne anlama geliyor?
14:59Türkiye'de hiç kimse hükümeti eleştirmeyecek anlamına geliyor.
15:05Hükümeti kim eleştirirse ertesi gün ya hakkında dava açılıyor ya yurt dışı çıkma yasağı koyuluyor.
15:12Şu anda evinde elektronik kilepçe bağlı olarak gazetecilik yapan çok sayıda gazeteci var.
15:22Uygulamalarla Avrupa Birliği parlamentosu değil biz aslında kendi anayasamızın gereklerine yerine getirmemiş oluruz.
15:31Elbette ki Avrupa Birliği parlamentosu da dönük diyor ki siz kendi anayasamızın gereklerini yerine getirmiyorsunuz ve ben de süreci durduruyorum.
15:41Zaten Avrupa Birliği de her zaman Türkiye'ye yönelik dürüst bir politika uygulamamıştır.
15:49Çifte standartları yoktur.
15:51Evet bunu da eleştirelim fakat biz kendi anayasamızın gereklerini de yerine getirmemiz gerekir.
15:58Hocam son olarak şimdi bu operasyonlar olduğu sırada bir görüntü yayıldı medyaya ve Ekrem İmamoğlu'nun bir otelde bulunduğu sırada kameraların bantlanması ve jemmer kullanılması çok eleştirildi.
16:12İktidar tarafından hatta belediye başkanında jemmer'in ne işi var dendi ancak o jemmer'lerin aslında bir önceki yönetime ait olduğu da ortaya çıktı vesaire.
16:22Bu bant olayı ve jemmer hakkında bir hukuk profesörü gözüyle baktığınızda bunlar sizce çok diş dolduran iddialar mı?
16:31Neler söylemek istersiniz?
16:32Şimdi Türkiye'de MOBESE kameraları ve özel yerlerde kullanılan kameralarla ilgili yıllardır biz diyoruz ki bu konu kanunla düzenlenmelidir.
16:46Bu konuya özgü bir kanun yoktur bir kere.
16:49Ancak bir şekilde uygulanmaktadır ve bunlar da delil olarak kullanılmaktadır.
16:55Ancak bunlar kişisel veridir ve kişisel veriler kanuna tabidir.
16:59Birincisi olarak güvenlik amacı dışında benim yemek yediğim yerde kaldığım yerde bir özel yaptığım toplantıya hiç kimse kaydı alamaz.
17:13Devletin gerek istihbari amaçla olsun gerek adli amaçla olsun kimi nasıl dinleyeceği izleyeceği kanunlarda açıkça bellidir.
17:24Bunlara kimin karar vereceği de açıkça bellidir.
17:27Biliyor musunuz kişinin konutunda mesela hiçbir şekilde izleme ve gözetleme yapılması yasaktır.
17:34Yani bu konuda çok sıkı kurallarımız var.
17:36Buna karşılık güvenlik amacı dışında olan yerde kamera varsa ve benim açık rızam alınmadan burada benim yapacağım bir görüşme, özel görüşme kaydı alınıyorsa ben buna karşı önlem alınabilirim.
17:52Ben size iki örnek vereyim.
17:53Şimdi yine başka örneklerde var ama şimdi siyasetçilerin birileriyle görüşmeleri basına sızıyor.
18:01Bir otelde görüşmeleri.
18:03Daha önce mesela The Marmara Oteli'nde yine Ekrem İmamoğlu bir gazeteciyle görüşmesi sızdırılmıştı.
18:09Ama bunu otel sızdırmamıştı.
18:11Otel güvenlik güçlerine vermişti.
18:13Güvenlik güçleri sızdırmıştı.
18:15İşte yine muhabese kayıtları Ekrem İmamoğlu bir kişiyle yemek yiyordu ve oradaki görüntüleri de sızdırıldı.
18:24Şimdi bu şekilde kamu görevlilerinin kendi ellerine geçen görüntüleri sızdırması söz konusu olduğunda ben de elbette ki benim kaydımın benim rızama aykırı olarak alındığı yerlere bant da yapıştırabilirim, engelleyebilirim de.
18:41Aslında yapılması gereken bu sızdırmaları yapanlardan şayet devlet hesap sorsaydı o zaman ben de güvenirdim kim alırsa alsın benim kaydımı derdim.
18:52Ama benim her türlü kaydım hukuka aykırı olarak servis ediliyor ve bunun üzerinden de siyaset yapılıyorsa o zaman ben de elbette ki benim röntgenlememe, gözetlememe karşı tabii ki gereken tedbirleri alırım.
19:09O yüzden buradaki konu esasen izinsiz olarak kayıt almak veya rızayla alınan kayıtların hukuka aykırı olarak kamuya yansıtmaktır.
19:23Bu tür hukuka aykırı sızdırmalara kayıtların işte kötü amaçla kullanılmasına karşı sizin de benim de her vatandaşımda bantçılık yapabilir tabir yerindeyse.
19:37O yüzden bu konuda herkesin kişisel verilerine, özel hayatına mutlaka saygı duyulması lazım.
19:46Üstelik de bu hükümet döneminde biliyorsunuz önceki dönemlerde bu tür izinsiz kamera kayıta veya görüntü altına almalara karşı kanunlarda çok ciddi düzenlemeler yapıldı.
19:57Bu tür özel hayatın ihlalleri kanunlarımıza göre, Türk Ceza Kanunu'na göre çok ciddi suçlar oluşturuluyor.
20:06Dolayısıyla insanlar da kendilerine karşı işlenen suçlara karşı gereken tedbirleri alabilirler kanaatindeyim.
20:13Sayın Hocam çok teşekkür ediyorum.
20:16Bugün vakit ayırdınız, bizleri kırmadınız.
20:18Ağzınıza sağlık.
20:19İyi ki de katıldınız.
20:20Benim açımdan çok güzel, en azından işin hukuki boyutunu şeffaflıkla izleyiciye aktarabildiğimiz bir program oldu.
20:28Ağzınıza sağlık tekrardan.
20:29Ben teşekkür ediyorum.
20:31Türkiye'de herkes için en doğru, en iyi olan bir an önce hukuka dönmektir.
20:36Kesinlikle, çok sağ olun.
20:39Evet sevgili Cumhuriyet TV izleyicileri, ceza hukukçusu Prof. Dr. Adem Sözer konuğumuzdu.
20:46Aslında İmamoğlu operasyonlarını ve İmamoğlu'nun tutuklanmasının ardından devam eden adımların hukuki boyutunu ele almaya çalıştık.
20:55Şeffaflıkla sizlere aktarmaya çalıştık.
20:57Programın sonuna gelirken ben de programı kurucu önderimiz Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün adalet mülkün temelidir sözüyle bitirmek isterim.
21:08Buraya kadar izlediğiniz için çok teşekkürler.
21:10Başka programlarla karşınızda olacağız.
21:12Kendinize iyi bakın.