• geçen ay
Döküm
00:00Jenerik müziği...
00:31Efendim merhabalar.
00:34Beyaz TV ekranlarına hoş geldiniz.
00:37Bilhassa Geçmişte Yürüyen Adam programına hoş geldiniz.
00:41Bugün sizinle İstanbul'un bir numaralı tepesini,
00:45Ağustos tepesini,
00:47geçtiğimiz hafta birinci bölümüyle karşınıza gelmiş olduğumuz
00:52Ağustos tepesini konuşacağız.
00:55Likos köyüne doğru, Sirkeci'ye doğru,
00:58Gülhane Parkı'na doğru ineceğiz hep beraber.
01:04Neredeyiz? Bana göre sol, size göre sağda Ayasofya Camii.
01:10Bana göre sağ, size göre solda Ayasofya Camii.
01:15532 yılında yandığında, nika isyanında yakıldığında,
01:21532-537 yılları arasında patrikhane olarak hizmet veren
01:28Ayateodokos Kalkopredia manastırının tam ortasındayız.
01:35Solumda, tabi size göre yönler değişiyor,
01:39benim solumda Ayasofya, benim sağımda Ayateodokos Kalkopredia.
01:45Altımızda ise, bakın burada zaten yere batan sarnıcı
01:50ve kuyruktaki çocukları görüyorsunuz.
01:53Altımızda 1500 yıllık bir sarnıç.
01:56Solumda 1911 yılından kalma, Sultan Mehmet Reşat devrinden kalma
02:03üç yönlü, üç aynalı çeşme.
02:06Arkamda 1912 tarihinde Topkapı Sarayı'ndan kopartılarak
02:11bir nevi millet bahçesi gibi yapılan Gülhane Parkı.
02:16Sağım tarih, solum tarih, her yönüm tarih.
02:21Sizler de bugün eskiyi ve yeniyi bir araya getirerek
02:26bir tarih programı yapmak istiyoruz, bizler hazırız.
02:29Sizler de eğer hazırsanız, Suriyeli bir iş adamı olan
02:341800'lerde yapılmış olan Abut Efendi Konağı'nın eski halinden
02:40başlayarak, Bismillah diyelim mi, bir elli metre yürüyelim.
02:45Abut Efendi Konağı'yla alakalı elimizde müthiş bir fotoğraf var.
02:49Bakalım bizi bu fotoğraf ve bakalım bizi bu konak kaç yıl öteye götürecek.
02:56Birazdan görüşürüz. Ben gidiyorum, sizi bekliyorum.
03:00Hadi gelin altmış yedi sene öncesine, 1957 yılına geri gidelim.
03:07Arkamızda Abut Efendi Konağı var, bir Suriyeli iş adamı.
03:12Şimdi bakın, Suriyeli değil, Suriyeli bir iş adamı.
03:17Bakın, Suriyeli değil, Suriyeli bir iş adamı.
03:21Bakın, Suriyeli değil, Suriyeli bir iş adamı.
03:24Abut Efendi Konağı var, bir Suriyeli iş adamı.
03:28Şimdi bakın, Suriyeli dedimse Nevşehir aklınıza gelsin, Nide aklınıza gelsin.
03:34Zira o günlerde Suriye Türkiye'nin bir toprağı, henüz Türkiye'den kopmamış.
03:40Dolayısıyla memleket neresi sorusuna Mardin'le Suriye, memleket neresi sorusuna
03:46Trabzon'la Bağdat aslında aynı şey.
03:49İşte bu yüzden Devlet-i Ali Osman tebasından olan Abut Efendi, Ahmet Abut Efendi Suriye-Şam doğumlu.
03:58İstanbul'da şirketleri var, hanları var, hamamları var.
04:02Kuvvetli bir adam.
04:04Ve burada 1800'lü yıllarda yapılan bir konağı alıyor, Topkapı Sarayı'na yakın olmak için.
04:11Her ne kadar o günler Topkapı Sarayı çok kullanılmıyorsa da,
04:15bürokrasinin bir kısmı Topkapı Sarayı'nda olduğu için Topkapı Sarayı'na yakın bir yerden konak almayı tercih etmiş.
04:24Devasa, dört katlı bir yapı almış.
04:27Burada yaşarken bir kısmını da Anadolu'dan ve Şam bölgesinden gelen dostları için bir misafirhane yapmış.
04:36Gel zaman, git zaman, cumhuriyetten sonra.
04:39Burası altında bugün kullanılmayan bir sinema, Alemdar Sineması olmuş.
04:461939 tarihinde kadınlarla erkeklerin aynı anda karışık karma bir biçimde girip film izleyebildikleri İstanbul ve Türkiye'deki tek sinemadır.
04:59Ve ilk sinemadır Alemdar Sineması.
05:01Zaten şu an ekranın benim yanımda görmüş olduğunuz sinemada da iki tane filmin arda arda oynandığını göstermektedir.
05:11Sinema 1939'da yapıldı.
05:15Fakat bu fotoğraf 1957 yılına ait, yani ardından Menderes dönemine ait bir fotoğrafla karşı karşıyayız.
05:2367 yıl önceye götürdü bizi bu fotoğraf.
05:26Bugün sinema yok.
05:28Bugün sinemanın yerinde bir kafeterya var.
05:31Bugün Abut Efendi Konağı da yok.
05:35Yerine 1970'li yıllarda verilen, devlet tarafından verilen Yücel Eğitim Kültür Vakfı bulunmakta.
05:45Türkiye'de ilk kapalı spor salonu bunun altındaydı.
05:50İnanılmaz bir hikayesi bulunan bir binadan bahsediyoruz.
05:55Bir şey daha söyleyeyim.
05:57Fotoğrafa geçeyim mi daha sonra?
05:58Burası Amerikan kültürünü yaşatma ve Amerikan kültürünü sevdirme cemiyetine ev sahipliği yaptığı 1940'lı yıllarda.
06:10Dostlar ne dediğimin farkındayım.
06:14Size söylüyorum.
06:161940'lı yıllarda bu ülkede Amerikan kültürünü sevdirmek, Amerikan kültürünü yaymak için vakıflar ve dernekler kurulmuş.
06:27Ve Amerikan kültürünü sevdirme vakfının derneğinin genel merkezi olarak da arkamda görmüş olduğunuz Abut Efendi Konağı görülmüştür.
06:38Bir fotoğraf var elimizde.
06:40Deminden beri onu konuşuyoruz.
06:421957 yılına ait, 67 yıllık fotoğrafta üst kat konak, alt kat sinema.
06:51Bugün üst kat vakıf merkezi, alt kat kafeterya olarak çalışıyor.
06:56Görmüş olduğunuz insanlar 67 yıl önce yaşayan insanlardı.
07:01Kim bilir belki bugünlerde 90'lı yaşlarını aşmış olarak belki de bu insanları hala görüyoruzdur.
07:10Biz onlara dede diyoruz ama bu fotoğrafta yaşlı insanlar.
07:14Burası neresi?
07:16Burası sinemaya da adını veren Alemdar Caddesi.
07:20Alemdar Mustafa Paşa'nın mezarının burada bulunmasından dolayı Gülhane Parkı'na doğru inen bu caddeye Alemdar Caddesi demişler.
07:311957 fotoğrafı bir yerde dursun.
07:351957'den 67 yıl sonra 2024'de burada dursun.
07:4167 yıl arayla aynı açıdan çekilen iki farklı fotoğraf şu an karşınızda.
07:51Alt kat sinema merkezi
07:59Az evvelki fotoğrafta 67 yıl öncesindeydik.
08:03Şimdi biraz daha geçmişe biraz daha eskiye gidelim mi?
08:07Takvimler 1940'ı göstermekte.
08:1184 sene önce tam olarak burada tramvayların olduğu caddede bir fotoğraf çekilmiş.
08:20Bakın tramvay geliyor.
08:22Eğer arkamızdan da bir tramvay daha gelirse tam olarak fotoğrafın açısını yakalayacağız.
08:2984 sene önce 1940 yılında kim tarafından çektirdiğini bilmediğimiz bu fotoğraf ilki çekilmiş.
08:38Ve ilki fotoğraf envanterimize böyle bir fotoğraf gelmiş.
08:43Arkamızda Osmanlı Kültürünü Araştırma Derneği binası var.
08:47Fotoğrafta da bu caminin hemen yanında iki katlı bir bina olarak görülüyor.
08:54Bir cami var.
08:56Bu cami Zeynep Sultan Camii.
08:59Sultan 1. Abdülhamit Han'ın kızı, 27. Osmanlı Padişahı Sultan 1. Abdülhamit Han'ın kızı,
09:08Zeynep Sultan adına yaptırılan bu muazzam cami Gülhane Parkı'nın tam karşısında.
09:14Peki bir dakika bu cadde neden Zeynep Sultan Caddesi değil de Alemdar Caddesi?
09:22Az evvelki birinci fotoğrafta söyledim.
09:25Şu brandalarla kaplı olan yerde Kabakçı Mustafa isyanından 2. Mahmud'u kurtarıp Bulgaristan Rusça'ya götüren
09:34ve hemen ardından gelip sadrazamlık makamına oturan ve demokrasinin ilk nüvesi olan
09:41Sened İttifakı 1808'de ilan ettiren Alemdar Mustafa Paşa'nın mezarı şurada.
09:50O yüzden bu caddenin adı Alemdar Paşa Caddesi.
09:55Güzel bir fotoğraf.
09:5784 yıl geçmiş aradan tramvay var.
10:01O fotoğrafta da uzakta tramvay görülüyor, fark ediliyor.
10:07Bugün de tramvay var, o gün de tramvay var.
10:11Evet sanki bugün biraz daha yoğun gibi.
10:14Tam uzaklığı gördünüz değil mi dostlar?
10:17Bakın bir tramvay.
10:19Bu uzaklıkta o fotoğrafta da bir tramvay.
10:23Değişen bir şey yok.
10:25Bu caddeye tramvay caddesi.
10:271877 yılında durun durun ben bunu en baştan size anlatayım mı sevgili dostlar?
10:33Bir siyasi partinin, bir muhalefet partisinin genel başkanı Osmanlı Devleti'nde ulaşım aracı yoktu.
10:42Osmanlı kanılarla her yere gidiyor, geliyor demişti.
10:47Ne kadar talihsiz, ne kadar bahtsız bir açıklama.
10:51Halbuki hakikat şu.
10:531869 tarihinde Belçikalı iş adamı Henry Cavant'la yapılan bir görüşme sonucunda Sultan Abdülaziz Han'ın da onayı ve saraya bağlı olan mühendislerin çalışmasıyla dünyada eşi benzerine denk gelinmeyen bir çalışmaya adım atılmaya çalışıldı.
11:15Nedir o? Metro.
11:17İnsanın aklı bugün alıyor ama o günlerde ne demek metro?
11:20Yerin altından, binaların altından tren geçiyor.
11:27Bu imkansız, yerin altından tren nasıl geçer?
11:301869'da Osmanlı mühendisleri bunu düşünmüşler.
11:34Parasızlık, para aramışlar.
11:371871 tarihinde bunu yapacağız demişler ve parayı bulmuşlar.
11:44Malzemeleri hazırlarken 1873'te İngiltere, Londra'da metro açılmış.
11:511875'te Osmanlı'nın başkenti İstanbul'da metro açılmış.
11:56Dünyada düşünülen ilk metro.
12:00Ancak dünyada yapılan ikinci metro 575 metrelik uzunluğunda 1873 yılında başlanılıp 1875 yılında bitirilen Karaköy Tünel, Galata-Karaköy arasındaki o metro dünyanın ikinci eski metrosu.
12:22Üstelik bu şekilde 1877 yılında tramvay hizmete girdi.
12:29Atlı tramvaylar dünyanın her yerinde olduğu gibi Osmanlı'da da vardı.
12:34Ama maalesef mensubu bulunduğu ülkenin tarihinden haberdar olmayan bir siyasi partinin genel başkanı Osmanlı devletinde ulaşım kanılarla sağlanıyordu.
12:49Millet tren, tramvay, metro kullanırken bizde kanı vardı dedi.
12:54Ne kadar bahtsız bir açıklama 1940 yılındaki fotoğrafta görmüş olduğunuz tramvayların bu topraklarda 1877 yılında var olduğunu görüyoruz.
13:09Fotoğrafta iki tane tramvay var arka tarafta.
13:13Bakın şimdi de bir tanesi geliyor.
13:15Fotoğrafın bana göre sağ, size göre sol tarafında bir cami var.
13:21Zeynep Sultan Camii.
13:23Bugün çok fazla görülemiyor.
13:26Allah'a şükür ki görülemiyor.
13:28Çünkü her taraf yemyeşil.
13:30O fotoğraf sanırım kış vakti çekildi.
13:33Çünkü ağaçlar var ama yaprak dökmüş.
13:36Dolayısıyla cami bütün endamıyla karşımızda bulunmakta.
13:41Çok şükür bütün açılarımızı ağaçlar kapatabilir.
13:45Efendim Zeynep Sultan Konağı'nın Sıbyan Mektebi olarak kullanılan kısmı.
13:50Yan tarafında siz şu an reklam olduğu için kapattık.
13:54Yalnızca restoran yazısını okuyabiliyorsunuz.
13:58O bina 1940'ta yok.
14:01Oranın inşaat tabelası konulmuş ve duruyor.
14:04Bana göre sağ, size göre sol neler anlatıyor neler.
14:0884 yıl arayla aynı açıdan çekilen iki fotoğraf şu an karşınızda.
14:1680 yıl öncesine gidelim.
14:19Mi Takvimler 1945'i göstermekte.
14:23Güzel bir görüntü.
14:25Fotoğrafı çeken kişi aynen burada.
14:28Kameraman kardeşim Faruk'un durduğu yerde durmuş.
14:32Ve aynen bu açıdan deklanşöre basmış ve bir fotoğraf almış.
14:37Bu fotoğraf da bana göre solda.
14:39Size göre sağda olan Gülhane Parkı'nın.
14:42Nedir Gülhane Parkı? Çok konuşacağız.
14:45Onu karşımızda alıp bir sürü fotoğraflar göstereceğiz.
14:49Topkapı Sarayı'nın Gülhane Bahçesi benim solumda.
14:54Onun surlarından, hisarlarından birini yarım görüyorsunuz.
14:59Zaten restorasyon görmüş.
15:011945 yılında restorasyon yapıldı.
15:04Zaten restorasyon görmüş.
15:061945 yılında restorasyon yoktu.
15:10Harap haldeydi.
15:12Bugün restorasyonu yapılmış ve tam hali görünmekte.
15:16Bana göre sağda, size göre solda ise tramvayların bol miktarda kapattığı.
15:22Bir şey söyleyeyim mi bu arada?
15:24Gerçekten çok zor bir programa sevgili dostlar.
15:27Çekimi çok zor.
15:29Çünkü fark etmişsinizdir.
15:30Bir dakikada bir tramvay geçiyor.
15:33Ve bu tramvaylarda biz ya duruyoruz ya da bağra bağra devam ediyoruz.
15:38Çünkü bitecek gibi değil.
15:40Bu yüzden önümüzde bol miktarda insan ve bol miktarda tramvay göreceğiz.
15:47Fotoğrafın ana detayı arkamızda görmüş olduğunuz Soğukçeşme Askeri Rüştüyesi.
15:54Yani Askeri Ortaokulu.
15:55Yani Enver Paşa'nın mezun olduğu Topkapı Sarayı'na en yakın olan askeri bir ortaokul.
16:04Bu okuldan kimler geldi, kimler geçti, kimler mezun oldu.
16:08En basitini söyleyeyim.
16:10Mesela Fahrettin Paşa buradan mezun.
16:13Mesela Enver Paşa buradan mezun.
16:17Bu insanlar, bu büyük insanları bize kazandıran okul.
16:20Şu an arkamızda görmüş olduğumuz bir dönemin okulu.
16:26Daha sonraki dönemlerin çocuk mahkemesi.
16:29Bugünse bir üniversitenin sosyal bilimler araştırma özetlerinden biri olan bir yapı.
16:36Ve yine bir tramvay geçiyor.
16:38Önünüzü kapattı.
16:40Soğukçeşme Askeri Rüştüyesi'nin hemen yanında bir boşluk göreceksiniz.
16:46Fotoğrafta bir boşluk var.
16:471850'li yıllardaki fotoğrafta da bir boşluk var.
16:52Bugün de bir boşluk var.
16:54O boşluğun bir kısmında bugün restoran var.
16:57O gün yok.
16:59Demek ki okulun bahçesinin bir kısmı istimlak edilmiş, başka bir şey gelmiyor aklıma.
17:07Ve oraya restoran yapılmış.
17:09Aslında o restoranın olduğu yer, şuraların olduğu yer aslında okulun bahçesi.
17:16Bize fotoğraflar böyle olduğunu göstermekte.
17:20İyi ki fotoğraflar var.
17:22Fotoğraflar olmasaydı biz geçmişle geleceğin arasındaki değişen faktörleri göremeyecektik.
17:311945-2024 aradan geçen 79 yıl.
17:37Ne değişmiş?
17:39Aslında değişen hiçbir şey yok.
17:40Yine tramvay yolu.
17:43Yine gelip geçen tramvaylar.
17:46Yine bir okul binası.
17:49O gün Soğukçeşme Askeri Rüştüyesi.
17:52Bugün ise bir vakfın genel merkezi.
17:55Gelip görmeniz lazım.
17:57Zeynep Sultan Camii'ni, Zeynep Sultan Sebeli'ni, Gülhane Parkı'nı, Askeri Rüştüye'yi ve o günkü tenhalığın yerini alan bugünkü kalabalığı gözünüzle görebilirsiniz.
18:101945-2024 aradan geçen 80 yıl aynı açıdan çekilen iki fotoğraf şu an karşınızda.
18:32109 sene önce ama çok acı bir tarih 1915.
18:38Savaş tarihi anlamında çok zafer dolu bir tarih.
18:42Çanakkale var çünkü.
18:44Ama ne bileyim yani 250 bin şehidin verilmesi, Birinci Dünya Savaşı'ndan mağlup çıkmamız, sonraki süreçler insanı tarihçi olarak biraz yoruyor gibi.
18:57Niye anlattım bunu?
18:58Şu an görmüş olduğunuz fotoğraf 1915 yılına ait.
19:04O fotoğrafın açısı şu an bulunduğumuz açı değil.
19:08O fotoğrafın açısını zaten çektik şu an önünüzde.
19:11Ama konuşurken o fotoğrafın bulunduğu, çekildiği yerde durmamız imkansız.
19:17Çünkü 30 saniyede bir, çünkü 45 saniyede bir geçen, geçiyor dediğimiz tramvayların tam üstünde durmamız gerekiyordu.
19:25O yüzden Faruk bir fotoğraf karesi aldı ve sonra boşluğa geçtik.
19:32Maalesef tramvaylarla dolu bir program olacak.
19:37Çünkü tramvay yolunun tarihini anlatıyor oluyoruz.
19:41Karşımızda Soğukçeşme Askeri Reşviyesi.
19:45Ama onun hemen yanında fotoğrafta görülmeyen fakat burada görülen güzel bir yapı.
19:53Ne o? Alay Köşkü.
19:55Alay Köşkü 3. Murat döneminde yapılan padişahların savaş sonrasında insanlarla birlikte olmak ve
20:03mağrur olma padişahım senden büyük Allah var dedirttiği insanlara altından alay merasimlerinin, fener alaylarının geçtiği yerdir.
20:14Padişah balkonda oturur.
20:15Aşağıda zafer kazanmış padişahı tasdiklemek ama haddini bil senden büyük Allah var demek için halk yürürmüş.
20:25109 sene önce 1915 tarihini çekilen fotoğrafta Alay Köşkü de görülmekte.
20:31Arkada bulunan 2. Mahmud'dan sonra önem kazanmış olan Paşa Kapısı adını verdiğimiz yerde mekan makam da gözükmekte.
20:42Ama nasıl güzel bir fotoğraf tarihle dolu dolu her yer gözünün gördüğü her santim tarihle dolu.
20:51Efendim 1915-2024 aradan 109 sene geçmiş aradan 110 sene geçmiş şu an bulunduğumuz açı değil ama gördüğünüz fotoğraf açısı aynı açı.
21:07Aynı açıdan çekilen 109 yıl fark ile 2 fotoğraf şu an karşınızda.
21:15109 yıl öncesinden 134 yıl öncesine gidelim mi?
21:33Takvimler 1890'ı göstermekte ve elimizde bir fotoğraf bulunmakta.
21:39Aynı açıya yakın bir fotoğraf fakat burada değişen pek bir şeyin olmadığını görmekteyiz.
21:47Aslında burada birkaç fotoğraf sonra ya da durun hemen sonraki fotoğrafta onu koyalım.
21:55Alay Köşkü'nün hemen yanında 3 katlı bir bina varmış.
22:00PTT ne diyelim telgrafhane posta müdürlüğü adı artık her ne ise PTT posta müdürlüğü telgraf merkezi.
22:103 katlı bir bina bulunmaktaydı sonra yıkıldı.
22:141905 yılında bakın 1890'da yok zira 1892'de yapıldı.
22:221905'de yıkıldı.
22:25Neden? Çünkü Sirkeci'deki büyük postane açıldı.
22:29Mimar Kemalettin ve Mimar Vedat Tek o günlerin büyük insanları ve Mimar Vedat tarafından güzel bir Selçuklu tarzı postane yapıldı.
22:40Ve bütün PTT, bütün telgraf, bütün posta katar sistemleri oraya getirildi.
22:46Onu konuşalım tam şurada.
22:48Şu an orada ağaçlar var görüyorsunuz.
22:52Bir sonraki fotoğrafı onu koyalım ve onu konuşalım.
22:55Ama bu fotoğraf o binanın olmasından önce 2 sene önceki fotoğraf.
23:03Takvimler 1890'ı göstermekte.
23:06Günümüzden 134 sene önce Alay Köşkü, Gülhane Parkı, Askeri Rüştü'ye tam olarak böyle görünmekteydi.
23:161890, 134 sene önce Alay Köşkü, telgraf hattı olmaksızın Alay Köşkü, Paşa Kapısı ve her şey bugün gibi.
23:30Bu fotoğrafta görmüş olduğunuz insanlar çok kötü yıllar yaşayacaklar.
23:36Trablusgarp'ın kaybını görecekler, Balkan Savaşları'nı görecekler.
23:42Çanakkale Zaferi ile birlikte pek çok cephede mağlup olduğumuz Birinci Dünya Savaşı'nı görecekler.
23:49Mondoros işgallerini ve hemen ardından Sevr dayatmasını görecekler.
23:55Ardından 3 yıl sürecek olan bir Kurtuluş Savaşı sürecini ve 1923 yılında tekrar devletimizin işgallerden kurtulup tekrar hürriyete kavuştuğunu görecekler.
24:08Bu fotoğrafta gördüğünüz insanlardan biri olmak istemezdim.
24:14Zor bir nesil yaşadı o günleri. Zor bir dönem, zor bir süreç ve zor bir nesil.
24:211890-2024 aynı açıdan çekilen iki fotoğraf şu an karşınızda.
24:38Haydi gelin bir fotoğrafta daha doğrusu bu fotoğrafta 20. yüzyılın başına gidelim.
24:51Takvimler tam 1900. 1892'de yapımına başlanıp 95'te biten bir telgrafhane binası bulunmakta.
25:01Bakmayın öyle telgrafhane diye basit anlattığıma.
25:05Dünyada telgraf demek zor iş.
25:08Telgrafhane her yerde olmayan bir özellik.
25:11Dünyanın en önemli ülkelerinde var ola gelen bir yapı telgrafhane ve bir tanesi Devlet-i Ali Osman'ın sarayının dibinde bulunan boşluğa yapılan bir telgrafhane.
25:25Bu telgrafhane aslında 4. Mehmet.
25:30Daha doğrusu 4. Mehmet de değil tam doğrusunu söylersek Lale Devri.
25:361718-1930 yılları arasında Lale Devri diye isimlendirilen dönemde savaşlar bitmiş ve Osmanlı Devleti iç reformlara özen göstermeye başlamış.
25:51Bu anlamda Katarlar ve Tatarlar adı verilen bir posta tertibatı kurulmuş.
25:58Bu tertibatla mektuplar ya da haberler, ulaklar aracılığıyla mesafeler boyunca gitmelere gelmelere başlamışlar.
26:07Lale Devri'nden 1890'lara kadar bu sistem böyle devam ederken 1892 tarihinde Abdülhamit Han döneminde önce Eminönü Yeni Cami'nin bahçesinde bir telgrafhane kurulmuş.
26:24Ardından bu telgrafhane 4 katlı bir bina olarak 1. Hisar'la 3. Murat döneminde yapılan Alay Köşkü arasında bulunan ve bugün ağaçlıklı alan olarak karşımızda bulunan şuraya kaldırıma da çıkacak bir biçimde 4 katlı bir telgrafhane binası yapıldı.
26:48Şu an fotoğrafta onu görüyorsunuz.
26:52O fotoğrafta bir de telgrafhanenin orada ağaç fidanlarını görüyorsunuz.
26:58Bugün o fidanlar artık ağaç olmuşlar.
27:01Bu yapı 1905 tarihinde Abdülhamit Han'ın emriyle Sirkeci'de büyük postane yapıldı.
27:10Bütün telgrafhaneler, postaneler kapatıldı, kaldırıldı, birleştirildi ve oraya konuldu.
27:17O zaman buradaki telgrafhane binası da yıkıldı ve oraya bir boşluk arazi yapıldı.
27:232 fotoğraflar var ve biz bu fotoğraflarla yaşamış olduğumuz vatanın dününü, bugününü, yarınını birleştirebiliyoruz.
27:33Efendimiz sizi 124 yıl arayla, 1904-2024, 124 yıl arayla çekilen 2 fotoğraf, baş başa bırakmadan şunu söyleyeyim mi?
27:49Lütfen o binaya iyi bakın, o bina 5 yıl sonra yıkılacak ve şimdi 124 yıl arayla 2 fotoğraf karşınızda.
28:02Güzel bir fotoğraf ve üzerinde konuşulması gereken bir fotoğraf.
28:15Hayır hayır, Alay Köşkü'nden bahsetmiyorum. Alay Köşkü'nü birkaç fotoğraftır anlatıyorum zaten.
28:23Padişah bir zafer dönüşü, pencerenin birinde oturur.
28:28Bu aşağıda esnaf, ahiler, loncalar, ordunun bir kısmı aşağıdan yürürken, şu ovalimsi tramvay yolundan dönerken,
28:40yukarıdaki balkondan aşağıdaki halkı seyreden padişaha bir nevi parmak göstererek,
28:47mağrur olma padişahım senden büyük Allah var, gururlanma, yeislenme, nefsine kapılma, Allah var, ölüm var,
28:58zafer kazandığında ne oldu yani minvali konuşmalar yapılırmış tam olarak burada.
29:04Bu yüzden o köşkün adı Alay Köşkü.
29:08Alay Köşkü'nün yanında bir önceki fotoğrafta gösterdiğimiz telgrafhane var.
29:13Artık burayı öğrendik, artık burada bir şey yok gibi.
29:18Arka tarafta bugün restorasyon sürecinden geçen bir kapı gördük.
29:24Adı Baba Ali.
29:26Sultan II. Mahmud döneminde Alemdar Mustafa Paşa tarafından Topkapı Sarayı'ndaki Divani Humayun toplantıları alındı
29:36ve kendi konağına şurada bir detay olarak görülmektedir.
29:40Sadrazam konağına konuldu.
29:43Sultan II. Mahmud döneminde Paşa kapısı olarak anılan Alemdar Mustafa Paşa'nın evinin kapısı
29:53Bab-Farşa kapı demektir.
29:56Ali-Yüce, yüksek demektir.
29:58Bab-ı Ali kapısı, Bab-ı Ali olarak da şuraya konuldu.
30:03Şimdi bölgeye, semte, Bab-ı Ali adını veren kapı 1880 yılında görülmekte.
30:12Bugün ise restorasyon sürecinde.
30:15Benim size burada göstermek istediğim çok fazla tramvay geçiyor.
30:20Bu tramvayların geçmiş olduğu bu raylar fotoğrafta yok.
30:25Fotoğrafta asfalt da yok, taş da yok.
30:28Fotoğrafta toprak var.
30:29Toprak bir yolmuş burası.
30:32Aşağıya Sirkeci'ye inen ve yukarıya Ayasofya'ya çıkan yol toprak bir yolmuş.
30:38Toprak yolla gidiyorlar, geliyorlarmış.
30:41Peki bir dakika, 1877 yılında tramvay yapıldı.
30:47Bugün 1880 bu fotoğrafta.
30:49Demek ki anlaşılan o ki Ortaköy ile Şişhane arasında, Taksim arasında ilk seferlerine başlayan Ortaköy,
31:02Tophane, Karaköy, Perşembe Pazarı, Şişhane, Taksim olan bu güzergahta bu fotoğrafın çekildiği 144 yıl önce burada herhangi bir ray yok.
31:15Demek ki buraya 1880'den sonra ray döşendi.
31:21Bu ray bu arada o kadar eski değil.
31:25Burada 1990'lar, 1995'li yıllarda arabalar gidiyor geliyordu.
31:31Ben Cerrahpaşa'da doğdum büyüdüm.
31:34Eminönü'ne 35B diye bir araba vardı ya da 35A, B'ye gidiyordu Beyazıt'a.
31:4035A ile bu yoldan otobüsle biz Eminönü'ne gidiyorduk.
31:452000'li yıllarda bu tramvay tekrar buralara geldi.
31:49Dilek olay inanılmaz bir rakam.
31:52144 sene önce buralar toprak, buralarda ray yok.
31:581880'den bahsediyorum.
32:01Düşünün dostlar henüz Mustafa Kemal Atatürk dünyada yok.
32:06Ve bu fotoğraf var.
32:08Efendim sizi 144 yıl arayla aynı açıdan çekilen iki fotoğrafla baş başa bırakıyorum.
32:171932 yılında yani günümüzden tam 92 sene önce ulu bir çınara sırtımızı dayadığımızda göreceğimiz ya da gördüğümüz manzara tam olarak şu an görmüş olduğunuz manzaradır.
32:452024 yılında bakın tramvay yolu aslında burası.
32:50Hatta aşağıya ineyim.
32:52Normal cadde burası.
32:54Fakat burada düzenleme yapıldığında bir yükseklik var burada.
32:59Aslında caddenin yüksekliği bu kadar.
33:01Fakat topografik olarak düzenleme yapmak için aşağıya indirmişler.
33:05Burası yukarıda kalmış.
33:07Aslında bir ulu çınar dedim.
33:10Bu çınar Zeynep Sultan Camii'nin çınarı.
33:12Böyle bir düzenleme yapılmış ve iki tarafı birbirinden bir çınar ağacı ayırmış.
33:19Bu çınar ağacının gölgesine durduk ve size bu fotoğrafı anlatmaya başladık.
33:2632 yılında bu düzenleme yapılmadığı için bizim şu an aynı açı açıyı bulduk ama sanki böyle bir 50-60 santimlik yükseklikten çekim bir farkımız var.
33:38Bu fark bundan kaynaklanmaktadır.
33:40Bu yüzden lütfen kusurumuza bakmayın.
33:43Açıyı bulduk.
33:45Yükseklik mecburen 50 santim yukarıda kaldı.
33:48Arkamda Topkapı Sarayı'nın o büyük, o muhteşem 700 bin metrekarelik araziyi de 400 bin metrekarelik erkekler kısmı, 300 bin metrekarelik kadınlar kısmı olarak kullanılan
33:59haremli, selamlıklı, dış bahçeli, iç bahçeli, enderonlu, birunlu Topkapı Sarayı'nın kadınlarının kullandığı has bahçesinin kapısı, merkezli kapısını görmektesiniz.
34:15Burası şu kapılar kapandığında Topkapı Sarayı'nın iç bahçesi olduğu için Hürrem Sultanlar, Turhan Sultanlar, Kösem Sultanlar, Rabia Sultanlar, Mebeddet Sultanlar, Sultanlar Sultanlar içeride günün yorgunluğunu atıp eğleniyorlardı.
34:35Kadınlar dünyası Topkapı Sarayı'nda filmlerde anlatıldığı ya da hayali hikayelerde uydurulduğu gibi sıkıcı bir hikaye değil.
34:46Gerçekten keyifli, atraksiyonlu, bol animasyonlu, gerçekten hanımlara hizmet veren bir kültürü vardı ve şu kapı sivil dış dünya ile Topkapı Sarayı'nı birbirinden ayıran bir kapı idi.
35:03Elimizdeki 92 yıllık fotoğraf bize bunları anlatmakta ve bunları hatırlatmaktadır.
35:10Bana göre sağda ama size göre solda Zeynep Sultan Camii'nin 1890'lı yıllarda 4. Vakıf Han'ın yapılmasından dolayı Sultan 2. Abdülhamit ve Mehmet Reşat devrinde yapılan inşaat çalışmasında yıkılan 1. Abdülhamit Han Külliyesi'nde bulunan Zeynep Sultan Külliyesi'nin çeşmesi alınmış ve buraya getirilmiş.
35:40Zeynep Sultan Çeşmesi, Zeynep Sultan Camii, Zeynepler Farklı, iki farklı Zeynep'ten bahsediyoruz.
35:49Biri Sultan Abdülhamit Han'ın kızı, biri İbrahim Han'ın kızı, Zeynepler Farklı ama isimler aynı birleştirilmiş.
35:57Fotoğrafta Eminönü'nden sökülerek buraya getirilen Zeynep Sultan Sebeli'nin kubbe saçaklarını görüyoruz bir detay olarak.
36:07Bugün hala orası bulunmakta ama bir büfe olarak hizmet vermektedir.
36:11Alemdar Caddesi, Topkapı Sarayı'nın Gülhane Parkı, Alemdar Musa Paşa'nın kabrinin bulunduğu Zeynep Sultan Camii, Gülhane Parkı, Ulu Çınar her şey ve herkes sizi bekliyor.
36:2992 yıl arayla aynı açıdan çekilen iki fotoğraf şu an karşınızda.
36:4184 sene önce henüz Aksaray, Laleli, Beyazıt, Çemberli Taş, Sultanahmet Eminönü'ne doğru giden yollar bağlanmadığı için henüz yollarda bir düzenleme yapılmadığı için bir önceki fotoğrafta hatırlar mısınız?
37:09Ulu bir çınarın gölgesinde durduk. Yerden 50-60 santim yukarıda durduk demiştim ya.
37:16Heh işte o yüksekliğin henüz yapılmadığı, asfaltın kazınmadığı ve toprağın yükseltilmediği bir fotoğraf.
37:241940, 84 sene önce şu gördüğünüz Ulu Çınar diye bahsettiğimiz çınar ağacı az evvelki fotoğrafı onun gölgesinde ve yukarıda yaptık.
37:36O çınar ağacı daha cılız, küçük. 84 sene önceki halini görüyorsunuz o ağacın şimdi.
37:44Efendim elimizdeki bu fotoğrafta, 84 sene önce çekilen bu fotoğrafta Zeynep Sultan Sebil'ini görüyorsunuz.
37:53Bir önceki fotoğrafta kubbe saçaklarını görüyordunuz. Ne kadar da bütünleyici iki fotoğraf birbirini.
38:01Birisi aşağıdan yukarıya doğru, birisi de yukarıdan aşağıya doğru.
38:0694 sene aslında bu açıda, bu ağacın büyümesinin dışında hiçbir şeyi değiştirmemiş.
38:14O günlerde tenha olan bu caddeler, bugünlerde sonbahardan kışa girdiğimiz dönemlerde olsak bile turist akımı ile dolu.
38:24Şikayetimiz yok. Olsun, dolsunlar bu ülkeye turist gelsin ve ülkenin tarihi ve kültürel zenginliklerini görsünler efendim.
38:3694 sene ara ile aynı açıdan çekilen iki fotoğraf şu an karşınızda.
38:55Efendim bugün maalesef evlerinizde bulunmamızın, misafir olmamızın son dakikalarına geldik.
39:06Neyi yapıyorsunuz? Her pazar bizi evinizde misafir ediyorsunuz.
39:11Beyaz TV ekranlarında her pazar saat 12'de evinize gelen ve bundan daha şeref bulan 70'ye yürüyen adam programı ve ekibi
39:22sizlerle misafir olmaktan, sizlerin evinizde olup zaman paylaşmaktan çok mutlu.
39:30Lütfen bizi evinize almaya, lütfen bizi misafir etmeye devam edin.
39:36Bizler sizlerle birlikte tarihte yürümeye, bizler sizlerle birlikte geçmişte yürümeye, geçmişe doğru yürümeye çok seviyoruz.
39:46Öyle bir kararımız var ve bunu devam ettirmek istiyoruz.
39:49Allah fırsat ve ruhsat verirse haftaya bambaşka yerlerde bambaşka konularla karşınızdayız.
39:58Allah'a emanet olun.