Başörtüsü yasağıyla hayalleri elinden alınan, annesinin tedavi edilememesiyle hayatı sorgulayan yazar Safiye Çetinkaya, yıllar sonra inancıyla yeniden ayağa kalktı.
Kategori
🗞
HaberlerDöküm
00:00İzlediğiniz için teşekkür ederim.
00:30Başlık olan yorumlar ayrıca var.
00:41Kibini Arayan Kalp en son çıkan kitabımız. Daha henüz ilk bastısını yaptık. Birkaç haftalık bir kitap. Gerçek yaşamdan yazdığım bir eserdir.
00:51Ülkemizdeki ilk adli entomoloji vakalarını inceleyen kişilerin hayat hikayesi anlatılıyor bu arada.
01:00Biraz benim hayat hikayemden, biraz gerçekten bizim yaş grubumuz, orta yaş kuşağın yaşadıklarından konu edinerek yazdığım Eylül Vurgun'un kitabı var.
01:09Benim için çok özel bir eserdir. Çünkü benden birçok alıntılar var içinde. Bizim yaşadığımız birçok zorlukları anlatan bir eserdir.
01:19Ben 1980 Antalya doğumluyum. İlk ve orta öğrenimi Antalya'da tamamladım. Şu an için şahsıma ait yazdığım 10 kitabım var.
01:27Bu ne oluşumdan?
01:28Eylül'ün en önemli dönüm noktası annemi kaybedeceğim duygusunu yaşamak oldu. Ben o güne kadar yani belki çocukça bakıyormuşum hayata.
01:38Herkesin eşit yaşadığını düşünüyordum. Bir annem alay hastalığa yakalanınca onu ameliyat ettiremediğimizi anladım.
01:46Çünkü yeterli miktar paramız yoktu. Yani eşit haklara sahipsek benim annem nasıl yani ne olmadan sahneye gittiğinde nasıl ameliyat olup çıkalım?
01:54Bu benim ilk yaşadığım şoktu. Ülkem adına, kendi adıma, insanlık adına. Ve sonra yani dedim ya ülkelerin farklı yönetildiğini, benim öyle sokaklara çıkıp her şeyi yıkarım edip öyle olmadığını öğrendim ben.
02:10E tabi insan için bu çok büyük dönüm yoksa anneni kaybetme duygusunu yaşıyorsun. Sonra araştırıyorsun neden bunun annenin ameliyat olanı?
02:17Tabi fini şartları, biraz fakircik dönemleri yaşıyoruz ülke olarak. Sağlık sektöründeki evet sıkıntılar aşılamamıştı o dönem. Herkesin eşit şartlarda parası olan daha konforluydu. Bizim yeterli miktar paramız oldu.
02:31Bu dönemler 95 senesinin olduğu dönemlerdi.
02:34Evet annemin hastalığı 92'de başladı, 93'de zirveye çıktı. Artık ameliyat olması gerekiyor değil mi? Yani omurilik felci olup yatağa düştüğü bir aşama.
02:43Ama küçük bir operasyon yapılması gerekiyor. Onu yaptıramadık.
02:47Anneme tedavi ettirmek için bütün mallarımızı babam satarak, köyde arazilerimiz vardı, arabamız vardı. Onları satarak anneme tedavi ettirdi.
02:57Ama bu bugünün şartlarıyla güzel bir tedavi değildi.
03:02Ve annem sonraki vardı tabi ki daha da daha da daha da ağırdı.
03:05İşte tabi ki öyle hemen, ya ülkemizin o dönemki günleri gerçekten çok üzüldü.
03:11Sıraya giriyorsun, doktor seni ameliyat edecek zannediyorsun, şimdi 3 gün veya 1 haftadır.
03:17O da doktorların sırası, ameliyat sırası dolu.
03:191,5 yıl gibi bir süreç vermişlerdi bizim için.
03:23Annem ne 1,5 yıl önce ettim?
03:25Bu o kadar ağır bir şeydi ki benim isyan etmeme sebep olan bir şeydi.
03:29Niye?
03:29Ya kadın önecek bir küratı da ama ameliyat edileniyor.
03:34Ya ben her şeyi baştan sorgulamaya başladım.
03:36Neden?
03:37İnsanlar niye eşit değil?
03:39Sonra öğrendim ki aslında insanların bütün ile eşit olduğu tek bir kurum, kavram, tek bir şey var.
03:47Bu da İslam'ın olduğunu öğrendim.
03:48Bana çok ters gelen bir şeydi.
03:51Tabi araştırmak, incelemek aşamalarına geçtim.
03:56Yani yapım bu zaten.
03:57Bir şeyi merak eder, araştırıp.
03:59İslam'ın çok güzel bir dinlediğini öğrendim.
04:01Benim 20 yaşına kadar öğrendim, yaşadım, düşündüğüm her şeyin çok farklı bir şey olduğunu öğrendim.
04:09Eşitliğin.
04:10Bunlar bir şeyi öğrenmediği zaman gerçekten bilmediği zaman o olaya karşı düşmanca yaklaşabiliyor.
04:16Ben İslamiyet'i o yıllarda yani ailemden de öğrenmemiştim.
04:21Ama aldım eğitimler gereği, Antalya'nın ortamı gereği 90 yıllardan bahsediyorum tabi.
04:26Bilmiyorum, çok uzak.
04:28Çok uzak, İslamiyet'e sadece Arabistan'da yaşanılan, deveye binen insanların bir dini olarak bu.
04:35Başka hiçbir şey bilmiyordum.
04:36Bütün tepkim böyleydi.
04:38Sert duvarlarım vardı.
04:40İnsanoğlu şükşe şük kalkınca, öğrenince, dualar, Rabbimle tanışma süreci başlayınca bunu kesinlikle söylüyorum.
04:48Gençlerimiz kesinlikle bak okusunlar, İslamiyet'i araştırsınlar.
04:53İnsan fıtratına ördüğün en güzel yaşam şekilin İslam olduğunu göreceklerdi.
04:58Dedim ya, en katı kralları olan, duvarları olan biriydim ben.
05:03Bu konuda çok sertti.
05:05Ama araştırınca, yaşamaya başlayınca hayatımda müthiş bir sürmet oldu, müthiş bir huzur oldu.
05:12Yani birçok şeylerin su, akaka yolunu bulur derdi babam.
05:16Akaka yolunu bulduğunu gördü.
05:17Bu 28 Şubat süreci denilen o 3-4 yıllık ara gibi bir süreç.
05:23Yani işte bazen ülkelerin böyle durumları olabiliyor.
05:26Biz de öyle bir süreçten geçtik.
05:29O süreçte 96'da aslında biz üniversiteden atılmıyorduk.
05:35Aslında şöyle söyleyeyim.
05:37Üniversiteyi okurken, hani dediğimiz gibi bugünün şartlarıyla, sosyal medya, akıda telefonlar yok.
05:44Dışarıda siyaset alanında neler yaşamını çok fazla bilimliyordum.
05:47Ben yeni bir başörtüsü takmış.
05:50Böyle ruhumda İslam'ı yaşamak isteyen bir gerçekçi seversindeyim.
05:54Ama tabii bu ülkemiz için üzücü bir geçiş süreciydi diye.
05:59Onu ben de yaşamak günümde kaldım.
06:00Malum üniversitelerden atıldık.
06:03Yani ben hadi öğretmenlikte okuyan bir bölümden atılmıştım ama benim asıl ödüldüm.
06:07Son sınıfta okuyan kızlarımızın atılmış olması.
06:11Bunlar üzücüydü ki bizim ülkemizin doktorlara çok ihtiyacı vardı.
06:15Üniversiteden atılmış olmak,
06:17benim sistemi, her şeyi baştan sona tekrar sorgulamamasıydı.
06:21Tabii yıllar sonra af çıktı.
06:23Biz eğitimimizi tamamladık.
06:25Ama şu an, yani benim 20'li yaşlarda öğretmen olma heyecanım 30'lu yaşlardı.
06:31Tabii ki kalmamıştı.
06:32Yerine daha farklı şeyler olmuştu.
06:34Artık Türk sahibi olmuştum.
06:36Kitaplarım çıkmıştı.
06:37Konferanslar veriyordu.
06:38Ama ilk başlarda 20'li yaşlarda benim öğretmen olma hayalim vardı.
06:42Öğrencilerin hayalim vardı.
06:43Bunların benim elimden alınmış olması aslında o da benim için bir travmaydı.
06:49Vakti zamanında o lise yıllarımda, o çok çıldan olduğum dönemlerde
06:54kızlar kesinlikle okumalı diyen ben üniversitelerden, eğitimden mahkum bırakılıyordum.
07:01Bu benim için deşet bir şeydi.
07:04Yani o sadece saçımı örtüyor.
07:07ki onu bırakın ben her şeyi, her şeyi sosyal hayatta bir açık bayanın, kapalı,
07:13her şeyi aynı şekilde yapıp ben denize de gidebilirim, sinemaya da gidebilirim, tiyatroda gidebilirim.
07:19Ama ben bununla gitmek istiyorum.
07:21Yani benim kendi özel, şahsi, düşüncem, özgürlük alanım yani bu benim.
07:27Yani geçmişte bugünümüzü biraz kıyaslayacak olursak,
07:31yani ben orta kuşak olarak bunları çok iyi yaşamış biriyim.
07:34O yüzden rahat kıyaslayayım.
07:35Hani benim mesela çocukların bu kıyasını bilmiyorlar.
07:39Çünkü onlar bu 2000'li yıllardan sonraki doğan kuşak olduğu için geçmişi bilmiyorlar.
07:44Ve gerçekten bir rahatın içine doğurmak.
07:47O günle bugüne batacak olursak,
07:49mesela benim kızımın bir trafik kazasında çene kemiği kırıldı.
07:54Ve ya 5 dakikada anmaz geldi.
07:57Kendime hala o geçmişin travmasını yaşıyorum herhalde.
08:00Acaba ne kadar yüksek para tutar diye düşünüyorum.
08:03Bir kuruş ödemeden evimize gittik.
08:04Bu o kadar büyük bir rahatlık ki.
08:07Sağlık alanında ülkeniz gerçekten çok güzel bir yol katettik.
08:12Birçok alanda sıkıntılarınız hala vardır.
08:15Olabilir.
08:16Yani büyük sıçramalar yapamıyoruz henüz.
08:19Biz gelişmekte olan bir ülkeyiz.
08:21Bunu da kabul edeyim.
08:22Ama birçok alanında da çok büyük başarılar katettik.
08:26Eğitim alanında, şimdi diyorlar hani eğitim kötü.
08:28Evet eğitim kötü ama biz kitaba bile ulaşamıyorduk.
08:31Gerçekten kitaba ulaşamıyorduk.
08:32Bir üst sınıftaki zengin bir öğrenci o kitabı aldıysa ve kenarda köşesinde bir sürü notlar yazardı, resimlerini karalardı.
08:41Biz onlardan fotokopi çektiririp diğer alt sınıflar öyle okuyorduk.
08:45Tüm üzücü şeyler bunlar.
08:47Şimdi ben kızıma hangi kitabı aldım diye sormuyorum ki devlet bunu eve gömde.
08:50Ama bunları bilmemiz lazım.
08:53Hani yiğidin de hakkını yememek gerekiyor.
08:56Evet yapılan yanlışlar da vardır.
08:58Bunu da düzeltmek için el birliğiyle çalışırız.
09:01Ama yapılan güzellikleri, iyilikleri de görmemiz gerekiyor.
09:05O zaman kaybederiz ülkeyi.
09:06Biz bu ülkeyi beraber kurduk.
09:07Beraber yükselteceğiz.
09:09Bu gene ile beraber götüreceğiz Allah'a mutlu.
09:11Her zaman eleştiriye açık bir insanın.
09:13Bunu da gençlerimiz yapsın isteyin.
09:16Ama bunu ön yargı ile yapmasınlar.
09:18Ön yargı kötü.
09:18Eleştirik tabii ki güzeldi.
09:20Benim kendimi düzeltmeyim için.
09:22Benim sizi eleştirmen kendinizi düzeltmeyin.
09:24Bu eleştiriler küfürsüz.
09:26Sakin bir şekilde yapılırsa çok güzel.
09:27İnsanın gelişimiye katkı sağlar.
09:30İnsan araştırmıyor.
09:31İnsan öğrenmeyi.
09:33Biz ağaç değiliz ki aynı yerde kök salacağız ve orada sabit duracağız.
09:3810 yılda bir insanın fikirleri bırakın zevkleri değişiyor.
09:42Yediği yemeği 10 yıl sonra nefret ediyor.
09:44Yemiyor.
09:44Ya insanın bu böyle bir şeydir.
09:46Kendimizi geliştirmemiz, değiştirmemiz lazım.
09:48Evet bir şey yapılırsa onu da takdir etmemiz lazım.
09:52Gerçek bunu araştırsa hangi aşamaya gelmişiz?
09:55Bir 20 yıl öncesi nasıldık?
09:5730 yıl öncesi nasıldık?
09:5840 yıl öncesi nasıldık?
09:59Biz bu ülkeyi süngüyle, süngüyle savaşarak kurtaldık.
10:05Ve o aşamadan şu an hangi aşamaya geldik?
10:08Hangi kilometre bazında füze fırlatabilecek aşamaya geldik?
10:12Bunu görürsek, bence çok...
10:15Yani o alanda da gençlerimize ihtiyacımız var.
10:19Bizi eleştiren o gençlerimize, benim hep onu diyorum, ne olursunuz size çok ihtiyacımız var.
10:24Bu gemiyi bundan sonra dümen sizin elinizde olacak, siz süreceksiniz.
10:29Onlara çok ihtiyacımız var.
10:30Savunma sinayisinde olsun, yazılım mühendisliğinde olsun.
10:33Özellikle tıp alanında ben çok isterim dünyada bir Türk'ün, kanserin çaresini bulan kişi şu Türktü, Ahmet işte desinler.
10:43Ben bunu o kadar gurur duyarım.
10:45Onlar benim çocuklarım ya.