Kategori
🗞
HaberlerDöküm
00:00Müzik
00:00Sevgili izleyiciler Cumhuriyet TV ekranlarına hoş geldiniz.
00:17Türkiye'de 18 Mart'ta başlayan süreçle birlikte başını gençlerin ve öğrencilerin çektiği milyonlarca yurttaş,
00:24sokaklara döküldü, anayasal haklarını kullanarak seslerini duyurmaya çalıştılar.
00:29Ancak ne yazık ki özellikle de bu eylemlerin başını çeken öğrenciler, gençler tutuklanarak Silivri'de bulunan Marmara Cezaevine gönderildi.
00:39Peki eğitimciler bu konu hakkında neler düşünüyorlar?
00:42Eğitim Sendikası Genel Başkanı Kemal Irmak'la konuşacağız.
00:46Sayın Irmak hoş geldiniz.
00:49Hoş bulduk. Teşekkürler. Sağ olun.
00:51Şimdi muhalefete yönelik aslında çok büyük bir yargı sopasını kullanarak muhalefeti yeniden dizayn etme, tırnak içinde terbiye etme süreci aylardır vardı Türkiye'de.
01:02Ancak bardağı taşıran son damla sanıyorum ki İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasıyla gerçekleşti.
01:10Ve özellikle de gençler, öğrenciler bu duruma daha fazla sessiz kalmadılar.
01:15Tabii ki Ekrem İmamoğlu aslında bu süreçte bir simge oldu.
01:18Ancak öğrenciler sanıyorum ki kendi geleceklerinden de endişe duydukları için bu kitlesel hareketlere yön verdiler.
01:26Peki öğrencilerin tutuklanarak cezaevine gönderilmesi hakkında bir eğitimci olarak siz neler söyleyebilirsiniz?
01:33Evet, şimdi aslında 19 Mart'a gelmeden önce çok uzun zamandan beri üniversitelerde çok ciddi problemler var.
01:46Eğitimde birçok problem var ama bu eğitimdeki problem sadece zorunlu eğitim çağındaki süreçlerde yok.
01:54Yani milli eğitime bağlı eğitim kurumlarında yok.
01:57Üniversitelerde de var bu sorun.
02:00Son 3 yılda bir kere 900 bin öğrenci, yani bakın bu rakam öyle hafif bir rakam değil.
02:08900 bin öğrenci üniversitelere kayıt yapıyorlar ama devam edemiyorlar.
02:14Çok çeşitli sebepleri var.
02:16Bir kere barınamıyorlar.
02:19Ekonomik olarak bundan etkileniyorlar.
02:21Dönüyorlar, evlerinde oturuyorlar.
02:23Tekrar ekonominin düzelmesini ya da onlara ekonomik olarak destek verilmesi konusunda bir kapı aralanmasını bekliyorlar.
02:31Ama aynı zamanda bu sorunları üniversiteye gidip kayıt yapan, okuyan öğrenciler de yaşıyor.
02:38Barınamıyorlar, beslenemiyorlar.
02:40Üniversitelerden yeterince olması gerektiği gibi akademik bilgi ve eğitim, bilimsel eğitim alamıyorlar.
02:47Tüm bunların üniversitelerde, üniversite öğrencileri üzerinde uzun zamandan beri zaten bir birikimi var.
02:55Ancak sizin de ifade ettiğiniz son 1 yıldır, belki son 2 yıldır ülkede bu mevcut kötülük iktidarının her koşulda, her bulduğu fırsatta
03:07Türkiye'deki demokrasi güçlerine, demokratik yapılara karşı bir baskı oluşturma,
03:15insanların iradesine, halkın iradesine kayyumlar atama, oraları daraltma,
03:21basına yönelik sürekli bir baskı, sürekli bir yıldırma, farklı cezalandırma yöntemleri,
03:29görevini yapan gazetecileri tutuklama gibi son dönemlerde dozu oldukça artan antidemokratik uygulamalar var.
03:38Sonuç itibariyle bizler haydi öğretmen olmuşuz, gelmişiz, bir meslek elimize almışız bir biçimiyle yürütüyoruz.
03:48Ancak bizim çocuklarımız, gençler, üniversitedeki çocuklar çok ciddi bir gelecek kaygısı var.
03:53Çok ciddi bir gelecek kaygısı var. Onlardan önce mezun olan üniversite öğrencileri yığınlar halinde işsizlik durumuyla karşı karşıya var.
04:04Bugün Türkiye'deki işsizlik en fazla bu üniversite mezunu öğrenciler arasında çok yoğun.
04:13Üstelik bunların birçoğu yüksek istans yapmış, doktora yapmış, birçok farklı belgeler almış.
04:19Ama bir türlü günlük pratik hayatlarında iş bulamıyorlar.
04:26Şimdi bunları da görüyor bu üniversitedeki mevcut öğrenciler, kendilerinden önce mezun olan öğrencilerin durumu.
04:32Doğal olarak kendilerinde de çok ciddi bir gelecek kaygısı var.
04:36Çok önemli bir şeydir. Bir gencin üzerindeki gelecek kaygısı ne olacak?
04:40Mezun olacağım.
04:42Zar zor annemin babamın yardımlarıyla burada okuyorum.
04:45Zaten onlar da anne babalar da bu ekonomik darlıktan ve derin yoksulluktan nasibini alıyorlar.
04:53Bütün bunlar bu çocuklarda kaygı yaratıyor.
04:56Ama şu, çok önemli bu kaygıyı arttıran bir şeye dönüştü.
05:00Yani bir ülkenin en büyük metropolinin belediye başkanını tutukluyorsun, onu içeri atıyorsun, diplomasını iptal ediyorsun.
05:11Ne kadar hukuk dışı yol ve yönteme varsa başvuruyorsun.
05:16Şimdi doğal olarak, genç olarak şunu düşünüyorlar.
05:19Yani bu ülkede bir cumhurbaşkanı adayı da olmuş, bu ilan edilmiş birine ve ülkenin en büyük metropolinin belediye başkanına bu yapılıyorsa,
05:31bizim gelecekte halimiz ne olacak duygusu tavan yapıyor ve bu öğrenciler de itirazlarını bulundukları yerlerden yaptılar.
05:39Gayet meşru, gayet demokratik, hakikaten bu kadar kitlesel eylemler olmasına rağmen hiç kimseye zarar verilmemiş.
05:48Hiç kimse o geniş kitleler içerisinde herhangi bir istismara, tacize uğramamış.
05:54Son derece barışçıl, son derece insani eylemler yapılmış ve insanlar sesini duyurmaya çalışmış.
06:01Altını da çizelim, anayasal bir hak zaten.
06:03Kesinlikle anayasal haktır.
06:072911 sayılı gösteri ve yürüyüş düzenleme kanunu şunu söyler.
06:13Der ki daha önceden izin almaksızın herhangi birine zarar vermeden insanların düşüncelerini kamuoyuna duyurma ve bu konuda eylem yapma, yürüyüş yapma hakkı vardır.
06:25Bu anayasal haklarını kullanmışlar ve bunu yapmışlar ve bugün bu anayasal hakkını kullanan 300 öğrenci ve 2000'e yakın yurttaş tutuklandı ve cezaevlerinde.
06:37Sadece onlar değil, işte bizim gibi bir takım anayasal haklarını kullanan sendika yöneticiler de ev hapsinde.
06:44Sadece eğitimsel yöneticiler değil, birçok sendikacı var bugün bu durumda olan.
06:50Artık bu iktidarın yönetememekten kaynaklı demokratik süreçler yerine ne kadar antidemokratik uygulama, devletin zor aygıtı, hukuku da arasallaştırarak bir aparat haline dönüştürerek bu baskıyı sürdürmekten kaynaklı.
07:07300 öğrencimiz bugün demir parmaklıklar ardında bu öğrencilerimizin sınav dönemi, bu öğrencilerimiz belki sınav hakkı tanınmazsa ki muhtemelen yani umarım bu kötülüğü de yapmazlar.
07:22Bu öğrenciler bir dönem kaybedecekler, belki bir yıl kaybedecekler. O yüzden bu kabul edilebilir bir şey değil.
07:30Eğitim hayatları tehlikede mi öğrencilerin?
07:33Elbette ki dönem kaybedebilirler çok rahatlıkla, yıl ya da bir dönem kaybedebilirler ya da belki daha antidemokratik uygulamaları fazlasıyla arttırabilirlerse bu öğrencileri eğitim-öğretim dışına çıkarabilirler, üniversiteden atabilirler.
07:53Bugün, bugün değil özür dilerim, bugün ayın 8'i 6 Nisan'da YÖK tüm üniversitelere yazı gönder.
08:00Gönderdiği bu yazıda, işte boykot, görev yapmama, göreve gelmeme çağrısında bulunan tüm üniversite bileşenleriyle ilgili ivedilikle bir soruşturma başlatmış bulunuyor.
08:126 Nisan'da gönderdiği ve dünden bugüne, bakın şunu ifade edelim, YÖK denilen kurumun kendisi bir darbe ürünü, 12 Eylül faşist darbesinin ardından İhsan Doğramancı'ya, Kenan Evren tarafından kurdurulan bir kurum, 6 Kasım'da.
08:30Tüm 6 Kasım'larda YÖK'e karşı eylemler yapılırdı.
08:34YÖK kaldırılsın, özgür, özerk, bilimsel bir üniversite ortamı ve yönetimi oluşturulsun diye.
08:43Bunun kendisinin darbe ürünü olan, antidemokratik uygulamaların birçoğuna imza atmış bir YÖK'ün, çocukların demokratik haklarını kullanma konusundaki ya da öğretim görevlerinin demokratik haklarını kullanma konusundaki bu tutumu,
09:01onun kendi varlığını bir kere ortaya koyan, eleştirilmesi gereken bir durum.
09:06Ama hatırlayalım, YÖK'ün bu antidemokratik yapısına rağmen bile, 9 yıl önce bir kanun hükmünde kararname ile tuttu, Cumhurbaşkanı'nın inisiyatifine bırakıldı, tek imzasına bırakıldı.
09:21YÖK'e, üniversitelere rektör atama yetkisi sadece Cumhurbaşkanı verildi.
09:26Yani, zaten kendi varlığı antidemokratik olan, bir darbe ürünü olan, YÖK'ün o antidemokratik yapısı bile bu iktidara yetmemiş ki,
09:39üniversitelere rektör atama yetkisini kanun hükmünde kararname ile tek adam var.
09:44Bu, Avrupa Birliği üyeleri içerisinde, bizim de dahil olduğumuz Avrupa Üniversiteleri Birliği içerisinde, tek imzayla rektör atayan tek ülkeyiz.
09:57Yani, nereden bakarsak bakalım, bir hukuksuzluk, bir haksızlık, bir kötülükle karşı karşıyayız.
10:04Şimdi, yapılması gereken şudur, ülkenin geleceği olan bu üniversiteli öğrencilerinin, geleceğiyle oynanmaması, derhal bu öğrencilerin serbest bırakılması.
10:17Şimdi, 18 Nisan'da bir mahkeme olacağından bahsediliyor, ama 18 Nisan'da beklenmemesi gerekiyor.
10:24Sınav dönemi, bu sınav döneminde öğrenciler çıkıp, üniversitelerine gitmeli, güvenli bir kampüs ve güvenli bir eğitim, öğretim ortamı, sağlama görevi de bu devletindir.
10:37O güvenliği sağladıktan sonra, bu öğrencilerimizin, bu çocuklarımızın da üniversitelerde işlerinin başında olması gerekiyor.
10:46Bunun da bir an önce sağlanması için, bu öğrencilerin serbest bırakılması gerekiyor.
10:51Sayın Irmak, şimdi 300 öğrenci Silivri Cezaevinde tutuklu durumda bulunuyor.
10:59Şimdi şöyle bir durum var, öğrenciler katillerin, tecavüzcülerin, şiddet faillerinin yanına yerleştirilmiş durumda.
11:07Yani, bunu hatırlatmış olalım, siyasiler gibi kendilerine özel bir koğuşları yok, ayrı, izola bir yerde durmuyorlar.
11:14Ve bir avukatın iddiasına göre, az önce bizim gazetemizde de, sitemizde de yayımlandı, bir öğrenciyi boğmaya çalışmış.
11:23Orada bulunan bir mahkum, gece uyurken siz teröristiniz, sloganıyla öğrenciye saldırmış ve diğer öğrencileri de tehdit etmiş.
11:32Bu gece içinizden birisi ölecek diye bunun üzerine öğrenciler, gardiyanlara anlatıyorlar durumu ve gardiyanlar yan koğuşa alıyor o saldırganı.
11:42Şimdi, masum üniversite öğrencileri, anayasal haklarını kullandılar, eylem yaptılar, ülkedeki hukuksuzluğa, adaletsizliğe, zorbalığa ses çıkarttılar.
11:54Ve bir bakıma aslında muhalefeti bile örgütlemeyi başardılar.
11:57Yani, muhalefetten daha etkin bir süreç yürüttüler sokaklarda.
12:01Peki, bu öğrencilerin, katillerin, tecavüz zanlılarının, şiddet faillerinin, işte ne bileyim daha başka suçluların yanına konulması sistematik bilinçli bir durum mu sizce?
12:13Bir kere baştan şunu ifade edelim, bu öğrencilerin Silivri Cezaevinde başlarına gelecek her şeyden bu iktidar ve Adalet Bakanlığı sorumludur.
12:27Orada herhangi bir farklı suçtan, işte tacizden, tecavüzden, istismardan, cinayetten vesaire oradaki insanların içine sokulup bunları o tehdit ve tehlikeyle karşı karşıya bırakılmış olması bu iktidarın ve Adalet Bakanlığı'nın sorumsuzluğu neticesindedir.
12:47Ve bu çocukların, bu öğrencilerin başına gelecek her türlü şeyin doğrudan muhatabı ve sorumlusu Adalet Bakanlığı iktidar ve saraydır.
12:57Bunlar asla doğru değil.
12:59Ama ülkeyi o hale getirdiler ki, cezaevleri yapmakla övünen bir iktidarla karşı karşıya.
13:06Şu kadar büyük cezaevleri yaptık.
13:08İşte benim bulunduğum kentte de öyle.
13:10Ben Erzincan'dayım.
13:11Erzincan'da da Türkiye'nin en büyük birkaç cezaevinden biri var.
13:15Ve hala o cezaevi bir kampüse dönüştürülmüş.
13:19Sürekli kapasitesi arttırılıyor.
13:22Neden?
13:22Şunu biliyor bu iktidar.
13:24O kadar suça yönelecek uygulamaları var ki insanların.
13:29İnsanlar çaresiz bırakılıyor.
13:32İnsanlar çaresiz bırakılırken demokratik haklarını kullansalar bile bunu bir suç olarak değerlendiriyor.
13:39Bir de yıllardır uyguladıkları bu politikalar sonucunda toplumda çok ciddi şiddete eğilim, şiddete yönelim arttı.
13:51O yüzden bu çocukların, bu öğrencilerin asla o tür suçlarla yan yana konulmaması gerekiyor.
13:58Ayrıştırılması gerekiyor.
14:00Hatta bu çocukların yeri cezaevi değil zaten.
14:03Bu öğrencilerin bir an önce bırakılması ve onların da derslerinin başında olması gerekiyor.
14:12Bu kabul edilir şey değil.
14:14Biz de bugün online toplantımızı yaptık.
14:18Bu tür uygulamalar, gökün soruşturması, çocuklarımızın cezaevinde olmaları karşısında bir takım kampanyalar yürüteceğiz.
14:26Öğrencimize dokunma.
14:28Bu çocuklar bizim geleceğimiz.
14:30Bu çocuklar bu ülkenin gelecekteki mimarları bu ülkeyi inşa edecek kişiler.
14:36Bu yaşta onlara böyle bir şey reva görülürse bu çocukların devlete karşı duyguları ne olur?
14:43Sevimsiz olur.
14:44Yani sevmez.
14:45Çünkü devlet öğrencisi, üniversite öğrencisi karşısında ceberrut tavır takınan değil, onların sorunlarını çözen durumda olması lazım.
14:54Barınma sorununu çözün, beslenme sorununu çözün.
14:58Yeteri kadar bu öğrencilerin geçinebileceği kadar krediler açılması lazım.
15:04Bütün bunlar yapılmazken herhangi bir demokratik tavrın sonucu da bu olmaması gerekiyor.
15:10Buradan bir kez daha hem YÖK'e bu soruşturmasını bir an önce geri çekmesi gerekiyor.
15:18Çünkü anayasal haklarını kullanıyorlar.
15:20Diğer taraftan da iktidara ve Adalet Bakanlığı'na çağrımızı yapalım.
15:25Bu çocukların bir an önce bırakılması gerekiyor.
15:2718 Nisan'da beklemeden.
15:30Yoksa kaybedecekleri her dönem hem bu ülkeye zarar, hem anne baba bütçesine zarar,
15:37hem ülkenin geleceğine ve ülkenin dünyadaki demokratik kimliğine de çok ciddi bir şekilde zarar verecektir.
15:46Zaten demokratik bir kimliği yok.
15:49Var olan demokrasiyi de tamamen rafa kaldıran antidemokratik faşistan uygulamaların devam etmesi,
15:56ülkemizi ekonomik anlamda, demokratik anlamda, uluslararası konum anlamında zora sokacaktır.
16:03Bir iktidar kendi ülkesine bu kötülüğü niye yapar?
16:08Şunun için yapıyor.
16:09Sadece kendi gelecekleri, kendi istihdatları ve kendilerini garantiye almak için.
16:18Kemal Hocam bir de geçtiğimiz günlerde muhalefetten yeni bir adım geldi.
16:23Biliyorsunuz Ekrem İmamoğlu'nun bir seçim sloganı vardı.
16:26Her şey çok güzel olacak diye.
16:27Aslında o sloganın mimarı Berkay Gezgin isminde bir öğrenci.
16:33Henüz 2019 seçimlerinde hatta çocuk yaştaki bir öğrenciydi.
16:38Ve Berkay Gezgin de bu 300 öğrenci arasındaydı.
16:42Tutuklanmıştı.
16:43Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel,
16:46Berkay Gezgin'i parti meclisi listesine ekledi ve
16:49Berkay Gezgin parti meclisine seçildi.
16:52Ancak soruşturmaya yürüten savcı tarafından bu 300 öğrenci için siyasi yasak istendi.
16:58Yani öğrencilerin siyasi yasaklı olmaları istendi.
17:01Şimdi bunu biraz da konuşmak istiyorum sizinle.
17:04Zaten belki de oradan çıkan öğrencilerin birçoğu siyasete bulaşmayacaklar,
17:08adım atmayacaklar.
17:08Bu eylemleri zaten mecbur kaldığı için yapıyorlar.
17:12Peki özellikle de Berkay Gezgin tekelinleyen bu siyasi yasak istenmesi hakkında neler söyleyebiliriz?
17:18Şimdi üniversite öğrencilerin siyaset yapma hakkı var.
17:23Çünkü kendilerine yönelik her türlü olumsal tutum bir siyasal kararla geliyor.
17:31Bu siyasal kararlar karşısında üniversite öğrencisinin tutum alması da bir siyasettir aslında ve buna da hakkı vardır.
17:41Siyaset demokratik hakların kullanılmasıdır.
17:44Türkiye'de siyasi yasak sadece 657 saylı devlet memurlarına vardır o kanun çerçevesinde.
17:52Bunun dışında ne üniversite öğrencisinin siyaset yapma yasağı vardır, ne işçinin ne de diğer insanların.
17:58Ama buradaki özel bir uygulama.
18:01Yani bu çocukları tamamen zapturap altına alma.
18:04Daha doğrusu bu siyasi yasakla beraber yarın çıkıp herhangi bir demokratik hakkını kullandığında siyasi yasağın var.
18:14Sen bunu kullandığın için seni tekrar cezaevine alıyorum demek.
18:18Aslında daha doğrusu şöyle okumak gerekiyor.
18:22Kendisine yönelik bu iktidarın kendisine yönelik toplumsal itirazı zapturap altına alma, yok etmeye dönük hamleler bunlar.
18:31Evet Berkay Gezgin parti meclisine girdi.
18:37Genç yaşta belki siyasetin önemli bir aktörü olacak.
18:40Bu hakkı var.
18:41Zaten bir öğrencinin siyaset yapma hakkı olduğu için parti meclisine aday gösterildi ve oradan seçildi.
18:48Onun nezdinde tüm tutuklu öğrencilere getirilen siyasal baskı, siyaset yapma yasağı, iktidar şunu yapmaya çalışıyor.
19:04Artık yönetemiyor, gitmek istemiyor.
19:10Artık o hale gelmişler ki yıllardır bu ülkeyi zaten hukuksuzlukla yönetiyorlar.
19:17Anayasa mahkemesi kararlarını tanımıyorlar.
19:20Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını tanımıyorlar.
19:24Birçok hukuksuz iş yapıyorlar.
19:26Milli Eğitim Bakanlığı'nda Milli Eğitim Temel Kanunu ve Anayasaya aykırı bir sürü uygulama yaptılar.
19:33Aslında suçlular.
19:35Suçlarını biliyorlar.
19:37İktidarları ellerinden gittikleri bu işe suçun mutlaka onlara hesabının sorulacağını biliyorlar.
19:46O yüzden ülkeyi iç savaşta dahil her şeye götürebilecek olumsuz tutum ve tavır içindeler.
19:54Zaten yasama, yürütme, yargı diye bir şey kalmamış.
19:59Bunların bağımsızlığı diye bir şey yok.
20:00Kaldı ki yasama hizmeti yapan meclisin de bir anlamı yok.
20:05Evet başkanlık sisteminden sonra.
20:07Evet saraydaki tek adam oraya sadrazamlarını, vezirlerini almış yanlarına her türlü karar oradan çıkıyor.
20:17Meclisin bir anlamı yok ki.
20:18Sadece var.
20:19O yüzden bütün olarak sadece bu öğrencilere getirilen siyasi yasak değil.
20:27Bu ülkede yasa diye bir şey kalmamış.
20:31Hani o George Orwell'un çok kullanılan bir sözü var.
20:35Yasa dışı diye bir şey yok.
20:36Çünkü artık yasa yok.
20:38Yaptıkları, attıkları her adım, her uygulama yasal değil.
20:43Anayasada ya da aykırı, demokratik temayülere de aykırı, iştahatlara da aykırı.
20:50Bu iktidar gitmeden bu kötülükler yaşanmaya devam edecek.
20:54O yüzden ana muhalefetin de, muhalefetin de görevi bu ülkeyi demokratik bir düzlüğe çıkarmak.
21:02Bunu hep beraber yapacağız.
21:04Biz de hem öğrencilerinin mücadelelerinin yanındayız eğitimsel olarak.
21:09Hem öğretim görevlerinin mücadelesinin yanındayız.
21:12Bize verilen cezalar bizi böyle geri adım attıramaz.
21:15Bizim böyle bir geleneğimiz yok.
21:17Biz mücadele sokakta kurulmuş bir sendikayız.
21:20Tüm mücadelemizi de buradan kuracağız.
21:22Ve toplumsal muhalefetin de parçası olmaya devam edeceğiz.
21:27Bu çocuklarımızın da her türlü hakkının, hukukunun zedelenmesi karşısında onlarla, yan yana ve onlarla birlikte olacağız.
21:37Sayın Irmak çok teşekkür ediyorum.
21:39Ağzınıza sağlık.
21:40İyi ki katıldınız bugün programa.
21:43Çok teşekkür ederim ben de.
21:45Kolay gelsin.
21:46İyi yayınlar diliyorum.
21:47İyi ki sizde varsınız.
21:49İyi günler.
21:49Evet sevgili Cumhuriyet TV izleyicileri, Eğitim Sendikası Genel Başkanı Kemal Irmak konuğumuzdu.
21:58300 öğrencinin halen tutuklu bulunması hakkında konuştuk.
22:01Ayrıca öğrencilere yapılan kötü muameleler,
22:05öğrencilerin katillerle, şiddet failleriyle, tecavüzcülerle aynı koğuşa konulması,
22:12öğrencilere siyasi yasak istenmesi,
22:14bunları aktarmaya, anlatmaya çalıştık.
22:16Biz gündemin takipçisiyiz.
22:18Sizlere aktarmaya devam edeceğiz.
22:20Ancak şimdilik burada noktalayalım.
22:22Başka bir programda yeniden görüşmek üzere.