Sosyal Medya Hesaplarımız...
Facebook : https://www.facebook.com/AkitTVOfficial
Twitter : https://twitter.com/akittv
Instagram : https://www.instagram.com/akittv
Google+ : https://plus.google.com/+akittv
Web Site : http://www.akittv.com.tr
Facebook : https://www.facebook.com/AkitTVOfficial
Twitter : https://twitter.com/akittv
Instagram : https://www.instagram.com/akittv
Google+ : https://plus.google.com/+akittv
Web Site : http://www.akittv.com.tr
Kategori
🗞
HaberlerDöküm
00:00Gördüğünüz üzere çeşitli bölgelerden kötü haberler vermekteyiz.
00:05Dünya nereye gidiyor dediğimiz noktada kısa bir mola verelim güzelliklerden.
00:10Dünyanın bu seyrini engelleyebilecek düşüncelerden bahsetmek isterim müsaadenizle.
00:16Kıymetli bir isim var stüdyomuzda şu anda.
00:19Kutup Yıldızı kitabı yazarı Hüseyin Yılmaz Beyefendi bizlerle.
00:23Kendisiyle Bediüzzaman Said Nursi'yi konuşacağız inşallah.
00:27Sayın Yılmaz hoş geldiniz.
00:28Hoş bulduk teşekkür ediyorum.
00:30İyi yayınlar diliyorum ben size.
00:31Teşekkür ediyorum bilmokabele.
00:32Efendim sizler de burada yanımdaydınız.
00:35Haberleri biz birlikte izledik sizlerle.
00:38Gazze'mizde durum vahim ne yazık ki.
00:40Soykırım devam ediyor.
00:42Pakistan'da yine bir şeyler kurcalanmaya çalışılıyor.
00:46Ümmet derin bir sessizlik içinde ne yaptığını veya nereye gittiğini kendisi de bizler de bilmiyoruz.
00:52Ne yazık ki acı nasıl bir haldeyiz amiyane tabirle.
00:54Bu manada asrının ötesine geçen zamanının ötesine geçen ve asrın en mükemmeli diye tabir edilen Bediüzzaman Said Nursi için bir kitap kalemi aldınız.
01:08Onun öğretilerini gençlere yeni nesillere düşünce tarzını yaşayışını hayatını aktarma gayesi taşımaktasınız.
01:18Kitaptan önce şunu sormak istiyorum.
01:21Neden Bediüzzaman neden Said Nursi?
01:24Ben önce haberlerden edindiğim intiba ve girişinizden hareketle bir iki kelime söyleyeyim.
01:31Buyurun.
01:32Bediüzzaman'a göre bu zamanda İttihadi İslam'a çalışmak mühim farz vazifelerdendir.
01:42Bizler İttihadi İslam'ı tesis edemediğimiz için bugün dünyanın dört bir tarafından akan kan bizim kanımız,
01:50akan gözyaşları bizim gözyaşlarımız.
01:53Çığlık ve feryatlar mazlum Müslümanların çığlık ve feryatları.
01:58Yapmamız gereken şey İttihadi İslam'ı daha fazla ertelemeden ne yapıp edip bunu gerçekleştirmektir.
02:06Osmanlı'yı yıkanların temel hedefleri İttihadi İslam'ı yani Osmanlı'nın çatısı altında şu veya bu şekilde devam etmekte olan
02:16İslam birliğini yıkmaktı.
02:19Buna da muvaffak oldular.
02:20Yüz yıldır başımızın dertten kurtulmamasının yegane sebebi budur.
02:25Bugün iki milyara dayandığı söylenen İslam nüfusunun bu kadar acınacak halde olması,
02:31bu kadar zilletler içinde bunalıyor, buhranlar geçiriyor olmasının yegane sebebi
02:36bizim bu İttihadi İslam şuurunu taşımayışımız ve bunun için gayret göstermeyişimizdir.
02:43Her şey devletlerden beklenmez.
02:45Devletlerin İttihadı bu büyük gücün tesisinde elbette öncü güç olabilir, böyle bir rolü vardır.
02:52Ama Müslüman halkların da bu yolda yapmaları gerekecek birçok şeyi var ama maalesef yapmıyoruz.
02:59Peki bizler bunu yapmamakla bütünüyle suçlanabilir miyiz?
03:04Hayır.
03:06Yüz yıldır tabir yerindeyse mankurtlaştırılmış bir kitleyiz.
03:11Sadece Türkiye'de değil, İslam ülkelerinin tamamında batıya dönük çalışmalar yapılmakta,
03:19batıperestlik bize kıymetli bir metaymış gibi yutturulmuştur.
03:24Bunun merkezinde de Türkiye vardır.
03:27Osmanlı'nın bakıyası üzerine kurulmuş olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin
03:32kendi ceddine düşmanlık yapması anlaşılabilir şey değildir.
03:37Bunu hiçbirimizde sorgulamıyoruz.
03:38Kimse bunun niye böyle olduğunu söylemiyor.
03:40Onun için bu bahse daha fazla devam etmeden Bediüzzaman'a geleyim.
03:45Bediüzzaman bu elim gidişatı 100 yıl öncesinde fark etmiş.
03:51Bunun için yapılması gerekenleri taadat ettikten sonra
03:551911'lerde 12'de Şam Emeviye Camisi'nde verdiği bir hutbede
03:59İslam dünyasının hastalıklarını ve buna karşı devalarını zikreden küçük bir eseri vardır.
04:05Hutbe-i Şamiye adı altında da neşredilmiştir.
04:07Müslümanların necat yollarını gösterir bu eserinde.
04:12Risale-i Nur Küliyat'ı bir bütün halinde Kur'an ve hadisten alınmış
04:18asrımızın ihtiyaçlarına bakan bir Kur'an tefsiridir.
04:22Ama Bediüzzaman'ı ne Türkiye anlayabildi ne bizler dünyaya anlatabildik.
04:30Niçin?
04:30İddia ediyorum.
04:32Bak bunun için beni ya da kendinizi sıkıntıya soracak sorular sorarsanız
04:38işin içinden çıkamayabiliriz.
04:40Çünkü ben sözü esirgemem, lafı bükmeyi bilmem, yutkunmak da hiç bana göre değil.
04:49Bediüzzaman'da Kamal Atatürk'ün Cumhuriyet'in başlarından itibaren karşı karşıya gelmiş olmaları
04:57Türkiye'nin çizgisini belirler.
05:00Kamal Deşim'i izah etmek zorundayım.
05:03Bilmeyenler için buyurun.
05:051934'e kadar Kemal ismiyle yaşayan Atatürk
05:111934'te kendi iradesiyle, kendi arzusuyla ismini Kamal diye çevirmiştir.
05:19Ve 1938'de ölünceye kadar da bu isimle yaşamıştır.
05:22Ama ne hikmetse bugün devlet ricali de dahil Kamal Atatürk'e hürmetsizlik
05:28kabilinden adettiğim bir garip bir itiyatla Kemal deyip durmaktalar.
05:33Bunun doğrusunun Kemal olduğunu burada da bir daha söylemiş olayım.
05:36Dolayısıyla Cumhuriyet tarihi bir bakımada Kamal Atatürk ile Bediüzzaman Said Nursi'nin mücadele sahnesidir.
05:46Kamal Atatürk'ün icraatlarına, düşüncelerine dönük Bediüzzaman'ın geliştirdiği Kur'ani bir çığırdır Risale-i Nur.
05:55Bu kavgada silah yoktur.
05:59Bu kavgada güç yoktur.
06:01Bu kavgada sadece düşünce vardır, ilim vardır, bilgi vardır.
06:06Bediüzzaman'ın elinde ne güç var ne kuvvet var olsa da kullanmaz.
06:10Her yerde her zaman söylediği bir şey var.
06:13Biz dahilde asayişi muhafaza etmekle mükellefiz.
06:17Dahilde silah, dahilde güç kullanmak bizim işimiz değildir.
06:21Dahilde meşru gücü kullanabilecek tek varlık yine devlettir.
06:26Onun için Kamal Atatürk ile mücadelesinin en şiddetli olduğu zamanlarda bile devletin zarar görmemesi noktasından gerekli her türlü itinayı göstermiştir.
06:38Hiçbir talebesinin burnunu kanatmadığı gibi hiç kimsenin burnunun kanamasına da sebep olmamıştır.
06:44Bu detaylara gerekirse gireriz ama şuraya dönmek istiyorum.
06:49Dolayısıyla Bediüzzaman bu asrın gerçekten yüz hakkıdır.
06:55Gerçekten kutup yıldızıdır.
06:57Gerçekten Ankara vasıtasıyla Batılıların talepleri istikametinde girdiğimiz çıkmaz sokaktan bizi çıkarmaya çalışan büyük bir aydınlık, büyük bir rehberdir.
07:09Benim de bu kitabı yazmamda rol oynayan temel sayık Bediüzzaman'ı mücadele hayatı ve manevi şahsiyeti üzerinden genç nesillere ulaştırıp
07:21Oradan da Risale-i Nurlar üzerinden Kur'an ve İslam hakikatlerine yeniden bu milletin daha geniş bir dairede de ümmetin dönüşünü temin edebilmektir.
07:33Biz ilim ile, biz düşünce ile zirveye tırmanmadığımız müddetçe hiçbir şekilde yol almamız mümkün değil.
07:43Bediüzzaman hazretlerinin açtığı çığır budur, bilgidir.
07:47Bilgiden hareketle, gayretle, samimiyetle, ihlas ve tesanütle çalışmak için bize bir yol açmıştır.
07:54Bu yoldan yürümeye gayret ediyoruz.
07:56Peki, kitabınızın bu güzel eserin kapağında da Said Nursi'nin şöyle bir sözü var.
08:02Ben ekmeksiz yaşayabilirim ama hürriyetsiz yaşayamam diyor ya, şu anki ümmete baktığımız zaman, Müslümanlara baktığımız zaman hür olduklarını zannettikleri,
08:13yani hür olduğumuzu zannettiğimiz için mi acaba bu haldeyiz?
08:16Biz hür müyüz öyle sormak için?
08:18Yok, hiçbirimiz hür değiliz.
08:20Siz hür değilsiniz, ben de hür değilim.
08:22Biz yüz yıldan beri esaret altına alınmış bir milletiz.
08:29Bir zihin işgarı yaşıyoruz.
08:31Biz diye bir şey yok.
08:33Yüzyıl öncesinin bir milleti de yok artık.
08:37Bediüzzaman Hazretleri çocukluğundan itibaren hürdür.
08:41Ben size enteresan bir şey söyleyeyim.
08:441898'de Tahir Paşa'nın daveti üzerine gittiği Van'da, kardeşinin de tarifiyle anlattığı bir gömleği vardır.
08:5212 arşın bezden gömlek diktirmiştir.
08:5612 arşın yaklaşık olarak 8 birçok metredir.
08:588 birçok metrelik gömleğin yine kardeşinin tabiriyle kollarının içine birer çocuk rahatlıkla sığardı diyor.
09:08Hiç kimsede böyle bir kıyafet yok.
09:10Bediüzzaman kıyafetinden başlamak suretiyle devrinin bütün kayıtlarına karşı dik durmuş, kafa tutmuş bir insandır.
09:21Hürriyetini feda etmemiştir.
09:22Ne idam tehditleri karşısında ne savaş cephelerinde asla ve kat'a endişe ve korku taşımamış, hürriyetinden de fedakarlık etmemiştir.
09:34Onun için ben ekmeksiz yaşarım, hürriyetsiz yaşayamam sözü bir serlevhadır.
09:41Hayatı baştan sona kadar yani 80 küsur yıllık hayatında hürriyetinden fedakarlık gösteren en ufak bir emare yoktur.
09:48Hiçbir ceberudun karşısında da bu manada boyun bütmemiş, yutkunmamış, alttan almamıştır.
09:55Birçok ihtiyaç var aslında bu kitabın yazılmasına neden olacak, sebep olacak ve Bediüzzaman'ı anlamamızı gerektirecek ama
10:04onlardan bazısını konuşmaya başladık şu anda fakat diğer nedenleri de öğrenmek istiyorum.
10:09Nasıl hasıl oldu da ben bu kitabı yazmalıyım ve kutup yıldızı olarak Bediüzzaman'ı belirlemeliyim fikri nereden çıkıyor?
10:17Şimdi 1971'de ilk defa Risale-i Nurları evinde bir ortaokul talebesi olarak ikamet ettiğim bir Nur talebesinin evinde gördüm.
10:28Ancak eserleri takdir edebilmem lise yıllarına sarktı.
10:32Lise 1'den itibaren Risale-i Nurları tanıdım.
10:3474-75 demektir bu.
10:36Bugüne vursanız yaklaşık olarak 50 yıldır hecelemekte olduğum bir külliyattır bu.
10:42Hiçbir kitabı Risale-i Nurları okuduğum kadar okumadım.
10:44Bugün bana dünyanın herhangi bir yerinde herhangi bir insan bir düşünceyi şu Bediüzzaman'a aittir derse
10:52hiçbir kaynağa bakmaksızın ona ait midir ya da değil midir çok rahatlıkla kolaylıkla söyleyebilirim.
10:59Ben Bediüzzaman'ın mantığını, Bediüzzaman'ın inanç dünyasını, ruh dünyasını bu manada bilen insanım.
11:05Bediüzzaman'ı yazmamın temel sebebi şu Risale-i Nur külliyatı 100 yıl öncesinin Türkçesiyle,
11:13Osmanlıcası ile yazılmış muhteşem bir tefsirdir, bir külliyattır.
11:20Ne var ki o dil gittikçe öldü.
11:24Bugün Türk çocukları, Türk evlatları günlük hayatlarını, ihtiyaçlarını 3500 uydurma kelimeyle hallediyorlar.
11:333500 kelimeyle o kelimeler de soysuz kelimeler.
11:38Aslı yok, kökü yok, fiili yok, faili yok her neyse.
11:41Yani gramerde hiçbir yeri olmayan bu uydurma kelimelerle düşünce yapılamaz, edebiyat yapılamaz.
11:48Ama bu bize dayatılmıştır.
11:51Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir millet alfabesi yok edilmek suretiyle cehle mahkum edilmemiş,
11:581500 yıllık terakkümü mahvedilmemiştir.
12:02Harf inkılabı, Kamal Atatürk'ün kendi istikametinde yaptığı inkılapların en muvaffak olmuş olanıdır.
12:10Çünkü bir anda insanları başka bir alfabeye sevk ediyorsunuz,
12:161500 yıllık birikimi bir anda anlaşılmaz şekle sokuyorsunuz,
12:20okuyorsunuz, tabir yerindeyse Cemil Meric'in de tabiriyle bir akşamda bir gecede kütüphanelerimiz tuğla yığınlarına çevrilmiştir.
12:29Şimdi böyle olunca, bu da yetmemiş, bu da yetmemiş.
12:33Dil yaşasa bir yere kadar en azından latinceye aktardıklarınızla hayatta kalabilirsiniz, yaşayabilirsiniz.
12:40Dili de aynı şekilde tahrip etmişler.
12:42Yani alfabeyi tahrip etmekle kalmamışlar, bu milletin dilini de tahrip etmişler.
12:46Böyle bir ziyan, böyle bir fecaat başka hiçbir millete yaşattırılmamıştır.
12:55Şimdi Bediüzzaman'ın muhteşem bir eseri, külliyatı ortada ama bu külliyatı eline alıp rehberlik olmadan,
13:02başkasının desteği olmadan anlayabilecek nesillerin akışı durdu.
13:10Yani ne yaparsanız yapın, bu külliyatı bu şekilde bu gençlere ulaştıramıyorsunuz.
13:15Dershanelerde, medreselerde, rehber arkadaşların rehberliğinde ulaşabildikleriniz çok sınırlı olur.
13:22Bugün yeryüzünde diyelim ki 5 milyar gence ulaşmanız gerekiyorsa,
13:27bu dershanelerin çalışmasıyla varabileceğiniz bunun milyonda biri değildir.
13:33Belli ki burada bir çıkmaza girdik.
13:35O zaman ne yapacağız?
13:37Büyüklerin hayatları en az eserleri kadar büyüktür.
13:41Bediüzzaman'ın hayatı, manevi şahsiyeti en az eserleri kadar yol göstericidir.
13:51Rol model diyorsunuz ya, eskiler buna nümune-i imtisal diyorlar.
13:56Bediüzzaman hayatıyla da bir nümune-i imtisaldir.
13:59Bu asırda bir asr-ı saadet Müslümanı gibi yaşamıştır, bir sahabe gibi yaşamıştır.
14:04Dolayısıyla hayatıyla rehber olabilecek bir insandır.
14:08Ben tarihçe yazabilirdim, yani düz bir eser yazabilirdim.
14:13Fakat muradım gençlere ulaşmaktı.
14:15Roman dünyanın her yerinde bir şekilde okunmaya devam eden edebi türlerin başında geliyor.
14:21Dolayısıyla Bediüzzaman'ın hayatını tahrif etmeden, yaşadıklarına sadık kalarak,
14:26roman iklimini, roman atmosferini kullanarak hayatını yazmaya muvaffak olabilirsem,
14:33Cenab-ı Hak bunu müyesser ederse, bu eserler üzerinden Bediüzzaman'ın hayatına ve manevi şahsiyetine gençleri ulaştırırım.
14:42Gençler oradan Bediüzzaman'ı ve mücadele hayatını sevmeye başlar, merak ederler.
14:48Bu merak ile de Risale-i Nur'lara elleri uzanır.
14:51Risale-i Nur'ları merak etmiş olan insanın öğrenme şansı vardır.
14:56Ama bu merak yoksa öğrenemez.
14:59Merak etmiş olan insan, ikinci bir dili öğrenir gibi,
15:02yeni baştan Osmanlıca'daki o çok zengin kelimelerle bu eser külliyatına eğilecek ve oranın feyzinden istifade edecektir.
15:10Yani kitabı yazmamın temel saygı buydu.
15:14Bilhassa genç nesillere, zen nesli mi diyorlar, kuşağı mı diyorlar, kuşak da uydurma,
15:18zen nesline ulaştırma noktasından bir gayretle, bir niyetle yola çıktım.
15:24İkinci bir hedef kitlem, doğrudan Risale-i Nur talebeleridir.
15:29Bediüzzaman'ın hayatı, hayat hikayesi, Risale-i Nur talebelerinin de çok az istisna ile zihninde yaşamamaktadır.
15:37Bunun çeşitli muhtelif sebepleri var.
15:39Bir tanesi, Bediüzzaman Hazretleri'nin kitabı dikkate çekmek noktasından kendi hayatı ve meziyetlerini sürekli ikinci plana çekmiş olmasıdır.
15:50Yani insanlar kendisinin vefatından sonra da bir insanın peşinden bir rehber ayrıyışı içinde olmasınlar,
15:56doğrudan kitaptan ve bilgiden istifade etsinler düşüncesinden kaynaklı bu maksat,
16:01maksat, maalesef günümüzün şartlarında geçerliğini gittikçe kaybediyor.
16:06Az önceki zikrettiğim sebeplerden dolayı.
16:09Nur talebeleri de bu kitabı okudukları zaman neyi görecekler?
16:12Hem Bediüzzaman'ın çetin mücadele hayatını bütün detayları ve teferruatlarıyla öğrenmiş olacaklar.
16:18Zihinlerin de bir bütün halinde yaşayacak.
16:21Bir misal vererek, bir hatıradan, bir nakille bu bahsini kapatacağım.
16:24Üstad Bediüzzaman Hazretleri'nin son yedi yılında yanında bulunmuş talebelerinden bir tanesi Tahir-i Mutlu'dur.
16:32Tahir-i Mutlu ağabey yaşlıdır, oradaki talebelerin en yaşlılarından biridir.
16:37Bediüzzaman'ın tabiriyle kırk veli hükmündedir dediği bir zat-ı muhteremdir, velayeti kuvvetli bir insandır.
16:44Hatta o kadar ki talebelerine Bediüzzaman Hazretleri şu ve bu sebeple kızdığı zaman dönüp üstadı memnun edemiyorlar.
16:53Yanına girip çıkamıyorlar.
16:56Tahiri abinin arkasına sığınıyorlar.
16:58Tahiri abi üstadının odasına girip,
17:01Üstadım işte biz geldik deyince Üstad Hazretleri Tahiri abinin hatırına defalarca bu diğer talebelerinin ufak tefek bu manadaki kusurlarını hoş görme yoluna girmiştir.
17:11Şimdi Tahiri abiye bir arkadaşımız diyor ki,
17:13Tahiri abi siz ömrünüzün son yedi yılında Bediüzzaman'la Üstad'la birlikte kaldınız.
17:20Bu yedi yılda size neyi öğretti?
17:22Diyor ki, bize bu yedi yıl zarfında satır satır kelime kelime Risale-i Nur külliyatını bir sefer ders verdi.
17:33Bir müellifin kendi eserini ders vermesidir bu.
17:36Niye?
17:37Kitapta müellifin maksat ve muradı zaman zaman kelimelerle sınırlı kalır.
17:45Hepsini izah etmiş olmaz ya da muhatap hepsini anlayabilecek durumda olmayabilir.
17:50Ama bu dersi müellif kendisi verince belli ki o talebelerini bu manada ciddi şekilde yetişsinler diye arzu etmiş.
17:57Ama diyor bu yedi yıl zarfında tarih şehayeti iki sefer bize ders verdi.
18:02Diyor dedim ki, Tahiri abi niye iki sefer tarih şehayet külliyat bir sefer de tarih şehayet iki sefer?
18:08Kardeşim diyor.
18:08Tarih şehayet Bediüzzaman'ın şahsiyet maneviyesini temsil eder.
18:16Tarih şehayeti okumayan kiminle muhatap olduğunu bilemez.
18:21Kiminle karşı karşıya olduğunu anlayamaz.
18:24Kiminle muhatap olduğunu bilmeyen eserlerinden de istifade edemez.
18:29Ya da istifadesi zayıf olur.
18:31Buradan aldığım bir cüretle biliyorum ki,
18:34Üstad Hazretleri her ne kadar hayatını zaman zaman şahsiyetini çok öne çıkarmamaya itinak göstermişse de,
18:43bilinmesini de arzu etmiştir.
18:45Çok böyle mecbur kaldığı vakitlerde yanındaki talebelere,
18:48siz kiminle muhatap olduğunuzu bilmiyorsunuz demek suretiyle yaşadığı sıkıntıyı ifade etmiştir.
18:56Onun için ben Bediüzzaman'da en az eserleri kadar bir hizmetin vesilesidir.
19:04Maksat değildir, vesiledir.
19:06Bu vesilenin bilinmesi gerektiği düşüncesinden hareketle bu eseri yazmaya koyuldum.
19:11Esere başlamadan önce 5000 km'nin üzerinde Üstad'ın ilk mekanlarını ziyaret ederek,
19:17oralarda kalarak, tespitlerde bulunarak geçirdim.
19:21Üstad'ın çocukluk hayatını anlatan bir kitaptır bu.
19:24Yani daha doğrusu 1878'deki doğumuyla 1898 arasındaki ilk 20 yılını anlatır.
19:31Bu devir, bu devrin şartlarını bilmeyen ne Bediüzzaman'ı anlar,
19:36ne Türkiye'nin nereden nereye savrulduğunu anlayabilir,
19:39ne de Bediüzzaman'ın nasıl bir atmosferden yetişip geldiğini bilebilir.
19:44Mesela Üstad Hazretleri'nin enteresan bir ifadesi vardır.
19:49Nur talebelerinde bana göre zaman zaman bir kastı taşımaksızın da olsa hataya düştükleri bir yerdir.
19:56Üstad diyor ki, bu zaman tarikat zamanı değildir.
20:03Bu zamanın ilcaati tarikatla hizmete müsait değildir demektir.
20:08Yoksa tarikat batıldır manasını buradan çıkaramayız.
20:14Üstad Hazretleri tamamen tarikatların hakim olduğu,
20:18şeyhlerin, meşayihlerin ön safta oldukları bir atmosferde dünyaya gelmiş,
20:25orada yetişmiş, o tesirlerle hayata başlamış, öyle de devam etmiştir.
20:29Risale-i Nur külliyatını yazan Bediüzzaman,
20:32evet bir şeyh değildir, tarikat dersi vermemiştir, müritleri yoktur.
20:37Ama hususi hayatında en veli zatlar kadar zikir ve eskârla evrat ile hayatını geçirmiş,
20:46dikkatle İslamiyet'i yaşamış, nefsinde bunlara dikkat etmiş bir insandır.
20:50Bunların bilinmesi gerekiyor.
20:51Eyvallah. Peki birçok isim olabilirdi bu kitaba yakışacak veya çeşit seçenek olarak.
20:58Neden kutup yıldızı? Bunun da bir anlamı, manası var mıdır?
21:01Şimdi kutup yıldızı bildiğiniz gibi gecenin karanlığında yolunu şaşırmış olan yolculara yol gösterir.
21:09Yani hiçbir şey bilmiyorsanız, kutup yıldızını kullanabiliyorsanız,
21:14denizde de olsanız, karada da olsanız, bir şekilde hangi istikamete gitmeniz gerektiğini,
21:18ona bakarak tespit edersiniz.
21:21Tabiri bağışlayın, 100 yıldır İslam dünyası bir fetreti yaşıyor.
21:26Karanlık bir fetreti yaşıyoruz.
21:28Bediüzzaman bu fetrete kutup yıldızı olabilecek bir insandır.
21:32Yalnızdır demiyorum.
21:34Büyük insanlarımız vardır.
21:36Allah cümlesinden razı olsun.
21:37Ben diğerlerinin mesele isimlerini taadat etmedim.
21:40Belki Bevzura'ya gelmedi.
21:41Bediüzzaman'la birlikte hareket etmişlerden bir tanesi de,
21:44yani o devrin şartları içinde mücadele vermişlerden bir tanesi de,
21:48Süleyman Hilmi Efendidir.
21:50Elbirli Esrat Efendidir.
21:52Yani bu manada isimler az değil ama en çok öne çıkanı,
21:56en çok hakimiyet kuranı,
21:58bütün dünyada gönüllerde, akıllarda ve ruhlarda yer edeni,
22:02Bediüzzaman olmuştur.
22:03Bugün eserleri dünyanın 70'ten fazla diline tercüme edilmiş,
22:08dünyanın hemen her yerinde,
22:10cemaatler halinde okunmakta olan bir eserdir.
22:13Yeryüzünde başka da bir örneği bunun yoktur.
22:17Buna dikkat etmek lazım.
22:20Peki, Risale-i Nur külliyatındaki o kelimeler,
22:24bizim ne yazık ki anlamamıza engel olunduğu için anlayamadığımız kelimeler var,
22:30anlatım tarzları var.
22:32Şimdi bunu aşmak isteyenler de var.
22:34Mesela o zaman bunu sadeleştirelim,
22:37günümüz gençlerinde anlayabileceği bir hale getirelim diyenler de var.
22:40Ama bu düşünceye, bu hale hayır oldu gibi kalması lazım diyenler de var.
22:46Siz buna nasıl bakıyorsunuz?
22:47Şimdi, bu mesele zaman zaman tartışıldı.
22:52Buna teşebbüs edenler oldu.
22:53En trajik ifadesiyle,
22:57bu hocanın leyleği kuşa benzetmesi demektir.
23:03Biraz ayaklarından, biraz boynundan kesersiniz,
23:05biraz gagasından kesersiniz,
23:07kuşa benzettim dersiniz,
23:09ama karşınızda bir leş kalır.
23:11Kuş kalmaz, leylek kalmaz.
23:14Bu ifadeden,
23:15sarf-ı nazarla şuna geliyorum.
23:16Bediüzzaman Hazretleri,
23:191500 yılın,
23:21bütün bilgilerini taşıyan,
23:23bir dil ile bir külliyat yazıyor.
23:26Bediüzzaman'daki düşünce kesafeti,
23:28düşünce derinliği,
23:30muasırlarında olmadığı gibi,
23:33bu şahsi kanaatimdir.
23:36Şahsi kanaat muahaze edilmez.
23:37Reddedebilirsiniz, kabul etmeyebilirsiniz,
23:39itiraz edebilirsiniz,
23:40ama kanaat muahaze edilmez,
23:42ceza görmez.
23:44Bu benim şahsi kanaatimdir.
23:46Bediüzzaman,
23:48bir nadire-i hilkattır.
23:50Son 1500 yılın,
23:52en büyük dehasıdır.
23:55Eserleri ortadadır.
23:56Aksini düşünenler,
23:57eserlerinden karşıma çıkabilirler.
24:00Okumadan,
24:01sayfalarının içinde,
24:03ter dökmeden,
24:04zaman geçirmeden,
24:05gelecek itirazları kabul etmem.
24:07Ama Bediüzzaman'ı okuyan insanlar,
24:09bunu teyit edeceklerdir,
24:10kabul edeceklerdir.
24:11Şimdi,
24:12bir taraftan,
24:13deha seviyesinde bir zeka ile karşı karşıyayız.
24:16Öbür tarafta,
24:18dinmek bilmeyen bir gayret,
24:20bir hamilet var.
24:2190 cilt kitabı ezberlemiş.
24:25Bunlar böyle kutup yıldızı gibi roman falan değil.
24:28Fıkıh kitaplarından,
24:30tefsirlere,
24:30hadislere kadar,
24:31İslam dünyasının kıymetli eserleri gibi,
24:35fen ve felsefeye dair eserler de buna dahildir.
24:38Gramer eserleri,
24:39logatler dahildir.
24:4090 cilt kitabı ezberlemiş,
24:423 ayda bir de bunları zihnen tekrarlayan,
24:45ta ki unutmayayım diye tekrarlayan,
24:47bir insanın kaleme aldığı,
24:49bir külliyattan bahsediyoruz.
24:50Eğer siz bu külliyatı,
24:53gençler okusunlar,
24:54anlasınlar diye sadeleştirmeye kalkışırsanız,
24:56bu neye benzer biliyor musunuz?
24:58Atlas Okyanusu'nu,
25:00Fırat Nehri'ne bağlamaya kalkışmak gibi olur.
25:03Bu dehşet verici bir şeydir.
25:06Bu dil,
25:07bugünkü Türkçe,
25:09Bediüzzaman'ın düşünce ve bilgi dünyasını taşıyamaz.
25:12Böyle bir şey söz konusu olamaz.
25:13Sonra müellifin kendisinin arzu etmediği,
25:17yapmadığı bir tasarrufu,
25:19hiçbir beşer,
25:20hiçbir hukuka dayanarak yapamaz.
25:23Okur,
25:23ne anladığınızı söyleyebilirsiniz.
25:25Kitaplar yazabilirsiniz.
25:27Ama Bediüzzaman'ın,
25:29sadece Bediüzzaman'ın değil,
25:30herhangi bir müellifin,
25:31metnine sadık kalmak,
25:33insani bir vecibedir.
25:35Külliyat söz konusu olduğu zaman,
25:37bu asla ve asla tartışılmayacak bir mecburiyettir.
25:41Benim Gülen ile,
25:43eskiden beri başım derttedir.
25:46İç içe zaman zaman görünmemize rağmen derttedir.
25:502009'da,
25:52sadeleştirmeye gittikleri zaman,
25:54çok şiddetli yazılar yazdığımı,
25:57webde dolaşılan herkes görebilir.
25:59İhanet olarak ifade ettim.
26:02Ortalıkta bir şey yoktu.
26:04Ama sadeleştirmeye kalkışıyorlardı.
26:06İhanet olduğunu,
26:07büyük bir düşmanlık olduğunu,
26:09ifade ettim.
26:11Dolayısıyla bugünün meselesi olarak bunu söylemiyorum.
26:13yani Risale-i Nur külliyatını,
26:15tercüme etmek değil,
26:17şerhler yazılabilir,
26:18açıklamalar yapılabilir,
26:19bir takım medyalar kullanılabilir.
26:23Ama,
26:24ana metni muhafaza etmek,
26:26ana metne sadık kalmak,
26:28kaydıyla.
26:29Peki,
26:31girizgahta,
26:33gençler dediniz,
26:34gençlere aktarmak,
26:35ulaştırmak,
26:36üstadın düşünce dünyasını,
26:37hayat dünyasını,
26:39anlaya,
26:39onların anlamasına da yardımcı olabilmek.
26:41Peki,
26:41bu kitabın,
26:42bir yaş kıstası var mıdır?
26:45Yoksa,
26:45hangi kitleye hitap ediyor bu kitabı?
26:47Şimdi,
26:47bu kitap çıkalı,
26:48aşağı yukarı bir,
26:48bir ay oldu.
26:49Benim ne düşündüğümün,
26:51yanı sıra,
26:52belki ondan fazla,
26:53sahadan gelen,
26:55dönüşlerin rehberliği,
26:56bence daha kıymetli.
26:57Evet.
26:58Şu ana kadar bu kitabı okuyup,
27:0015-20 yaşından başlayın,
27:0380 yaşlarına kadar olan insanlardan,
27:05geri dönüşler aldın.
27:06Çok büyük bir teveccüh var.
27:09En çok söylenen şey de şu,
27:11512 sayfalık bu kitabı,
27:13nasıl başlayıp bitirdiğimizi fark edemedi.
27:17%99'un ifade ettiği şey şudur,
27:20ümit ve tahmin ettiklerimizin,
27:21çok üstünde bir hizmet olmuş.
27:24Ben,
27:24kitap basılıncaya kadar,
27:26kitap okuyucuya ulaşıncaya kadar,
27:29yazdıklarımdan şüphe etmemekle birlikte,
27:32sahanın nasıl karşılayacağı noktasından,
27:34elbette tam emin değildim.
27:36Ama,
27:37hadsız şükrediyorum ki,
27:38bana göre yine bu,
27:40Üstad Bediüzzaman'ın da burada büyük bir himmeti vardır.
27:42Eser okunabilirliğiyle de,
27:45genç nesillere hitap ettiği gibi,
27:47yaşlıların da keyifle okuyabileceği bir eser oldu.
27:49Peki,
27:50bu kitap,
27:51Bediüzzaman'ın tam manasıyla yaşadığı hayat mıdır?
27:56Yoksa sizden esintiler de var mıdır kitapta?
27:59Hiçbir hayat,
28:00bir romanın bütün ihtiyaçlarını karşılayacak zenginlik ve hareketlilikte değildir.
28:06Üstad Hazretler'in hayatı bir istisna olmakla birlikte,
28:09aradan geçen 150 yıllık,
28:12şimdi 1878'den başlamışsınız,
28:152025'deyiz.
28:16Neresinden baksanız,
28:17150 yıl öncesinden bahsediyoruz.
28:19Bu 150 yılın meydana getirdiğim,
28:21rur-u zaman dediğimiz değişikliklerin,
28:24zaman zaman figüranlık,
28:26zaman zaman dolgu malzemesi olarak ifade edebileceğimiz,
28:28bazı ihtiyaçları,
28:30roman zemininde değerlendirmişimdir.
28:34Ancak şunu söyleyeyim,
28:35Üstad'a doğrudan taalluk eden,
28:38ona temas eden,
28:39hiçbir bahiste,
28:41Bediüzzaman'ın yaşamadığı,
28:43ya da ifade etmediği bir mana,
28:46Bediüzzaman'a atfedilmemiştir.
28:48Bunu net bir şekilde söyleyebilirim.
28:50Risale-i Nur camiasının kaynaklarında,
28:53çekirdekler halinde olan bu nüveler,
28:57roman zemininde, tarlasında sadece imsat ettirilmiştir.
29:02Kahramanların yüzde 90'ı,
29:05o günün şartlarında yaşamış olan gerçek isimlerdir.
29:08Bu isimler Halid-i Ürek'den,
29:10Gavsi Hizan'dan,
29:12Şeyh Fehim'den,
29:13Şeyh Fetullah'a kadar,
29:15tamamen o bölgenin hakim isimlerinin,
29:17Üstad'ın hayatıyla temas halinde olan isimlerinin de,
29:21aynı zamanda hikayesidir.
29:22Şimdi, 1878 dediğimiz zaman,
29:25genç nesillerin hafızaları ölüdür,
29:27hafızaları yok,
29:28daha doğrusu hafızaları tahrip edilmiştir.
29:321878,
29:34Osmanlı'nın aslında öldüğü yıldır.
29:3693 Harbi dediğimiz,
29:39Osmanlı Rus Savaşı'nda yıkıldığımız yıldır.
29:45O günün büyük devletlerinin kendi menfaatlerini korumak için devreye girmeleri,
29:52Osmanlı'nın ömrünü bir şekilde uzatmış gibi görünür.
29:55Ama esas yıkılışımız o yıl olmuştur.
29:59Yani bir yıl kadar süren,
30:0193 Harbi diye tarihe geçen,
30:031877-1878 aralığındaki bu savaş,
30:07Osmanlı'nın aslında yıkılış yılıdır.
30:09İşte Bediüzzaman,
30:11tam da bu yıkılış yılında dünyaya gelmiş bir insandır.
30:14Şimdi,
30:151878'i anlatıp da,
30:1993 Harbi'ne temas etmezseniz,
30:22eser yarım kalır.
30:23Kitapta 93 Harbi,
30:25gerektiği kadar vardır.
30:2793 Harbi'ne gittiğiniz zaman,
30:29Doğu Cephesi'ni anlatacaksınız.
30:31Doğu Cephesi'nde,
30:33Şeyh Fehim'in evladı,
30:35Şeyh Celaleddin'in,
30:36ki Ermeniler,
30:37Kızıl Celal diye bir roman yazdılar üzerine.
30:42Şeyh Celaleddin'den,
30:44yine devrin gazalesi olarak,
30:46tarif edilen Halide Örekin'in,
30:48şehit düşmesine kadar olan şeyleri anlatmazsanız,
30:51bu eser yarım kalır.
30:52İdi.
30:53Dolayısıyla bu eseri okuyanlar,
30:54sadece Bediüzzaman'ın hayatını değil,
30:57o devrin,
30:58özet olarak,
30:59romana akseden bir veçesini de görmüş olacaklar.
31:02Peki.
31:03Bu kitabın,
31:04devamı gelecek mi,
31:06nerelerden temin edilebilir diye,
31:08iki soru yönelttim.
31:09Son sözler olursa,
31:11sevinirim,
31:11bir dakikamız.
31:12Şimdi,
31:13bu eser,
31:14beş cilt olarak planlandı.
31:16Bittiğinde,
31:16toplamda,
31:172500 sayfayı bulacak bir,
31:19nehir eserdir,
31:20bir seri eserdir.
31:21Bu,
31:21ilk cildidir.
31:22En kolay cildiydi bu,
31:24bir bakıma.
31:25Çünkü,
31:25bundan sonraki ciltlerde,
31:26Bediüzzaman'ın,
31:27düşünce hayatı,
31:28mücadele hayatı,
31:29devreye girecek.
31:30Cumhuriyet devründeki hayatı,
31:32çok ön safrada olacak.
31:34Bu bir.
31:35İkincisi,
31:36bu kitabı,
31:37okuyucunun,
31:39zihin,
31:40hafızasına da,
31:41hitap etmesi açısından,
31:43kutub yıldızı.
31:44P değil lütfen.
31:45Kutub.
31:46Yani,
31:47kelime neyse o.
31:49Türkçe'de,
31:49Türkçe'ye hizmet ediyoruz,
31:51ses fonetiği noktasında,
31:52bunu yapıyoruz deyip,
31:54kelimelerin sonundaki,
31:56D harfleriyle,
31:58B harflerini kaldırıp,
32:00T ve P yaptılar.
32:01Maskeledikleri bahane başka,
32:06gerçek ise şu,
32:07bu kelimeler,
32:08ya Arapçadan geliyor,
32:09dini size hatırlatır,
32:11ya Farsçadan geliyor,
32:13kadim bir kültürü size hatırlatır.
32:15Bu,
32:16gençlerin hafızasında yer etmesin diye,
32:18bu değişiklikler yapıldı.
32:20Dolayısıyla biz de,
32:21kutub yıldızı dedik,
32:23siteye girecekler de,
32:24buna dikkat etsinler diye söylüyorum.
32:26Kutubyıldızı.com diye bir site kurduk.
32:29Bu sitede,
32:30hem üstadın mekanlarının,
32:32bir takım fotoğrafları,
32:34video kayıtları,
32:35hem de,
32:36üstadın hayatına temas etmiş,
32:38kitapta ismi geçen zatların,
32:40zatlarla ilgili,
32:41biyografik kısa kısa bilgiler var.
32:43Yani,
32:44ansiklopedik bilgilerle de,
32:46kitabı bu manada destekleyen,
32:48daha canlı,
32:49göze hitap eden,
32:50bir site var.
32:51Bu sitede aynı zamanda,
32:53kutub yıldızı da dahil olmak üzere,
32:55kitaplarımın satışı da,
32:57okuyucuya ulaştırılıyor,
32:58satışa arz ediliyor.
33:00Siteden verilen,
33:01kitapların tamamını,
33:02imzalayarak gönderiyorum.
33:03Onun dışında,
33:04hayat yayın evi kitabı bastığı için,
33:05oradan temin edebilir,
33:06başka türlü,
33:07kaynaklardan temin edebilir.
33:09Böyle de bir,
33:10çalışmamız var,
33:11devam ediyoruz.
33:12Sözümü bitirirken,
33:13şöyle bitireyim.
33:14benim için çok,
33:15kıymetli bir davetti bu.
33:18Ali Cenab-ı'na bir davetti.
33:19Zatınızın şahsında,
33:21bütün camiaya,
33:22AKİ TV'ye,
33:23teşekkür ediyorum.
33:24Bu fırsatı verdiğiniz için,
33:25cidden minnettar.
33:26Bizler teşekkür ederiz,
33:27kıymetli yorumlarınız için,
33:28ayrıca emeğiniz için de,
33:29ayrıca teşekkür ederim.
33:31Ben teşekkür ederim.
33:31Kıymetli izleyiciler,
33:32yazar Hüseyin Yılmaz Bey,
33:34bizlerleydi.
33:35Kutup Yıldızı kitabını,
33:37eserini konuştuk kendisiyle.
33:38Bir kez daha teşekkürlerimizi iletiyoruz.
33:40Mültenimiz burada noktalıyoruz,
33:42saat başında gelişmelerle tekrar.