Oynatıcıya atlaAna içeriğe atlaAltbilgiye atla
  • dün

Kategori

🗞
Haberler
Döküm
00:00İNTRO
00:00Cumhuriyet TV ekranlarından merhaba sevgili izleyenler.
00:14Bildiğiniz üzere Trump hem ABD'nin hem de dünyanın ekonomisini sallamaya, sarsmaya devam ediyor efendim.
00:20Çin'le aralarında geçen bu tarife savaşları artık son noktaya ulaştı.
00:24Öyle ki ABD'nin Çin'e yönelik uyguladığı gümrük vergileri %120'yi bulurken Çin'den gelen misillemelerle beraber ABD'ye yönelik uygulanan vergiler %84'e kadar ulaştı.
00:35Aslında bir anlamda doğalında baktığımızda bu iki ülkenin ticaret yapabilmesi neredeyse olanaksızlaştı.
00:42Tabi ABD içinde ve çevre ülkelerde de çeşitli etkileri oldu bu durumun.
00:46Özellikle ABD tahvillerinde ve petrol fiyatlarında gerileme oldu.
00:50Bir tedirginlik var neler olacağına dair, bizlerin ya da başka ülkelerin nasıl etkileneceğine dair analizler yapılıyor.
00:57Bugün konuşacağız. Konuğumuz Prof. Dr. Mustafa Durmuş. Sayın Hocam hoş geldiniz.
01:02Hoş bulduk Miran.
01:04Şimdi bir genel değerlendirme almak istiyorum.
01:06Karşılıklı misillemelerle oranlar giderek yükseldi.
01:09Az önce de söylediğim gibi neredeyse artık bu iki ülkenin ticaret yapabilmesi olanaksız hale geldi.
01:14Tabi Çin haricinde diğer ülkelere uygulanacak tarifeleri 90 gün ertelediğini söyledi Trump.
01:19Biraz piyasalarda da toparlanma oldu ama durum hala kritik.
01:23Nasıl değerlendiriyorsunuz? Neler olacak?
01:26Şimdi Trump iddara geleli yaklaşık 3 ay oldu.
01:30Fakat 3 ayın sonrasında Trump'ın popülaritesinde aşağı doğru bir iniş olduğunu gözlememek mümkün.
01:37Özellikle de bu tarifeler çok kafaları karıştırmaya başladı.
01:41Bilhassa bu 90 günlük ertelemede finans piyasalarının başta büyük borsalar olmak üzere çok büyük bir tepkisi olduğunu ve bu ertelemelerde bu tepkilerin bir sonuç aldığını gördük.
01:58Ama insanlar tabi hem Amerika'da hem de Amerika dışında olan herkes tam olarak bu işleri yorumlayamıyorlar.
02:03Bazıları işte adamın deliliğine veriyor.
02:06Bazıları işte zaten böyle otokratik liderler böyle şeyler yaparlar.
02:10Çılgınca faaliyetlerde bulurlar.
02:12Ben kişisel özelliklerine bağlıyorlar ama ben kişisel özelliklerinin de arkasında çok daha önemli bir sistemik sorun olduğunu düşünüyorum.
02:22Yani bunu emperyalizm ve kapitalizmin giderek bir çürüme süreci içerisine girmesi,
02:28çelişkilerinin bir ön plana çıkması, bu çelişkilerin giderek çok daha büyük kavgalara dönüşmesi anlamında ele alınması gerektiğini düşünüyorum.
02:36Zaten baktığımız zaman da görürüz genellikle bu tür ticaret savaşları tarihte de ardından başka savaşlarla beraber gelişmiştir.
02:47Yani silahlı çatışmalarla ekonomik savaşlar, ticaret savaşları birbirinden ayırt edebilmek çok mümkün değildir.
02:54Hemen bir örnek vereyim.
02:55Mesela Pearl Harbor biliyorsunuz bu Japonların 1941 yılındaki saldırılarıyla başlamıştı.
03:01Ve o zaman şöyle açıklanmıştı, denmişti ki işte susuz günahsız yere geldiler, limanımıza saldırdılar.
03:08Aslında onun öncesinde ABD'nin Japonya'ya olan demir, çelik ve diğer hurda ihracatını ciddi bir şekilde engellediği,
03:20Japonya'ya giden kanalları kapatmaya çalıştığı ve bu anlamda da Japonya'yı tehdit ettiğini görebiliyoruz.
03:27Yani aslında birazcık kazıyınca böyle diplomatik gerilimlerin ya da buna benzer savaşların arka planında
03:33ekonomik çıkarların yattığının ve ekonomik çıkarlarla beraber de öz itibariyle meselenin bir sınıfsal mesele olduğunu ortaya çıkarabiliriz.
03:43Şimdi böyle bir genel giriş yaptıktan sonra İrem şunu söyleyebilirim.
03:46Genellikle şey deniyor, yani bu işte Çin'le ABD arasındaki bir karşılıklı ticaret savaşı tarifeleri üzerinden yürüyen deniyor.
03:57Şimdi görüntü olabilir doğru çünkü son tahlilde Çin'e %125 bir şey koydu, tarife koydu.
04:05Çin'de %34'te %84'e çıkardı tarifelerini ama aslında biraz daha derine baktığımız zaman Çin'i de aşan bütün dünya küresel ticaret sistemini tehdit eden
04:18ya da yeniden tasarlama, yeniden dizayn etmek amaçlı bir operasyon olduğunu görüyoruz.
04:23Yani mesele sadece Çin'le sınırlı bir mesele değil.
04:26Onun için de bu işi Çin'le ABD arasında bir kavgadır.
04:30Kendi aralarında anlaştıkları takdirde bu mesele de böylece çözülmüş olur dememek lazım.
04:37Aynı ABD çünkü Avrupa Birliği Emperyalizmi ile de kavga ediyor.
04:41Aynı ABD Japonya'ya da biliyorsunuz koydu.
04:44Tehditler ve aynı şekilde tarifeler koydu.
04:47Kanada'yla son anda döndü, Meksika'yla son anda döndü.
04:50Dolayısıyla bütün dünya sistemiyle azalan, giderek azalmaya başlayan, yok olmaya başlayan hegemonyasını yeniden tesis etmenin de bir aracı olarak aslında Çin'le kavgayı seçmiş durumda.
05:07Bunun bir altını gerçekten bir çizmemiz lazım.
05:10Ama ne olabilir tabii ki burada çok önemli sonuçlar da gündeme gelebilir.
05:15Öncelikli olarak Çin'le olan bu gerilim devam ederse ABD ile Çin arasındaki ticaret %80 oranında azalır.
05:26Yani öyle hesaplar var.
05:27Bunun %80 oranında azalması demek kapitalizmin kar realizasyonunu gerçekleştirememesi demektir.
05:33Yani sizin üretmeniz kar elde etmeye yetmiyor.
05:37Aynı zamanda bunları da satmanız, ulaştırmanız lazım.
05:40Ticaret bunun için var zaten.
05:41Eğer ticaret yapılamıyorsa siz karınızı realize edemiyorsunuz.
05:46Sermayenin değeri düşmeye başlıyor.
05:48İşte kapitalizm kriz ve sermaye birikimi krizi dediğimiz kriz neden burada patlak veriyor.
05:53Bu anlamda çok önemli adımlar atılıyor.
05:56Bu anlamda bu olay son derece tehlikeli bir olay.
05:59Tabii sistem açısından.
06:00İkincisi dünya üzerinde de, dünya ticareti üzerinde de etkileri çok büyük olacağı düşünülüyor.
06:05Mesela Dünya Ticaret Örgütü bu gerilimin dünya ticaretini %3 ila %7 oranında düşüreceğini hesaplıyor.
06:15Dünya hasılasının %7, %8 civarında düşeceğini hesaplıyor.
06:20Zaten 2008-2009 krizinden bu yana doğru düzgün biliyorsunuz şeyden çıkamamıştı kapitalizm.
06:26Krizinden çıkamamıştı.
06:28Arkasından hemen şeye yakalanmıştı, COVID'e yakalanmıştı.
06:32Ve COVID'le beraber başka şeyler de gündeme gelmişti.
06:35Şimdi bu kez başka bir yerde bu aslında tırnak içerisinde söylüyorum kapitalizmin defosu, cere hatı ortaya çıkmaya başladı.
06:45Bu da ticaret savaşları biçiminde ortaya çıktı.
06:48Ama hep görülür zaten bu ticaret savaşları.
06:50Bunun da en önemli araçlarından bir tanesi doğrudan tarifeler dediğimiz yani gümrük vergileri dediğimiz vergiler.
06:57Ancak benim endişem aslında bu tarifelerin arkasından görünmez tarifeler dediğimiz, dolaylı tarifeler dediğimiz gizli tarifelerin de gelmesi.
07:09O da şu, yani vergi oranını yükseltmezsiniz ama gümrük prosedürünü çok zorlaştırırsınız.
07:15Yarım saatte çözülecek bir şeyi yarım günde ya da üç günde çözersiniz.
07:20Bekletmelere uğratabilirsiniz.
07:22Bu karşılıklı şeyler atılacaktır diye düşünüyorum.
07:26Saldırılar gerçekleşecektir.
07:29Bu eğer bir çözüme kavuşmazsa ama çözüme kavuşturulabilmesi de çok zor gibi gözüküyor.
07:34Bu da başlı başına şeyle ilgili çünkü Trump yönetiminin iddiasıyla ilgili.
07:40Trump yönetimi biliyorsun ısrarlı bir şekilde şunu söylüyor.
07:44Şu ana kadar Çin'le ilgili ve bazı diğer az gelişmiş ülkelerle ilgili hep kendimizi sömürttük.
07:49Enteresan bir şekilde bu lafı kullanıyorlar.
07:51Kendimizi kullandırdık.
07:53Dış ticaret açığı verdik.
07:55Onları kalkındırdık.
07:56Artık buna son vereceğiz.
07:58Make the America again.
07:59Yani Amerika'yı yeniden büyük yapacağız ve bunun için de biz bu tarifeleri alıyoruz.
08:06Ne demek bu?
08:07Amerika'yı tekrar üretim üstü haline getireceğiz.
08:10İmalat sanayi üstü haline getireceğiz.
08:13Dışarıdan gelecek olan ithalatı kısabildiğimiz kadar kısacağız.
08:17Ve dünyaya yeniden egemen olmaya başlayacağız.
08:21Ve bütün bunları yaparken de en büyük cezayı Çin'e keseceğiz.
08:25Çin'e keserek de bu cezayı aslında çok belirgin bir biçimde 21. yüzyılda artık kendisi de bir emperyalist ülke haline gelen Çin'i de elimine edeceğiz.
08:36Yani emperyalist bloklar, emperyalist bölgeler, emperyalist sermaye grupları arasındaki çelişkilerin henüz silahlı çatışmaya dönmemiş halini yaşıyoruz.
08:51Belli gerilimler yaşanıyordu aslında Çin'de vesaire filan da oluyordu.
08:56Ama ilk defa bu kadar derin bir biçimde ticaret üzerinden, ekonomi üzerinden savaşlar başlatılmış o dönem.
09:03Evet.
09:04Şimdi burada Trump'ın açıklaması şurası ilginç.
09:07Mesela teknoloji ürünleri için bu vergilerin geçerli olmayacağını söylüyor.
09:12İşte bu süreçte Apple çok ciddi bir kar kaybına uğramış.
09:17İşte Tesla'nın çok ciddi bir oranda Çin'de üretildiği gibi bir bilgi var.
09:21Burada Trump bu açıklamasıyla birlikte aslında şu aşamada teknoloji ürünlerinde dahi olsa Çin'e bağımlı olduğunu kabul mü ediyor?
09:29Evet.
09:30Şöyle söylemek lazım.
09:32Çin imalat sanayinde teknolojide dahil olmak üzere dünya üretiminin %35'ini gerçekleştiriyor.
09:39Amerika sadece %13'ini gerçekleştiriyor.
09:41Bu anlamda aralarında açık ara fark var.
09:43Ve küreselleşmeyle beraber Amerika zaten otomotif sanayi başta olmak üzere daha sonrasında da elektroniğe dayalı olmak üzere ve bilgişim teknolojilerine dayalı olmak üzere yatırımların çok büyük bir kısmını zaten Çin başta olmak üzere uzak doğu Asya ülkelerine kaydırmıştı.
10:02Neden kaydırmıştı?
10:04İşçilik çok ucuzdu, iş gücü verimliği yüksekti.
10:07Hamat'ta maliyetleri düşüktü, çiplerin orada üretilmesi daha kolaydı.
10:10Ve çok kolay bir şekilde bunu yapıyordu.
10:13Sonra oradan ürettirdiğini kendi firmaların üzerinden Amerika'ya ithal ediyordu.
10:18Yani Amerika'nın aslında dış ticareti açığı vermesinin nedeni kendi içsel çelişkileriyle ilgili.
10:25Yani kar marjlarında çok yüksek tutabilmek, kar oranlarındaki düşüşü önleyebilmek.
10:29Bunun için de diğer az gelişmiş ülkelerin emekçilerini sömürebilmek üzerinden kaydırmalar yapıyordu.
10:34İşte en son operasyonda şu görüldüğü 6 trilyon dolarlık şey hisselerinde bir kayıt var.
10:42Apple'ın hisselerinde.
10:43Diğer taraftan Tesla elektrikli araçların, otomotivlerin çok büyük bir kısmı Çin'de üretiliyor.
10:51Bunlar sadece verebileceğiniz örnekler.
10:54Ama bunun da ötesinde işte Nike ayakkabılarından tutun da başka şeylere kadar hemen hemen birçok şey Çin'de ve diğer bölgelerde üretiliyor.
11:02Burada seçici davranıyor.
11:04Yani böylece kendi büyük teknoloji sermayesini koruyor.
11:08Ama kendi büyük teknoloji sermayesini korurken bir yandan Çin'in aslında kendisini geçen bir dev olduğunu kabul etmiş oluyor.
11:17Kendi kusurluğunda bir yönüyle kabul etmiş oluyor.
11:20Ama diğer taraftan da hemen hemen her şeye tarife koyacağı için de içeride enflasyonu yükselterek, maliyetleri yükselterek, real ücretleri de baskılayarak bu işin faturasının halka kesileceğini de ortaya koymuş oluyor.
11:35Yani bu sınıf savaşıdır derken aslında kastedilen şey de tam da sizin sorduğunuz gibi.
11:40Büyük sermaye grupları, teknoloji devleri söz konusu olduğunda onlara buyrunuz geçiniz.
11:46Size bir herhangi bir sorun yok.
11:47Ama genel olarak yerli üretimi tırnak içerisinde söylüyorum koruma bahanesiyle halkın daha pahalı, Amerikan halkının daha pahalı şey yemesi, ürün elde etmesini sağlamak ya da halkı bu şekilde cezalandırmak.
12:03Ki bu sadece Amerikan halkıyla da sınırlı değil biliyorsun.
12:07Özellikle de ihracata bel bağlamış, gelişmesini ihracata yönelik, büyüme dışında başka bir yollarla yapamayan çok sayıda ülke, bunlardan bir tanesi Vietnam, bir diğeri Kamboçya.
12:21Yani yine o ülkeler, o ülkelerin %39'dan başlayan ABD ihracatına bağımlılık oranları var.
12:28Türkiye'nin de %5.8 bildiğin bir ihracat içerisindeki Amerikan'ın payı.
12:32Şimdi buralarda bir ihracat sıkıntısı yaşarsa bu ülkeler de yaşayacaklar bu 90 günlük ertelemenin sonra özellikle bu sefer bu ülkeleri de yoksullaştıracak.
12:44Bu ülkelerdeki istihdamı, yatırımları, gelirleri çok olumsuz etkileyecek.
12:50Real olarak gelirlerin düşmesine neden olacak.
12:53Bu ülkelerin daha da yoksullaşmasına yol açacak.
12:56İşte bazı yazarlar bu anlamda yeni bir sömürgecilik biçimi olarak da tanımlıyorlar.
13:02Trumpçı tarifeleri kim açısından az gelişmiş ülkeler, küçük az gelirli ülkeler ya da orta gelirli ülkeler ya da yükselen ekonomiler dediğimiz içinde bizde yer aldığımız ülkeleri bu şekilde değerlendiriyorlar.
13:16Yani Trumpçı tarifeler sadece kendi halkına, kendi işi sınıfına, kendi tüketicilerine değil,
13:22dünya halklarına da aslında zarar verecek bir politika demeti olarak karşımıza çıkıyor.
13:28Ama bu arada tabii ki korunmuş sermaye gruplarında inanılmaz bir şekilde zenginleştireceği anlamına geliyor.
13:35Ki tarifelerin yürük vergilerinde genel karakteri budur zaten.
13:38Peki şimdi ABD muazzam bir ekonomik ve askeri gücü olan bir ülke ama şimdi bu tarifeler savaşında aslında Çin'in de pek geri durmadığını görüyoruz.
13:49İşte %84'e kadar tarifeleri yükselttiler sonra bunun biraz artık anlamsızlaştığı için duracaklarını söylediler.
13:56İlk günlerde de bu tartışmalar sürerken Çin Dışişleri Sözcüsü bir video paylaştı.
14:02Şu anda da Çin kamuoyuyla ciddi bir viral olmuş sürekli paylaşılıyormuş.
14:071953'te Mao Zedong'un yaptığı bir konuşmada orada işte şey diyor.
14:11Onlara kalmış bu savaş ne kadar sürerse sürsün biz kazanına kadar vazgeçmeyeceğiz.
14:16Biliyorsunuz şimdi yapay zekaya da işte tabiri caizse şişman Amerikalıların işte ayakkabı ürettiği vesaire gibi böyle videolar yaptırıyorlar.
14:24Çin'de çok popüler.
14:25Çin'in bu özgüvenini biraz neye bağladığınızı dinlemek istiyorum.
14:30Acaba bu ABD Avrupa yarılmasından mı bir umut var?
14:36Bir kere Çin yükselen bir güç.
14:39Amerika giderek düşen, değer kaydıran bir güç.
14:43Yani bunu bir kabul etmek lazım.
14:45Her ne kadar dünyanın hala en büyük ekonomisi Amerika gibi gözükse de biraz evvel sözünü ettiğim gibi sanayi açısından, sanayinin payı açısından Çin'in ki onun iki katı düzeyinde.
14:57Tamam şey açısından baktığımızda savunma sanayiyine harcadıkları paranın üç katı Amerika'da söz konusu.
15:06İşte 360 milyar dolar civarında Çin savunma için para harcıyor bütçesinden.
15:12Bir trilyon dolar civarında da Amerika harcıyor.
15:14Amerika'nın bu bir trilyon doları harcaması zaten göz önüne alması önümüzdeki 10-20 yıla ilişkin niyetlerini de çok açık bir şekilde gösteriyor.
15:24Yani bu kadar çok kaynağı eğer savaşa ayırıyorsanız bu sadece savaş sanayini zengin etmek için değildir.
15:29Başka amaçlar için yapıldığı da belli.
15:32Dolayısıyla kendi aralarında kıyasaya bir yarış var.
15:34Teknoloji anlamında da geri kaldığı söylenemez.
15:37Niye söylenemez?
15:39Zaten biraz evvel konuştuğumuz gibi teknoloji devletinin neredeyse yatırım yapmış durumdalar ve Çin'de yapılıyor bu işler.
15:47Ve Çin işçi sınıfı da çok disiplinli bir işçi sınıfı.
15:50Çok köklü de tabii ki bir tarihi var.
15:52Nüfus olarak da iç pazarı da çok güçlü bir pazar.
15:55Böyle açılardan bakıldığında Çin'in böyle bir açıklamayı yapması son derece normal.
16:02Ama burada bir başka faktör daha var.
16:05Onun altını sen de çizdin zaten sanıyorum.
16:08O da şu Avrupa Birliği'nin de Japonya'nın da Çin'e doğru yakınlaşması.
16:16Çünkü aynı saldırıdan ABD Japonya'da nasibini aldı ve onların da kafaları karışmaya başladı.
16:24Özellikle Avrupa Birliği son Ukrayna meselesinde Amerikan'ın Rusya'yla anlaşmış olup Ukrayna'yı böyle boşta bırakmış gibi bir görüntü vermesi ve bu Avrupa'nın sorunudur demesi.
16:38Arkasından yeter artık düşün sırtınızdan NATO'da sizin yükünüzü çekmek istemiyoruz demesi.
16:44Zaten bir anti Amerikancı kamuoyunun da oluşmaya başlamasıyla sonuçlanmıştı.
16:49Aynı şey Japonya için de söz konusu.
16:53Tamam Japonlarla Çinler herhangi bir şeye girmediler.
16:56Şu ana kadar böyle bir dirsek temasına ciddi bir şekilde girmediler ama şu anda birlikte görüşmelerin yapıldığına dair bir şey var.
17:03Yani bir süper emperyalizmden bahsedebilmek zor.
17:07Her ne kadar hala Amerika dünyanın en büyük finansal gücüne, en büyük ekonomik gücüne, en büyük sermaye birikimine, en büyük ordusuna ve teknolojisine sahip ülke olabilir ama onunla yarışan başka kutuplar da var.
17:21Bu da aslında kapitalizmin en tipik özelliklerinden bir tanesidir.
17:25Yani bir yerde yoğunlaşmaz ve buna karşı bir rekabetçi ortam içerisinde başkaları doğar.
17:31Yani o kapitalizmin rekabetçi anarşik yapısından da kaynaklanan bir şeydir.
17:35Şu anda yaşamakta olduğumuzda aslına bakarsanız bu.
17:39Bana kalırsa Çin bunları çok iyi değerlendiriyor.
17:42Bir de tabii Çin içeride kamucu, içeride devletçi, dışarıda daha çok neoliberal politikalar izliyor.
17:53Tekrar ediyorum bakın Çin içeride devletçi, daha ziyade kamucu fakat dışarıda neoliberal politikalar izliyor.
18:00Oysa Amerika tam tersini yapıyor.
18:02Amerika ise içeride neoliberalizmin sonuna kadar azgınlaştırmış durumda Trump'la beraber.
18:08Fakat dışarıda neomerkantilist dediğimiz o devletçi politikaları uyguluyor ve bu tarifelerde onun bir ürünü.
18:16İşte bu iki grubun çatışmasına biz şu anda tanık oluyoruz.
18:19Bunlardan hangisinin galip geleceğini tabii şu arada bilebilmek mümkün değil.
18:24Ama umarız bu çatışmalar çok daha büyük boyutlara erişmez.
18:29Çünkü bunun iki tane sonucu var.
18:31Bir şu, hatırlamayız tabii hiçbirimiz ben de hatırlamam o tarihler itibariyle ama okuduğumuz kitaplardan biliriz.
18:40Dünyanın en büyük, kapitalizmin en büyük krizi 1930'da başlayan, 1930'da başlayan, işte Büyük Buhran diye adlandırılan krizdir.
18:47Bu krizin hemen öncesinde aslında o yıllarda yine benzer komşunla tarife çarpışması dediğimiz bir yasanın devreye sokulduğunu ve benzer tarifelerin o zaman uygulandığını görüyoruz.
19:02O benzer tarifelerle beraber neye sürüklendi dünya?
19:06Kapitalizmi şu ana kadar görüp görebileceği en derin krizine sürüklendi ve bu bir savaşla, ikinci dünya savaşı ya da ikinci paylaşım savaşıyla sonuçlandı.
19:16Şu anda eğer geriye doğru baktığımızda şunu söylememiz mümkünse ki mümkün olabilir.
19:22Bu ticaret savaşları ki tarifeler üzerinden yürüyor ve çok daha yaygın, çok daha yüksek tarifeler, yani 1930'lardan boyanan en yüksek tarifelerden bahsediyoruz.
19:31Bu aslında hem derin bir resesyonun, durgunluğun, dünyadaki gerilemenin, ekonomik çöküşünün önünü açabilir.
19:42Hem de bunun üzerinden tipik bildiğimiz kapitalist böyle derin krizlerin yarattığı paylaşım savaşlarında önünü açabilir.
19:49Yani savaşının öncüleri olarak da bunları okuyabilmek mümkün.
19:55Umarım böyle olmaz.
19:57Çünkü bundan en büyük zararı görecek ülkelerden bir tanesi de biz oluruz.
20:02Bundan da tabii ki uzak durmak lazım.
20:05Evet.
20:05Tam olarak bize etkileri noktasına da bir başlık açalım ama şunu soracağım.
20:09Siz de söz ettiniz aslında bir anlamda Trump yaptıklarıyla ve söyledikleriyle dünyada zaten hafif böyle kendince biraz şahsına münasır biri olarak bazen ciddiye alınmayan bir aktör haline gelebiliyor.
20:22Şimdi bugün bizim yazarımız Orhan Bursalı köşesine taşımış Dağıtlantik'te çıkan bir yazıda demişler ki Trump dünyanın geri kalanını şok ve dehşet içinde tutmak istiyor.
20:31Kendini dünya ekonomisini çökertmeye hazır bir deli olarak gösterdikçe diğer ülkeleri de her türlü ertelemeden korkacak ve çaresizleştirecek.
20:40Şimdi burada acaba Çin'e uygulanan tarifeler diğer ülkelere de elbette o oranda olmasa da uygulanıyor, ertelenmiş olsa da uygulanacağı söyleniyor.
20:48Buradan askeri ve ekonomik gücüyle korkutarak belki Çin'le işte Avrupa ya da Japonya bir ticari ilişki kurmak ya da geliştirmek isteyecek ülkelere yönelik de bir sopa gösterme olarak kullanacak bu tarifeleri.
21:01Yani Trump böyle algılandığı gibi kafasına neye serse yapan bir aktör mü yoksa bir stratejisi var mı?
21:08Şimdi tabii bu sorunun cevabını vermek gerçekten zor.
21:11Çünkü bazen kişiliklerin tarihteki rolleri çok ikili olabiliyor.
21:16Ama her olup biteni de böyle kişiliklere ya da o kişisel özelliklere bağlamak çok büyük bir yanılgı olur.
21:23Biraz evvel de söylediğim ki o zaman sistemi görmezsiniz.
21:26Sistemin iç ilişkilerini, çatışmalarını görmezsiniz.
21:29Deli olduğu kesin.
21:30Ama tek değil biliyorsunuz aslında dünyada onun gibi çok deli var.
21:34Onun gibi gerçekten çok kolay bir biçimde Roma'yı yatmaya hazır olan insanlar, liderler yok mu? Var.
21:41Bunlar kendi küçük oligarşik gruplarının çıkarlarını gözetmek pahasına bütün dünyayı bile yakabilirler ki
21:48buna ilişkin adımlar sonsuz bir şekilde atılıyor.
21:51Biz de yaşıyoruz, görüyoruz, biliyoruz.
21:53Bunları bir kenara koyalım.
21:55Ama şunu biliyoruz, bunun da ötesinde artık bu sistemin bir tıkanma durumu söz konusu.
22:02Yani emperyalist, kapitalist, küresel sistemin bir tıkanması söz konusu.
22:06Bazılarına göre 500 yıllık bir kapitalizmden bahsediyoruz.
22:10Bazılarına göre işte 300 yıllık bir kapitalizmden bahsediyoruz.
22:13Ve dönüp dolaşıp bunca yıldan sonra insanlığa verebildiği şey çok büyük adaletsizlikler, savaşlar, ölümler, haksızlıklar ve bir doğa yıkımı, iklim yıkımı ile karşı karşıya bir insanlık ki
22:27çok kötü senaryolardan vesaire filan da bahsediyor.
22:30Bu aslında bir çürümüşlüğünde bir göstergesi.
22:32Yani kapitalizm aslında bizim geleceğimiz olamaz.
22:35Kapitalizm insanlığının geleceği de olmaz.
22:36Ama bunun sürücüleri dediğimiz aktörleri tabii kolay kolay bunu bırakacak durumda değiller.
22:43Düşünün yani yüzlerce trilyon dolarlık servetlere sahipler, 110-120 trilyon dolarlık bir yıllık küresel gayri sahife hasıla var,
22:55315 trilyon dolarlık bir borç var ki bu birilerinin servetleri çok büyük bir şeyden,
23:02servet birikiminden, sermaye birikiminden bahsediyoruz ve çok güçlü insanlardan bahsediyoruz.
23:08Biraz evvel bir örneğe Apple 6 trilyon 2 Nisan'daki şeyden sonra, operasyondan sonra, açıklamadan sonra 2 trilyon,
23:17pardon 6 trilyon dediğiniz bizim yaklaşık 4 katımız, bizim gayri sahifi yurt içi hasılamızın neredeyse 4 katı civarında.
23:25Çok kolayca telaffuz edebiliyoruz.
23:27Böyle bir dünyadan söz etmek mümkün.
23:29Böyle bir dünyadan söz ettiğiniz zaman da bunun çelişkilerinin çok büyük olması gerekiyor.
23:36Yani derinde yaşıyoruz, bizim o iç çelişkileri bunlara neden oluyor diye düşünüyorum.
23:42Bakın bu noktaya niye geldik, isterseniz biraz açarak bunu anlatayım.
23:46Yani birazcık da aslında soldan bir yorum da yapmış olayım izninizle.
23:51O da şu, şimdi dünyada eşitsizlikler çok büyük, onu söylüyoruz hep.
23:56Yani %1'in serveti, %99'un servetini eşitliyoruz.
24:00Bütün küresel olarak ve Türkiye'de de buna benzer gelişmeler var.
24:04Yani bir yandan inanılmaz bir bolluk, refah yaşanıyor, küçük bir azınlık için.
24:09Ama büyük kitleler açlık ve yoksulluk sınırı içerisindeler.
24:13Ve bu insanlar tüketemiyorlar.
24:17Tüketemedikleri için de bu sefer iç talep yetersiz kalmaya başlıyor.
24:25Yani Türkiye'deki son zamanlardaki durum buydu.
24:2812 Eylül 1980 darbesinden sonraki olay da aslında buydu.
24:32İç talep yetersiz kalıyor.
24:34Bu sefer ne deniyor bu sistemdekiler?
24:36Siz dış talebe yönelin, o zaman ihracata yönelin diyorlar değil mi?
24:39Yani eşitsizlikler, adaletsizlikler, gelir dağılımı adaletsizliği, üretimin yeterli olmaması, haksızlıklar vs. filan sonucunda
24:48insanlar harcayacak para bulamayınca sistem yürümüyor.
24:52Sermaye birikimi tıkanmaya başlıyor.
24:54Sermayelerler de kendi karlarından fedakarlık yapmak istemiyorlar.
24:58Daha bölmüştürücü politikalarla.
25:00Bu sefer ne diyorlar?
25:0180'de bizde olduğu gibi ihracata yönelin.
25:03Yine şimdi bizde olduğu gibi ihracata yönelin.
25:06Her şey ihracatçı için olsun.
25:08Güzel. Geliyorlar, tam ihracatınızı artırmaya başlıyorsunuz.
25:12Bu sefer karşımıza başka sorunlar çıkıyor.
25:14Nedir o sorunlar?
25:15İşte en son yaşadığımız sorun tarif eder.
25:18Ve sizin ihracat yaptığınız ülkeler diyor ki
25:20hayır bundan sonra sana şu kadar tarife koyuyorum.
25:23İhracatını zorlaştırıyorum.
25:25E şimdi Amerika böyle yapıyor.
25:26Avrupa'da bir sorunumuz yok diyorsunuz ama
25:28Avrupa'ya olan ihracatımız da bizim daralacak.
25:31Neden daralacak?
25:32Dolaylı biçimde daralacak.
25:33Çünkü Avrupa küçülmeye gittiğinde
25:37bu Trumpçı tarifeler nedeniyle
25:39Avrupa pazarı daralmaya başlayınca
25:42bizde yapacakları ihracatlar da azalmaya başlayacak.
25:45Bizim de onlara yapacağımız ihracat ne olacak?
25:48Ciddi bir biçimde azalmaya başlayacak.
25:50Bakın burada gördüğünüz gibi
25:52bu da neye yol açıyor?
25:53Bu da çok ciddi sorunlara yol açıyor.
25:55Kapitalizmin o kendi adaletsiz sistemi
25:59yani üretim toplumsal olarak sosyal olarak yapılırken
26:04onun nevasından çok az bir özel ülkeye sahibi sermaye sınıfının faydalanması
26:09ve bunu küresel çapta işliyor olması
26:13sonunda geliyor kapitalizmin kendisini vurmaya başlıyor.
26:17Şu anda yaşanan da bu.
26:18Burada Trump gibi insanlar sadece aktördürler.
26:22çok daha sert aktördürler.
26:24O faturaları bize kesmek için kullandırırlar.
26:27Ama sistemin işleyiş mekanizmasına
26:29ya da kapitalizmin irrasyonalitesine
26:33müdahale edebilecek güçleri yoktur diye düşünüyorum.
26:37Peki aslında aralarda işaretlerde bulunduğunuz biraz bahsettik
26:41ama belki bir başlıkla toparlamak adına
26:42Türkiye açısından tam olarak
26:44hangi risklerin bulunduğunu da isterseniz bitirmeden bir konuşalım.
26:48Tabii.
26:48Şimdi bir kere Türkiye'de bazı çevreler
26:52bir tek zil takıp oynamadıkları kalmıştı 2 Nisan'da.
26:57Oh harika.
26:58İşte herkese vergi var, bize yok.
27:00Daha sonra tabii durum değişti.
27:037 Nisan'dan itibaren 90 günlüğüne ertelendi biliyorsunuz şey.
27:08Vergiler.
27:08Bir kere o onu elimine, o düşünceyi.
27:10İkincisi de zaten ülkelerin çoğunluğu %10 civarında.
27:15Yani biz hep Çin'i konuşuyoruz, %125, işte Avrupa'yı konuşuyoruz vesaire filan.
27:20Ama baktığınız zaman ülkelerin pek çoğunda zaten %10 ortalaması var.
27:25Bu ne demektir?
27:26Aslında sahada eşitsiniz demektir.
27:28Yani siz bir başkasının elinden Amerikan yazarını alamazsınız.
27:32Bangladeş'in elinden alamazsınız.
27:34Kamboçya'nın elinden alamazsınız.
27:36Eğer benzer ürünlerle oralardaysanız ki biz zaten benzer ürünlerle Hindistan'la örneğin alamayız.
27:42Şimdi Hindistan'ın payı %8 Amerikan ithalatında, Türkiye'nin payı da %5.8.
27:47Arada çok bir fark yok.
27:49Yani bu nedenden dolayı aslında Türkiye'nin bundan böyle çok sevinerek yaşasın bunu bir fırsata çevireceğiz demesi algı yaratmaktan öte bir şey değil.
28:00Bundan bize bir şey çıkmaz.
28:01İkincisi, biraz evvel de söylediğim gibi zaten oraya yapılacak olan ihracatlardaki bir gerileme, Avrupa'ya yapılacak olan ihracatlarda dolaylı bir gerileme,
28:13Türkiye'deki aslında real ücretlerin düşmesine, Türkiye'deki gelirlerin azalmasına ve Türkiye'de enflasyonun zaten yükselmekte olan enflasyonun tekrar yükselmesine neden olacak.
28:26Bu da bizi çok daha fazla yoksullaştıracak.
28:28Herhangi bir biçimde de bizim üretim yapımıza katkı sağlaması mümkün değil.
28:33Burada akla gelen şu oluyor.
28:35Aslında deniyor ki o zaman Türkiye'de kendi yolunu bulur.
28:39Nedir yolu?
28:40E madem ki ABD kendisi bize böyle bir şey izliyor, politika izliyor.
28:46Çünkü hani çok da sevmiyoruz ya ABD'yi sözde, işte Türkiye halkının çok önemli bir kısmı gerçekten de ABD karşıtıdır.
28:53Sorarsanız iktidar da ABD karşıtıdır.
28:56Fakat bütün işleri ABD ile yürütürler.
28:58NATO'nun en önemli üyelerinden bir tanesiyizdir.
29:02Şimdi madem öyle biz de gideriz, BRICS bloğuna katılırız.
29:05Hani Brezilya, Çin vesaire filan gibi bir bloğa katılırız.
29:09Ama o da çözüm değil.
29:11Neden çözüm değil?
29:12Birincisi, BRICS bloğunun üretimdeki payı çok düşük.
29:17Dünya üretimindeki.
29:18İkincisi, zaten BRICS bloğunun kendi yapısına baktığınız zaman o ülkelerin neredeyse tamamının,
29:29Güney Afrika hariç tamamının otoriter, diktatörlüklerle yönetilen ülkeler olduğunu görüyorsunuz.
29:34Yani bir emperyalist bloktan kaçıp kurtulmak için bir başka emperyalist bloğa yaslanmak kadar büyük bir tehlike olamaz.
29:44Böyle bir kutuplaştırma içerisinde Türkiye'nin yer almaması lazım.
29:48Çünkü bunu savunan işte bir takım gruplar da yok değil.
29:51Özellikle Ağda Seyici gruplar dediğimiz gruplardan bunlar çok fazlasıyla yükseliyor ama çok büyük bir yanlış.
29:57Yani özerk, emperyalizmden özerk davranmak istiyorsanız önce içeride işlerinizi halletmeniz lazım.
30:03Önce içeride demokrasiyi ve barışı tesis edeceksiniz.
30:07Kamulaştırmaları yapacaksınız.
30:09Başta dış ticaret olmak üzere, bankacılık sektörü olmak üzere, temel imalat sanayiler olmak üzere kamulaştırmaları yapacaksınız.
30:17Tarımınızı bir kere çoklusu şirketlerin ilinden kurtaracaksınız.
30:21Ve gerçek anlamda bir demokrasiyi inşa edeceksiniz.
30:24O zaman siz zaten özerk, planlı bir kalkınma politikasında hayata geçirebilirsiniz.
30:30Yoksa Amerika'nın karşısına geçtim, Rusya'nın yanında yer aldım, Çin'in yanında yer aldım ya da Brics'in yanında yer aldım ve buradan özerk bir şekilde ben bir kalkınma politikası sürdüreceğim demek aslında halkı kandırmaktan başka hiçbir anlamı yok.
30:43Tırnak içerisine söylüyorum eğer gerçekten bağımsızlıktan bahsediliyorsa ancak böyle bir bağımsızlıkçılık söz konusu olabilir.
30:50Evet. Hocam çok teşekkür ediyorum. Belki biz içeriden böyle bir yapılanmayla başlayıp hukuksuz bir biçimde insanların şirketlerine çökmeyerek başlayabiliriz değil mi?
31:00Kesinlikle. Yani bir hak, hukuk, adalet diyerek, kendi işimizi sömürmeyerek, gençliğimizi yok etmeyerek, düşmanlaştırmayarak,
31:12kendi sermaye gruplarımızı özellikle küçük ve orta ölçekli sermaye gruplarımızı koruyarak ve kapitalizmin mantığı bu bir miktarda özel mülkiyet hakkına saygı göstererek siz bunu yapabilirsiniz.
31:25Bundan hiçbirini yapmadığınız takdirde sizin zaten bir paradigma değişikliği içerisinde olmanız mümkün değil.
31:31Pimpon topu gibi oradan oraya gider gelirsiniz.
31:34Evet. Hocam çok teşekkür ediyorum. Vakit ayırdınız.
31:37Ben teşekkür ederim.
31:38Görüşmek üzere.
31:39Sevgili Cumhuriyet TV izleyenleri, ekonomist Prof. Dr. Mustafa Durmuş'la birlikteydik efendim.
31:44Bildiğiniz üzere ABD-Çin arasında bir tarifeler savaşı var.
31:48Her geçen gün iki ülkenin de el yükseltiğini gördük son günlerde.
31:52Son olarak tarife oranları, gümrük vergisi oranları o kadar yükseldi ki
31:56ABD'nin Çin'e uyguladığı gümrük vergisi %120'yi bulurken
31:59Çin tarafından gelen misillemelerle beraber bu oran %84'e yaklaştı.
32:04Tabi ABD yalnızca Çin'i değil başka ülkeleri de Avrupa başta olmak üzere uygulayacağı tarifelerde tehdit ediyor.
32:11Dünya ekonomisi açısından neler değişecek?
32:14Hem ABD özelinde hem de bizimkisi gibi gelişmekte olan ekonomiler üzerinde nasıl etkiler yapabilir?
32:20Hepsini konuştuk.
32:21İlerleyen günlerde de konuşacağız efendim.
32:22Şimdilik hoşçakalın.
32:23İzlediğiniz için teşekkür ederim.

Önerilen