Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Sevgili Cumhuriyet TV izleyenleri, hoş geldiniz yayınımıza.
00:18Bugün Cumhuriyet Gazetesi yazarı Mustafa Balbay ile birlikte hem bugün 6 Şubat biliyorsunuz,
00:23günün anlam ve önemine ilişkin yaşadıklarımıza, hissettiklerimize ve neler olacağına ilişkin konuşacağız.
00:28Bunun yanında biraz iç siyasete de değineceğiz.
00:30Mustafa Bey, hoş geldiniz.
00:32Merhabalar, iyi yayınlar diliyorum.
00:34Öncelikle söylediğim gibi, bugün aslında belki de en önemli ve ağır gündemi 6 Şubat.
00:39İki yıl geçti ama ilk günkü gibi aslında acısını içimizde hissediyoruz.
00:44Çünkü o günden bu yana biz ne bir sorumluluk alan gördük, ne bir istifa gördük.
00:49Devam eden davalar var ama aslında kimsenin de içi soğumadı.
00:5350 bini aşkın yurttaşımızı kaybettik.
00:55Yeniden böyle bir felaket başımıza gelse, böyle bir deprem olsa da benzeri bir yıkımı yaşamayacağımıza dair bir inancımız yok.
01:03Siz neler hissediyorsunuz, neler söylemek istersiniz? Sözü size bırakayım.
01:07Teşekkür ediyorum.
01:08Bir defa hem bugünün hem yarının en önemli konularından biri aslında.
01:13Yaşadığımız topraklar dünyanın en güzel coğrafyalarından biri.
01:18Ama bir o kadar da fay hatlarındayız, deprem coğrafyasındayız.
01:24Herhangi bir bölge değil, tüm Türkiye artık jeologların, bilim insanlarının söylediği gerçek bunlar.
01:32Onlar rehberimiz olmalı.
01:34Onların öncülüğünde deprem ve benzer afetlerle ilgili bir gelecekte onlarla birlikte yaşama öngören bir planlama yapmalıyız.
01:44Ama ne yazık ki ben bunlardan uzak olduğumuzu görüyorum.
01:48Bugün bile şu anda size bağlanmadan önce işte Cumhurbaşkanı'nın deprem bölgesindeki faaliyetlerine baktım.
01:56Orada bile hala muhalefete işte deprem turistleri diyor.
02:00Yani kendisi kaç defa deprem bölgesine gitmiştir saysak.
02:04Hani benim tahminim bir karşılaştırma yapmış olmayayım da.
02:08Yani hala böyle bir günde bile böyle bir ayrım yapması gerçekten geleceği dair umutta olmayı zorlaştırıyor.
02:17Ama ne olursa olsun biz gerçekleri söylemeye olması gerekenleri söylemeye devam edeceğiz İrem Hanım.
02:23Bugün depremde elli binden fazla yurttaşımız öldü.
02:28Ki kayıplara baktığımızda ben yetkililerle konuşuyorum.
02:33Diyorlar ki kayıpların gerçek rakam altı haneli diyorlar.
02:38Yani gerçek rakam altı haneli diyorlar.
02:42Yani şu anda beş haneli rakamlardan söz ediyoruz.
02:45Ama şu anda bir anlamda 6 Şubat sürüyor diye değerlendiriyorum ben.
02:52Bakın öyle bir dönem ki yine aynı günlerde 6 Şubat ikinci yıl dönümünde Ege'de bir deprem endişesinden söz ediyoruz.
03:02Aydın, Muğla ve Denizli'de İzmir'de benzer bir telken olabileceğini konuşuyoruz.
03:10Ve Yunanistan'da biliyorsunuz Santorini adası başta olmak üzere pek çok yeri boşalttılar, önlemler alıyorlar.
03:17Ama Türkiye'de ne yazık ki bu yönde bir çaba olmadığı gibi resmi makamların konunun uzmanlarını dikkate alarak attığı bir adımdan görünmüyor.
03:30Konunun pek çok boyutu var ama bir ufuk olarak söylemek istediklerim bunlar İrem Hanım.
03:36Siz de dikkat çektiniz aslında biz bu programı yaptığımız saatlerde eş zamanlı olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan deprem konutlarıyla ilgili deprem zedelere bir anahtar teslimi yapıyordu.
03:46Biz de haber merkezinde aslında bunu tartışıyorduk.
03:48Tüm yaralar sarıldı mı, tüm önlemler alındı mı, tekrar olacak mı olmayacak mı hepimizin endişesi bu yönde.
03:54Tabii bütün yakınını kaybedenleri ve tüm Türkiye'ye de yeniden başımız sağ olsun diyerek devam edelim.
04:00Şimdi biraz iç siyasete gelelim. Sizlerle sıkça konuştuğumuz konular bunlar.
04:06Dünün Türkiye siyasetini sağlayan gündem İmamoğlu'na yeni bir siyasi yasak istemiydi.
04:13Yedi yıl dört aydan söz ediyoruz. Zaten istinafta bekleyen bir dava var.
04:17Akın Gübre'ye yönelik sözleri sebebiyle bu kez İmamoğlu'na bir hapis cezası ve siyasi yasak istendi.
04:23Nasıl değerlendiriyorsunuz? Uzun süredir devam eden bir baskı var ama giderek de artıyor.
04:28Bu yönüyle İmamoğlu da çokça hedefe alınıyor.
04:32Şimdi burada tabii benim değerlendirmem o ki direkt Akın Gübre'yle uğraşmak sevgili Karataş, gölgeyle boks gibi.
04:46Biraz öyle. Şimdi Ekrem İmamoğlu güzel bir değerlendirme yaptı.
04:53Dedi ki İstanbul savcılığına çağrılan Ekrem İmamoğlu değildir dedi. İstanbullulardır dedi.
05:02Doğru. İstanbul'un belediye başkanı bir suçlamayla çağrılıyorsam hani görevinde parçası olan bir yurttaş duruşunu gösteren bir olayla ilgili çağrılıyorsam İstanbullulardır ifadeye çağrılan.
05:18Ama bu durumda ifadeyi çağıran da Cumhurbaşkanı'dır. İfadeyi çağıran da AKP Genel Başkanı'dır. İfadeyi çağıran da iktidardır.
05:31Şimdi burada Ekrem İmamoğlu'nu Cumhuriyet Savcısı ile baş başa tutup, tabii ki Cumhuriyet Savcılığı da büyük bir makamdır.
05:40Cumhuriyet Savcılığı makamına elbette saygımız var. Ama İmamoğlu'nu Cumhuriyet Savcılığı ile eşit diyorlar.
05:50Bu süreci benim kişisel değerlendirmem, siyasal davalarla ilgili gözlemem, geçmişte Ecevit'in karşı karşıya kaldığı davaları biliyoruz.
06:00Değişik siyasi davaları biliyoruz. Ama burada muhatabı bence yeniden değerlendirmeleri gerekir diye düşünüyorum.
06:09İkincisi, Türkiye'nin demokrasinin ne durumda olduğunu gösteren bir fotoğrafla karşı karşıyayız. Şu anda Türkiye'de kendisine sağlıklar diliyoruz.
06:23İfade özgürlüğü sınırsız tek kişi var. Devlet bahçeli. Onun dışındaki herkesin ne diyeceği, iktidar yalnızıysa düşüncesini söyleyebilir ama dikkate alınmaz ayrı konu.
06:37Muhalefet ise terörist ilan etmekten halkı kin ve nefret duygularına sevk etmeye kadar bir dizi suçlamada bulunabiliyorsunuz.
06:47Biraz alışmış gibi görünüyoruz bu tür suçlamalara. Örneğin ben de zaman zaman katıldığım televizyon konuşmalarında,
06:55Örneğin İmamoğlu'na yasak gelirse ne olur? O kadar rahat soruyorlar ki soruyu. İşte diyorlar İmamoğlu'na yasak gelirse, Yavaş'a da yasak gelir mi?
07:05Sanki böyle gayet doğal bir durum. Gayet demokratik süreçlerin olası bir parçası gibi bir konu.
07:16Ama Sayın Babay çok özür diliyorum böldüm ama gelmez yanıtını da sanıyorum rahatça vermek mümkün.
07:22Bu soru nereden çıktı diyemiyoruz. Sorduğun soruyu kulağın duyuyor mu diyemiyoruz. Böyle bir soru sormaya ne hakkın var diyemiyoruz.
07:30Türkiye bir hukuk devleti böyle soru mu olur diyemiyoruz. Böyle bir durumla karşı karşıyayız.
07:36İşte bu tür durumlarda ben şöyle bir önermede bulunuyorum. Haklı olmak yetmez. Haklı kalmak gerekiyor.
07:47Çünkü zaman zaman insan karşılaştığı bir haksızlıktan isyan eder. Bu kadar olamaz der.
07:56Bundan sonrasında yokum der. Başka bir şey söyler. O zaman etki tepki başka bir şeye evrilir.
08:04İşin başlangıcı bozulur. Özü bozulur. Devamında artık o ilk açılan soruşturma bile geride kalır. Sonrasında söylenenler adım adım bir kar topu gibi büyür.
08:18Ben iktidarın böyle bir şeyde hedeflemiş olma olasılığını yüksek tutuyorum.
08:24Evet. Sayın Babay çok özür diliyorum lütfen bitirin.
08:29Buydu buydu değerlendirmem.
08:31Şimdi aslında en çok konuştuğumuz iki isimden söz ettiniz sizde. Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş.
08:37Cumhuriyet Halk Partisi yakın zamanda yöntemi de söyledi.
08:40Cumhurbaşkanı adayını belirleyecek ve ön seçimde aslında bu iki ismin bir biçimde karşı karşıya geleceği kamuoyunun beklentisi.
08:47Şimdi orada iktidarın soruşturmalar yoluyla Ekrem İmamoğlu'na yönelik baskıları bir yönüyle kendisine rakip olarak istiyor mu yoksa
08:56ya da istemediği için mi böyle bir girişimlerde bulunuyor şeklinde yorumları neden oluyor?
09:01Bir de son olarak şunu da sormuş olayım. Ankara'daki havayı da koklayıp bize aktaracağınızı tahmin ediyorum.
09:07Mansur Yavaş'ın konuya ilişkin son açıklaması biraz tartışma yarattı.
09:11Daha sürecin başında gün ola harman ola daha neler neler olur demesi Mansur Yavaş'ın.
09:17Acaba süreçte bu ikili arasında bir kar başa çıkar mı?
09:20Zaten sizle de konuşmuştuk ama ne düşünüyorsunuz Mansur Yavaş için açıklaması sizce kasıtlı mıydı? Bir mesaj var mıydı? Ne demek istedi?
09:28Şimdi şöyle düşünün İrem Hanım. Diyelim ki bir okyanustasınız ve puslu bir hava.
09:41Neyle karşılaşacağınızı bilmiyorsunuz. Hiç kimse kesin bir karar veremez.
09:46Ondan zaman zaman insanlar düşünceler birbirine girer. Bu tür çok film vardır.
09:51Yani ne bileyim bir savaş anı bir gerilim anı bir karar veremeyen insanlar birinin kararı ötekinin önüne geçer.
09:58Şu an hiç kimse yakın geleceği göremiyor.
10:02Bunu Erdoğan bile bilmiyor. Çünkü attığı adımın sonuçlarına göre yeni adım planlayacak.
10:10Örneğin attığı adım sonucu örnek veriyorum somut bir örnek veriyorum.
10:15Dem partiyi yanına çekebilirse bir başka adım atacak. Çekemezse bir başka adım atacak.
10:21Ona göre böyle seçenekli olarak ilerlemekte.
10:26Ama iktidarın hiç değilse kendi elinde bazı ipler var onları oynama gücüne sahip.
10:33Muhalefet ise seçilen sahada nasıl oynayacağını seçilen sahada oyun oynamaya çalışacak.
10:41Bir anlamda futbol sahasında voleybol topuyla basketbol filelerini hedef alıp top girince şahmak demek diyeceksiniz gibi bir oyunla karşı karşıyayız.
10:56Ve burada tabii insanlar üçüncü adım voleybol filesi mi olur basketbol filesi mi olur kestiremiyorlar.
11:04Gerçekten böyle iç içe geçmiş bir bilinemezlik demeyeyim ama bir lego gibi bir bulmaca gibi.
11:11İnanır mısınız yani bu ülkede yaşamasak bir başka ülkenin gelişmelerini izliyor gibi olsak var ya İrem Hanım müthiş keyif alırız.
11:22Ne karamizalar yaparım yani yeri geldikçe de karamizaya başvuruyorum ama neler nasıl anlatımlar yaparım.
11:29Ama ülke bizim sizin kuşaklar için biz nasıl bırakacağız diye düşünüyoruz.
11:36Nasıl hangi koşullarda devredeceğiz diye düşünüyoruz.
11:40Buradan bakınca tabii o zaman ister istemez endişeleniyorsunuz.
11:44Girişi uzattım ama nedeni şu inanın hani ben hani önümüzdeki dönemin iki önemli aktörüne Mansur İmamoğlu, Ekrem Yavaş diye isim geliyor.
11:57O kadar iç içe geçmiş bir tabloyla karşı karşıyayız.
12:02Hani bizim kuşaklar bizim gençliğimizdeydi anımsıyorum.
12:07Gülşen Bülükoğlu'yla Tarık Hakan'ın bir filmi vardı Kader Bağlayınca diye.
12:12Bir kader bağlaması söz konusu.
12:17Çok başarılı iki belediye başkanı.
12:19Halkta karşılığı olan iki belediye başkanı ama başkanlık yöntemleri 180 derece farklı iki belediye başkanı.
12:27Evet.
12:28Ve burada bu düğümü kendileri çözecek.
12:34Bu düğümü biz çözemeyiz.
12:36Ve bu düğümü düğüne çevirmek durumundalar.
12:40Bu düğünü bu düğüm düğümü düğüne çevirmek zorundalar.
12:46Türkiye için, kendileri için, CHP için ama her şeyden önce Türkiye için.
12:52Karşıda böyle bir iktidar varken şu anda Cumhuriyet Halk Partisi'nin elbette kendi içinde tartışmalar olacak.
13:01Bunun uzatması ve böyle herkesin dokunabileceği bir böyle şeylik içine hani belirsizlik içine sokması her şeyi zora sokar.
13:14Özetim bu işi hani var ya Aşık Veysel'in kim okurdu kim yazardı bu düğümü kim çözerdi koyun kurdu ile gezerdi diyor.
13:22Fikir başka başka olmasa Aşık Veysel.
13:25Bu düğümü gerçekten Mansur İmamoğlu ile Ekrem Yavaş çözer.
13:32Birlikte bu hafta sonu görüşecekler ve bir yol haritası önerecekler.
13:39Şimdi aklıma aynı şey değil ama bir anlatım kolaylığı olarak yakın tarihimizi bilenlerin anımsayacağı bir olayla devam etmek istiyorum.
13:522007 yılında AKP'nin önemli üç aktörü Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül ve Bülent Arınç'tı.
14:04Abdullah Gül başbakanlık tedrisatından geçmiş.
14:07Bülent Arınç meclis başkanlık tedrisatından geçmiş.
14:10Erdoğan başbakan ve genel başkan ve şimdi orada bir dördüncü kişi cumhurbaşkanı olur mu diye tartışıldı.
14:21Ve işte vecli gönül olabilir diye anımsıyorum bu isimleri.
14:26Bir iki isim konuşuldu ama bu üçü bir araya geldiler ve Bülent Arınç halk diliyle söyleyeceğim izin verirseniz posta koydu.
14:37Dedi ki Gül ile Erdoğan'a üçümüzden bir aday olmalı dedi.
14:43Bu süreci biz taşıyoruz dedi.
14:46Eğer siz ikinizden bir aday olmayacaksa adayım dedi.
14:51Bu o üçlünün bazen gece yarısı sabaha karşı ikide Çukurambar'da yaptığı görüşmeler yer söylüyorum.
15:00Çukurambar'daki bürolarda yaptığı görüşmelerde bu gerilimler yaşandı.
15:06Bu gerilimler olur.
15:08Bir anlamda doğum sancısıdır.
15:11Bu sancılar olur.
15:13Böyle bir sürecin içinden geçiyoruz.
15:16Ve şimdi bunu ben ikisi çözecek dedim ama gerçeği üçü çözecek.
15:22Özgür Özel de partinin genel başkanı olarak.
15:25Özgür Özel partide bütünlüğü sağlamak zorunda.
15:28İmamoğlu ve Yavaş anlayış bütünlüğü sağlamak zorunda.
15:34Ve buradan Türkiye'ye bu hafta sonu buluşacaklar.
15:38Pazartesi günü ben Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi'nden Beyaz Duman bekliyorum.
15:44Sayın Balbay çok teşekkür ediyorum değerlendirmeleriniz için.
15:48Belli ki bu düğümü ya da düğünü bizler de çokça konuşacağız ve sizlere danışacağız zaten.
15:53Ankara'ya da selamlar diyerek.
15:56Ben teşekkür ediyorum.
15:58Evet sevgili izleyenler.
16:01Yazarımız Mustafa Balbay ile sizler için öncelikle bugünün en önemli gündemini 6 Şubat depremlerini konuştuk.
16:07Daha sonra da Türkiye siyasetine dair çok konuştuğumuz gündemlere değindik.
16:12Öncelikle 6 Şubat'ta kaybettiğimiz 53 bini aşkın yurt dışı ailelerine yakınlarına baş sağlığı diliyoruz.
16:18Ve bir daha Türkiye'de böyle felaketlerin yaşanmamasını er ya da geç sorumluluğu olan kim varsa hesap vermesini diliyoruz diyelim elbette.
16:27Bunun yanında Türkiye siyaseti bildiğiniz üzere Ekrem İmamoğlu'na yönelik hapis sistemini konuşuyor.
16:32Ve Cumhurbaşkanı adayını belirleyeceğini söyleyen CHP'nin yöntemini bu adayların kim olacağını ve nasıl belirleneceğini konuşuyor.
16:40Hepsini sizler için Mustafa Balbay anlattı, izlenimlerini aktardı.
16:44Bir sonraki yayında yeniden sizler için sizin merak ettiğiniz konuları konuşmayı sürdüreceğiz efendim.
16:49Hoşçakalın.