CHP lideri Özgür Özel, Çankaya Belediyesi Yenişehir Pazarı'nda esnaf ve vatandaşlarla bir araya geldi. Özel iktidar tarafından açıklanan asgari ücreti vatandaşlara sordu. Özel, bir dokundu bin ah işitti.
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Başkanım hoş geldin. Merhaba. Sensin başkanım. Ne yapıyorsun?
00:04Allah razı olsun başkanım. Hoş geldiniz. Kafa getirdiniz.
00:08Merhaba. Ne yapıyorsunuz? Başkanım teşekkür ederim. Siz
00:11nasılsınız başkanım? Eyvallah sağ ol. Durumumuz iyi değil.
00:14Esnaf bitik durumda. Peki. Sensin başkanım. Asgari ücreti
00:19duydun mu dün? Duydum başkanım. Ne olur o asgari ücreti alan
00:22alışveriş yapabilir mi? Yarım kilo elma alamaz başkanım. Biz
00:28bitiyiz. Bizi kollayın başkanım. Küçük esnaf bittik.
00:31Bazarın haline bak. Tek umudumuz sizsiniz. Allah'a
00:35bakıyoruz, size bakıyoruz başkanım. Geçen geçen sene bu
00:38vakitler ne kadara satıyordunuz bunu? Geçen vakitte de aynı
00:42paraydı. Bu sene de aynı para. Değişen bir şey yok başkanım.
00:45Eyvallah. Bizim lira sıfır. Ama yok. Bir iki hükümet bizi
00:50bitirdi başkanım. Yok. Iş yok, güç yok. Iki gündür bu malın
00:54peşinde geziyoruz, bir kilo mal satamıyoruz. Bazara bir
00:57bakın başkanım. Eyvallah. Nasıl yol çizecekseniz arkanızda
01:01sizinle gurur duyuyoruz. Sağ ol. Hep yanımızdasınız yani. Bu
01:04lahana beyaz lahana geçen sene kaç paraydı? Geçen sene on
01:08liraydı. Şu an kilosu elliyle altmış arası. Toplam kırk lira
01:11başkanım. Ve biz de satamıyoruz. Halk da alamıyor.
01:15Kimse evine alışveriş yapamıyor. Akşam pazarın
01:18halini görseniz gariban insanlar evine insanların bizim
01:21attığımız atıkları evine götürüyor. Bu Allah'tan reva
01:24mı? Onlar yok, o garibanlar neden yemesin? Onlar keyif
01:30ediyor, biz de neden keyif etmeyelim? Pazarın haline
01:32bakar mısınız? Bomboş, hiç kimse yok. Hiç kimse. Her gün
01:35böyle. Yaparsa siz yaparsınız başkanım. Tek çaremiz, tek
01:38umudumuz sizsiniz. Eyvallah. Önce Allah, sonra sizsiniz.
01:41Sağ ol. Çiftçilerin durumu da iyi diyeyim. Onlar da eskiden
01:45Tayyip Bey çıkıp pazarlanıyordu. Şimdi pazara
01:47çıkar mı? Yok. Çıkıyor mu? Geliyorum buralara. Başkanım
01:50nereye gelsin artık? Gelemez. Gelemez artık bitti. Pazarda
01:53hatır sorabilir mi Tayyip Bey? Soramaz başkanım. Ben de öyle
01:55söylüyorum. Sen salon siyasetçisi oldun diyorum.
01:58Eskiden görüyorduk. Ilk zamanlar pazara çıkıyordu.
02:01Dolaşıyordu, duruyordu bir yerlerde sohbet ediyordu. Evet.
02:04Şimdi salondan bağırıp duruyor. Evet. Ekonomisi çok iyi çok iyi
02:07diyor ama piyasaya çıktığı yok. Halk perperişan, esnaf
02:11perperişan. Bana göre bu insanlar köle edilmiştir.
02:14Başka bir şey diyeceğim yoktur efendim. Emekli misin? Evet
02:17efendim. Ne kadar maaş? On beş. Nereden emeklisin? Ne kadar
02:21kaç yıl çalıştım? Yani dokuz bin beş yüz gün. Dokuz bin beş
02:26yüz gün tamamladın. On beş bin lira şimdi. Aynen. Ve artı
02:30kiradayız şu an. Evet. Hesabını siz yapınız. Kira ne kadar? Şu
02:35anda zaten oturduğumuz yer normalde oturulacak bir yer
02:37değil. Ödediğimiz para yedi bin lira. Yedi bin lira. Hesabını
02:41yapınız. Şunu özür diliyorum. Şunu almaya kalktığın anda elin
02:45titreyerek alışveriş yapıyorsun. Bu kadar sıkıntılı bir
02:48ortam ben geçiyorum şu an. Bu milleti sadece uyutma
02:51politikasıdır. Başka hiçbir diyeceğim yok. Yarıdan fazla
02:54düşüyor. Yarıdan fazla. Ama asgari ücrete yüzde otuz zam
02:58yapıyorlar. Enflasyon yüzde otuz. Yüzde elli olsa yine de
03:01faydası yok. Yine yok. Çok düşük asgari ücret. Millet
03:04alamıyor. Alamıyor. Bir şey söyleyeceğim. Bu ne zamandır
03:08dilim satılıyor? Eskiden bu böyle bütün kamyon kamyon
03:11satılıyordu. Şimdi yarım kilo istiyorlar. Yarım kilo.
03:14Normalde bir kabak kaç para? Ortalama. Ortalama iki yüz lira
03:19falan diyor. Hayır hayır. Kaç kilo? Dört kilo mu o? Iki yüz
03:22tuttuğunu? Eee? Dört kilo. Dört kilo. Normalde bir alan
03:26eskiden dört kilo kabak alıp gidiyordu. Veya üç kiloluk bir
03:29kabak. Şimdi yarım kilo mu istiyor? Yarım kilo istiyorlar.
03:31Yarım kilo. Bu kaç gram? Bu kaç? Bu yarım yok. Üç yüz
03:34lira. Dört yüz lira. Bunu alıyor sadece. Evet. Tadımlık.
03:38Tadımlık. Çocuk alacağım diyor. Ben eskiden duyuyordum bazıyı
03:42Arap ülkelerinde falan böyle bazı şeyler bolluk yok.
03:46Diyorlardı ki karpuzu çeyrek alıyorlar falan. Biz de
03:48şaşırıyorduk. Çeyrek karpuz mu olur? Burada çeyrek karpuz
03:52oldu baksana. Çeyreğin çeyreği kabak. Küçük esnafın halini
03:56görüyorsunuz. Diyor ki millet. Biz millet aç diyoruz. Zorda
03:59diyoruz. O da diyor ki Suriye'de haklı çıktım millet
04:01benden memnun diyor. O Suriye'den memnunum başkanım.
04:04Türk vatandaşından memnun değilim. Suriye'ye destek
04:07yapıyor. Buradaki hal periperişan. Görüyorsunuz.
04:11Yok. Doğru. Bir tane müşteri yok. Hani esnaf aldığını yerine
04:14koyamıyor bir daha. Normalde bu saatler bu pazar hareketli
04:17olur. Bak başkanım bir tane müşteri yok. Bakın şöyle
04:18bomboş. Pazarın diğer tarafını görüyorsunuz yani. Vatandaşın
04:22alım gücü yok. Esnafını alıp satma gücü yok. Yok bitti yani
04:24esnafını. Şey kalmadı ki başkanım. Yirmi yıl önce hani
04:28senin buraya gelen bir memur. En düşük memur maaşıyla on dört
04:32buçuk çeyrek altın alıyormuş. Evet. Iki bin yirmi dörtte yedi
04:35buçuktu. Şimdi bak o hesap değişti. Ilk sana söylüyorum.
04:39Evet. Bak şimdi çeyrek altın hesabı iki bin ikide asgari
04:44ücret için bakacağız yalnız. Evet. Yedi asgari ücret
04:47alıyormuş. Bu üç çeyrek altın noktasına iki bin yirmi dörtte
04:52düşmüş. Şimdi iki buçuk çeyrek altın noktasına düşmüş. Farka
04:55var başkanım. Ve bak bundan bir yıl daha gideceğiz diyor. Yani
05:00altın arttıkça bu iki buçuktan daha da aşağıya. Yedi alırken
05:04geçen sene üçe düşmüş. Şimdi verdiği yirmi iki bin lira bak
05:07geçen seneki asgari ücret on yedi bin lira üç çeyrek altın
05:12alıyormuş. Evet. Şimdi verdiği yirmi iki bin lirayla üç altın
05:15alıyor. Bunda iki buçuk alacak ve bir yıl boyunca alacak.
05:19Sonra bir tane alamaz. Başkanım böyle gider. Öyle mi? Evet.
05:21Öyle. Şöyle gösteriyor başkanım. Doktor diyor ki
05:24proteinini beslen diyor. Et yediyor, sebze yediyor. Ben
05:27bunu alamadım bak. Boş torbayla gidiyorum. Bakın torbam bomboş.
05:31Bir şey yok içinde. Sabahtan beri tek kahvaltıyla duruyorum.
05:34Hiçbir yemek yemedim, içmedim. Neden? Ne olacak
05:38halimiz böyle? Kurtarın artık bizi. Yeter artık. Uğraşıyoruz,
05:42uğraşıyoruz işte de Tayyip Bey dün daha asgari ücret
05:46açıkladı. On yedi bin lira bir yıldır duruyordu. Tuttu onu
05:49yirmi iki bin yaptı. Otuz bin istiyorduk. Yirmi iki bin
05:54yaptı. Şimdi emekliye de yüzde on iki, on üç zam yapmayı
05:57planlıyormuş. Vermesin. Alsın. Başkanım bunu alsın bu on iki
06:00bin lirayla kendi beslenebilecek mi? Geçinebilecek mi? Biz
06:04ülkeyi belediyesinin verdiği mahzun başkanımızın verdiği ben
06:08et yardımını orada görüyorum. Onun verdiği parayla et alıp
06:12ben yiyorum. Ben ne olacak bu halim? Bak oğlum üniversite
06:15mezunu işsiz güçsüz yirmi sekiz yaşında boş ev kirası mı
06:19yiyeyim on iki bin lirayla? Ben ne yapayım? Gıdama bak
06:22alamadım. Hiçbir sevden yok dolabım bomboş buzdolabım. Hani
06:26bize bir çare artık yeter. Buramıza geldi. Tek istediğim
06:31iktidarı değiştirmek anne. Değişecek. Çünkü şöyle. Gitsin.
06:35Biz biz Halk Partisi olarak senden yanayız. Bunlar zenginden
06:39yana. Evet. Aylardır bağırıyoruz. On iki bin beş
06:42yüz asgari ücret en düşük emekli maaşı olmaz. Onu bir
06:45asgari ücrete çıkar diyoruz. Asgari ücreti otuz bin liraya
06:49çıkar diyoruz ama işte senin on iki bin lirayı on iki bin
06:52beş yüz lira alıyorsun. En düşük. Onu şimdi on dört bin
06:55yapacak mı yapmayacak mı o bile belli değil. O bile yetmez
06:58bize. Otuz da yapsak. Yetmez. Şu pahalılığı indirsin. Bunlar
07:03ne böyle? Nasıl yiyeceğiz biz bunları? Onu dedi ya ben
07:05biliyorum dedi. Faizleri dedi. Düşük tutacağım. Enflasyon
07:09çıkarsa çıksın dedi bu hale getirdi. Ama düşük de olmuyor
07:12işte. Hep onlar. Tayyip Bey eskiden gezip dolaşıyordu
07:16buraları. Şimdi gelebilir mi bu pazara? Insan bak sizin gibi
07:20başkan olmalı. Yanında orduyla değil. Tek başınıza şey gibi
07:24geldiniz. Bu bize yeter başkanım. Alım gücü bayağı
07:27düşmüş başkanım. Çorapta bile yok yani. Çorap alamıyorlar.
07:31Bazen çalanlar oluyor. Göz yumuyoruz. Hani çoluk çocuğuna
07:35yani. Çocuk çorabı çalıyorlar yani düşün. Adamın alım gücü
07:38yok. En büyük hırsız zaten. Sen adam onu alınca artık ses
07:41etmiyorsun çocuk çorabı diye. Yok vallahi almıyoruz. Peki
07:45geçen sene kaça satıyordun mesela bunu? Şimdi geçen sene
07:47üç tane yirmiye satıyorduk. Şimdi üç tane elliye
07:52satıyoruz. Yirmi lira olmuş elli lira. Aynen. Ama alan
07:55geçen sene on yedi lira asgari ücret oldu. Şimdi de yirmi iki
07:58lira alacak. Aynen öyle başkanım. Yani çok kötü. Bu
08:02şartlarda insanlar zaten geçinemez ki. Eyvallah. Biz
08:06sizin desteğinizi bekliyoruz. Inşallah elimizden geleni
08:09yapıyoruz da bakalım işte çok söyledik otuz yap dedik hiç
08:12olmazsa. Aynen. Bak yirmi liralık paket elli olmuş. Elli
08:15oldu. On yedi ayak asgari ücret yirmi iki oluyor. Olacak iş mi
08:18yani? Yok başkanım dalga geçiyorlar. Insanların aklıyla
08:21oynuyor. Allah yardımcın olsun. Inşallah değiştireceğiz bu
08:24hükümetli dizacı. Çok çok mağduruz. Geçinemiyoruz. Yani
08:29bir zulüm. Her şey çok pahalı. Evet. Yani diyecek bir şey
08:34bulamıyoruz yani. Çok şimdi emekli maaşıyla zor kıt kanaat
08:39geçiniyoruz. Geçinemiyoruz bile. Hep sürekli böyle
08:41öteliyoruz borçlarımızı. Demin kredi katlarımız bayağı dolgun.
08:45Ne oldu? Yani perişanız. Peki ııı çareyi nerede görüyorsun? Ne
08:51yapmak lazım? Seçim. Başka başaramıyorlar. Yirmi iki
08:55seneden beri ne yaptılar ki? Başaramıyorlar. Bir an önce
08:58gitmeleri lazım. Bakalım. Biz bu cumartesi miting yapacağız.
09:02Büyük bir miting var. Iıı böyle sivil toplum örgütlerinin
09:06mitingi. Ona gideceğiz, destek vereceğiz, çok kalabalık.
09:11Hepinizi bekliyoruz. Iki bin yirmi beşte de geçim yoksa
09:15seçim var diye Türkiye'nin dört bir yanını gezeceğim sizin
09:17için. Size çok sağ olun. Emeğinizde sağlık. Biz
09:20seçim istiyoruz. Eyvallah. Bıçak yemeğe dayandı. Eyvallah.
09:24Eyvallah. Sağ olun.