DEM Partili Mardin Milletvekili Beritan Güneş Altın, Milli Eğitim Bakanlığı'nın bütçesi görüşmelerinde; "Kürt çocukların, Türk çocuklardan, onların Arap ve Süryani çocuklardan bir farkı yoktur, olamaz. Tekliği inşa eden bu tek dilli eğitim sisteminin kendisidir dönüşmek zorundadır" dedi. DEM Parti İzmir Milletvekili Burcugül Çubuk ise "Siz öyle bir müfredat yaptınız ki geçmişte ezberci, yetersiz, bilimsel değil diye eleştirdiğimiz müfredata rahmet okuttunuz" diye konuştu.
(TBMM) -
TBMM Genel Kurulu'nda Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı'nın 2025 yılı bütçelerinin görüşmeleri devam ediyor. DEM Parti Mardin Milletvekili Beritan Güneş Altın, Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi'ne (ÖSYM) yönelik eleştirilerde bulundu. Altın, şunları söyledi:
"Yıllardır öğrencileri bir sınava tabii tutuyor ve ben de sizlere bir soru sormak istiyorum. ÖSYM'nin ne iş yaptığını merak ediyorum ve bakana sormak istiyorum.
hbrlr1.com/ctcwdiaakckckl
(TBMM) -
TBMM Genel Kurulu'nda Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı'nın 2025 yılı bütçelerinin görüşmeleri devam ediyor. DEM Parti Mardin Milletvekili Beritan Güneş Altın, Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi'ne (ÖSYM) yönelik eleştirilerde bulundu. Altın, şunları söyledi:
"Yıllardır öğrencileri bir sınava tabii tutuyor ve ben de sizlere bir soru sormak istiyorum. ÖSYM'nin ne iş yaptığını merak ediyorum ve bakana sormak istiyorum.
hbrlr1.com/ctcwdiaakckckl
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, bizleri
00:07dinleyen herkese saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Bugün
00:11ÖSYM'den ve eğitim sisteminden bahsetmek istiyorum. Yıllardır
00:15öğrencileri bir sınava tabi tutuyoruz ve ben de bugün
00:18sizlere bir soru sormak istiyorum. ÖSYM'nin ne iş
00:23yaptığını merak ediyorum ve bakama sormak istiyorum. Sayın
00:26Bakan, ÖSYM'e ne iş yapar? Az seçeneği KPSS birincisini
00:31belirler ama liyakata göre değil, mülakata göre atar. B,
00:36soruları sızdırarak nepotizmi ve kadrolaştırmayı
00:40kurumsallaştırır. C, eşit olmayan koşulların adil sınavını
00:44yaptığını iddia eder. D, bozuk bir teraziyle gençlerin
00:49geleceğini çalar. E, hepsi.
00:53Seçenekler arasında kaldığınızı biliyoruz Sayın Bakan. Fakat
00:58sorunun cevabı hepsi ve daha fazlası. Çocukların, gençlerin
01:03eğitim yaşamına ilk adım attıkları anda rekabeti,
01:07kariyerizmi esas alan eşitsizliklerle örülü, ayrımcı,
01:11cinsiyetçi eğitim sisteminin kristalize hale gelmiş şeklidir
01:15ÖSYM aslında. Son yirmi yılda altı kez liseyi, üç kez
01:20üniversiteye giriş sınavını, dört kez müfredatın
01:23değiştirildiği bu sistemde değişmeyen tekçeyin birkaç
01:27saatlik sınavların kendisi olduğunu hatırlatmak gerekir.
01:31Sınav odaklı bu eğitim sisteminde özgürlükçü ve
01:35eleştirel düşünce değil, ezbercilik, başarının tek ve
01:39zorunlu yolu olarak gösterilmektedir. Bu da
01:42farklılıkları ve yenilikler karşısındaki bir bariyeri,
01:45önyargıyı inşa eder ve tekçiliği aslında yeniden
01:49üretir. Daha da kötüsü bu eleştirdiğimiz tabloya bile
01:54ulaşamayan ve sistemin dışına itilen çocuklar vardır. Kimdir
01:59bu çocuklar? Ana dilleri Türkçe olmayan milyonlarca çocuk ana
02:03dilinde eğitim alamadığı için eşitsiz şartlarda ne yazık ki
02:07bu sınava tabi tutulmaktadır. Eve kapatmaya dönük
02:11uygulamalarla kız çocukların okul terki oranları
02:14artmaktadır. Çünkü toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayan
02:18politikalarınız mevcut değildir. Taşımalı eğitimin
02:21kaldırılması sebebiyle kırsalda yaşayan çocuklar ne yazık ki
02:25eğitime artık daha zor ulaşmaktadır. Deprem
02:28bölgelerinde eşitsiz ve zor şartlarda eğitim alamayan
02:32milyonlarca çocuk vardır. Ve bir de kuyu başlarında yaşayan
02:36çocuklar vardır. Hiç duydunuz mu sayın bakan kuyu başlarında
02:39yaşayan çocukları? Bilmiyorum ama ben bizzat onlarla
02:42çalıştığım için dinlemenizi rica ediyorum. Hektarlarca
02:46tarım arazilerinin ortasında yani araziyi sulamak için
02:50kurulmuş kuyu başlarında sadece aile bireylerini görerek
02:55sosyalleşme izole bir şekilde yaşayan ve ne yazık ki okula
02:59gidemeyen çünkü okula gidecek yolu olmayan binlerce kuyu
03:03başında yaşayan çocuk var sayın bakan. Bunu da dinlemenizi
03:07tavsiye ederim. Şimdi ana dil meselesine gelmek istiyorum. Bu
03:11mesele bizim için çok hassas bir mesele. Sayın Bakan
03:15toplumsal talep neyse onu karşılayacak okullar açtığınızı
03:18söylediniz. Yüz yıldır toplumsal talep olarak ana dilde eğitimi
03:22talep ediyoruz. Fakat ben inanıyorum ki bu meseleyle
03:26ilgili de hızlı adımlar atılması gerekmektedir. Çünkü
03:30bu daha fazla görmezden gelinemeyecek kadar çok derin
03:35bir ayrımcı politikadır. Bu topraklarda yaşayan çocuklar
03:38yüz yıllardır farklı dillerde şarkı söyleyerek farklı
03:42kültürlerin oyunlarını bir arada oynayarak bir yaşam
03:45inşa ettiler. Ne zaman ki çocuklar okula başladılar,
03:49çocukların oynadığı dilde konuştukları dilde bir tek göre
03:53dönüşmek zorunda kaldı. Çocuklar ana dillerinde eğitim
03:56alamadıkları için şiddete maruz kaldılar. Şiddet sadece
04:00görünür olanıydı. Bir de görünmeyen ve tüm hayatımız
04:03boyunca bize eşlik eden bir dil yarası vardır. Bu yara bin
04:07yıllık birlikte yaşam gerçekliğimizden kopmaya, ana
04:10dilimizde ilişkimizin bozulmasına, kimliklerimize
04:14yabancılaşmaya ve geleceksizleştirilmeye sebep
04:16olmaktadır. Oysa Kürt çocuklarının Türk çocuklarından
04:20onların Arap ve Süryani çocuklardan hiçbir farkı yoktur
04:24ve olamaz. Tekliği inşa eden bu tek dilli eğitim sisteminin
04:28kendisi dönüşmek zorundadır. Efseden sağlan eku Efseden
04:34sağlan eku
04:39Zordari'ye dedim yine.
04:43Evet.
05:03Her şey birbirini anlamakla ve ardından hissetmekle başlar.
05:08Anlaşılmayan ve hissedilmeyen hiçbir sorun ayrımcılığın
05:12temellerine yeterince inemez ve ayrımcılığı çözemez. Bu
05:16sebep nedir ki? Bir an önce çocukların gasp edilen ana
05:20dilde eğitim hakkı için bu meclis çalışmalı ve bu
05:23ayrımcılığa bir son vermelidir.
05:31Türkiye Üniversitelerinin halini konuşmaya başlarken bu
05:35halin miladını elbette AKP'den başlatmıyoruz. Devamcısı olduğu
05:39darbe döneminin ürettiği bütün gayribilimsel antidemokratik
05:43mekanizmaları devralarak ve geliştirerek bugün hiçbir şeye
05:46benzetemediğimiz neresinden tutsak elimizde kalan tablo
05:50ortaya çıktı. Ama bu tablo için çok çalıştınız. Emeklerinize
05:54sağlık hakkınızı yemiyoruz. Nedir bu tablo onu anlatalım.
05:59Yoksul çocuklar, işçi sınıfının, fakir köylünün çocukları da
06:03üniversiteye gidebiliyordu. Hepsi değil ama bir kısmı. Bu
06:07müthiş bir fırsat eşitliğinden kaynaklanmıyordu. Eğitim
06:10sisteminde görece bilimsel kalıntılardan kaynaklanıyordu.
06:14Siz öyle bir müfredat yaptınız ki geçmişte ezberci, yetersiz,
06:20bilimsel değil diye eleştirdiğimiz müfredata rahmet
06:24okuttunuz. Ilkokullarda resmen okuma yazma öğrenmeyi
06:28zorlaştırdınız. Matematik eskiden anlaşılmazdı. Şimdi
06:32yanlış. Tarih resmiydi. Şimdi tam anlamıyla fasarya. Proje
06:37ödevleri, ticaret alanı. Bunların sonucunda yoksul
06:40halk çocuklarının akademik başarıları giderek düşüyor. Ve
06:44üniversitelere girmek giderek zorlaşıyor. Bizimkiler için.
06:47Neredeyse her köye bir üniversite kurmanıza rağmen
06:51köylerde okul yok ama neredeyse her yere fakülte kurdunuz. Hadi
06:55üniversite hayali kuran bir genç bunları aştı. Ana dilinde
06:59eğitim engelini de aştı. Aç çocuklar okullara devam
07:03edemiyorlar. Küçük yaşlarda işçileştiriliyorlar. Dün
07:07söyledik Çalışma Bakanlığı bütçesinde. Çalıştırıldıkları
07:10iş yerlerinde ölüyorlar, amputek alıyorlar. KYK burslu
07:15üç bin olmuş nelerine yetmiyor değil mi? Bunlar sizin çerez
07:20paranız bile değil. Bu parayla yaşamak zorunda bıraktığınız
07:23gençler elbette bütün riskleri göze alarak çalışmak
07:27zorundalar. Eren Paker gibi bugün işçi cinayetlerinde
07:31katledilen öğrencilerin isimlerini tek tek anmayacaktım.
07:34Ama hayat siz planlar yaparken sömürgecilerin suç işlemeye
07:39devam etmesidir. Soylaştırma sadece kentlerin yeniden
07:44inşası ve yerinden etme projesi değil. Böyle böyle
07:48üniversitelerde soylaştırıyor. Öğrencilerin sınıfı değişiyor.
07:52Bakın devlet üniversitelerinden bahsediyorum. Özellerden değil
07:55öğrenci otoparkları diye bir şey var ve yetmiyor. Ama okula
08:00toplu taşımayla üç vesayetle bir buçuk iki saatte giden
08:03öğrenciler var. İzmir'de, İstanbul'da, Ankara'da. Fakir
08:08halk çocukları, işçi sınıflarının, işçi sınıfının
08:11evlatları, üniversitede öğrenci işçi oluyor. Okulların kendi
08:15işçi öğrenci programlarına girebilenler şanslı.
08:18Bulamadılarsa gece gündüz demeden çalışacak, sigortası
08:23olmayacak, okula devam edemediği için akademik
08:25başarısı düşecek. Işçileşemeyeni okulu bırakmak zorunda kalacak.
08:30Bu sizin eseriniz, gurur duyunuz. Engelli koşayı aşanı
08:35ne bekler? Tenzih ederim herkes böyle değil. Zaten böylelerine
08:39de akademisyen demiyoruz ama geçer hapşu. Para verip
08:42dergilerde makale bastıran, parayla sahte atıflar alan
08:46birileri derslerine girer. Sonuçta rektör olmak için
08:49gereken kriterler bypass edilmişken buna mı takıldın
08:54derseniz çok haklısınız. Bizim ayıbımız. Ders içeriklerin
08:58metal grevi gibi olmamalı, milli güvenliği tehdit etmemeli,
09:03nasıl düşünülmez onu öğretmeli. O nedenle bu
09:07birileri gibi olmayanlar akademiden derdest edilmeli ki
09:11derdest ettiniz. Artık bütün üniversiteler meslek lisesi
09:15meslek liseleri çalışma kampı maşallah. Ama bu hali halen
09:21egemen kılamadınız. Kılamadınız ki elinizde sopa, özel
09:26demokratik, bilimsel, ana dilinde cinsiyet eşitlikçi
09:30akademi mücadelesi veren öğrencilerin burslarını
09:33kredilerini keserek yurtlardan atarak hedef gösterip linç
09:37ettirerek yıldırmaya uğraşıyorsunuz. Eylemlere sivil
09:39faşistleri saldırtıp gözaltına alıp işkencelerek susturmaya
09:43çalışıyorsunuz. Hapis ediyorsunuz. Hapiste devam
09:47öğrenimine devam etmek isteyen öğrencilere bin bir mali ve
09:50procedural engel çıkararak eğitim hakkını
09:53engelliyorsunuz. Ötte de sürekli erkek egemen faşist
09:57şeteler tarafından zarar verilen kadın duvara da