Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Bir milyona yakın atanmayan öğretmen var. Bakın atanamayan
00:03demiyorum. Bir milyona yakın. Geldiklerinde sayı altmış sekiz
00:07binler değildi. Ve aynen şu cümleyi kullanıyordu. Burada da
00:10kayda geçsin. Atamayacaksanız niye bu üniversitede
00:13yaşayacaksınız? Niye aldınız diyorlardı. O zaman kırk altı
00:17olan eğitim fakültesi bugün yüze çıktı. Iki yüz elli bin
00:21eğitim fakültesinde. Dört yüz bin felaneviyat fakültesinde.
00:25Yüz bin üzerinde din bilimleri ve hidayet fakültelerinde.
00:28Yedi yüz elli binin üzerinde gence belki öğretmen
00:33olabilirsin umudu satılıyor. Sonuç atanmayan bir milyona
00:38yakın. Kim bunu söylüyor? Hepimiz biliyoruz. O
00:43Cumhuriyet'in eğitim fakültesini tahrip eden yıkan
00:47bir anlayışla karşı karşıyayız. O nedenle eğitim işim
00:50mücadelesi, cümliyet mücadelesi. Bakın altı yüz on iki bin
00:53sekiz yüz on dört çocuk okumuş. Hiç okudu. Altı yüz on
00:58iki bin sekiz yüz on. Dört yüz bin çocuk MESEM adı altında
01:03bir gün okulda dört gün beş gün işletmediler. Bir yılda yalnızca
01:07on çocuğunuz öldü. Ama bu onların çocukları eğitim
01:10üretiliyor değil mi? Dört yüz bin çocuk güya açık öğretim adı
01:15altında yine okul dışında. Dört yüz bin gençlik olma
01:20katsamında biliyorsunuz mülteciler, göçmen, ülkenin
01:23sınırları keyiflere döndü biliyorsunuz. Bin milyon yedi
01:27yüz bin üzerinde çocuğumuz. Bunlar okula ulaşım yok,
01:30erişim yok. Peki okula erişenler gerçekten eşit bir
01:34tekli eğitim hakkı var mı? O da yok. Yirmi iki milyon çocuklar
01:39o riski verilene göre yedi milyon çocuk yani her üç
01:42çocuktan biri derin yoksullukla karşı karşıya bir övün
01:48beslenemiyor bile. Sürekli övün anlıyor. Böyle bir tabloyla
01:52karşı karşıya. Hani o cumhuriyetin kimsesizlerin
01:55kimsesi olduğunu tablo. Çin'in olduğu kimsesiz bırakılanların
02:00bir cumhuriyeti. O nedenle diyorum ki bizim mücadelemiz
02:04cumhuriyet mücadelesidir.