İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Selcan Taşçı, dün akşam Milli Eğitim Bakanlığı önünde oturma eylemi yapan mülakat mağdurlarına yönelik polis müdahalesine ilişkin bugün Meclis’te basın açıklaması düzenledi. Taşçı, açıklamasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a seslenerek, "Milli Eğitim Bakanına ‘Milletle inatlaşma’ talimatını bir an önce verin. Çünkü hiç bir iktidar yoktur ki; anaların, haklı anaların, masum anaların, mazlum anaların ahları üzerine abat olabilsin. Dün gece Ankara’da, Kızılay’da çok fazla ananın ahını aldınız" dedi.
(ANKARA) - İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Selcan Taşçı, dün akşam Milli Eğitim Bakanlığı önünde oturma eylemi yapan mülakat mağduru öğretmen adaylarına polisin müdahalesine tepki gösterdi. Taşçı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seslenerek, "Milli Eğitim Bakanına 'Milletle inatlaşma' talimatını bir an önce verin.
hbrlr1.com/ctcfbcdfkckckl
(ANKARA) - İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Selcan Taşçı, dün akşam Milli Eğitim Bakanlığı önünde oturma eylemi yapan mülakat mağduru öğretmen adaylarına polisin müdahalesine tepki gösterdi. Taşçı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seslenerek, "Milli Eğitim Bakanına 'Milletle inatlaşma' talimatını bir an önce verin.
hbrlr1.com/ctcfbcdfkckckl
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Kıymetli basın mensupları dün gece biliyorsunuz Milli
00:06Eğitim Bakanlığı'nın önünde mülakat mağduru öğretmenlerimizin
00:09yanındaydık. Maalesef çok yersiz, hiç gereği olmayan bir
00:13fiziki müdahale de oldu. Öğretmen adayı
00:16arkadaşlarımıza. Gerçekten çirkin yani ne kolluk
00:20kuvvetlerine yakışan, ne ülkemize yakışan, ne de
00:23oradaki öğretmen adayı arkadaşlarının hak ettiği, hiç
00:26etmedikleri bir muameleyle karşılaştılar. Dolayısıyla hem
00:30dün gece yaşananlara dair hem de ııı öğretmenlerimizin
00:34haklı taleplerini bir kere daha buradan duyurmak üzere bugün
00:38burada karşınızdayım. Şimdi bu arkadaşlarımız aslında
00:41herkesin bildiği gibi KPSS'den kendi alanlarında en yüksek
00:46puanları almış beş yüz kontenjan varsa sekiz yüz
00:51kontenjan varsa o alanlarda o kontenjan sıralam kontenjana
00:55çok rahat girebilecek puanlar almış yazılı sınavda. Eee sınırda
01:00da değil dediğim gibi rahat rahat atanabilecek pozisyonlarda
01:03sıralamalarda yer almış arkadaşlarımız. Ama sonra ne
01:06olmuş? Mülakatta sırf mülakata girdikleri ilin veya illerde de
01:11komisyonların ayrı ayrı keyfi tutumlarına yuvarlama
01:15alışkanlıklarının mağduru olarak bundan dolayı maalesef
01:20komisyonlar eliyle derin bir adaletsizlik çukuruna da
01:24yuvarlanmış arkadaşlarımız. Şimdi düşünün KPSS'den seksen
01:29bir alanında seksen bir puan almış. Ilk beş yüzün içinde
01:32üç yüzlerde atanacağı garanti olan bir arkadaşımız komisyon
01:37mülakatta sıfır nokta iki puan verdiği için atanamıyor. Onun
01:42atanacağı alanda altmış bir puan almış başka bir arkadaşı onun
01:47girdiği komisyon yirmi bir, yirmi iki puan verdiği için
01:51atanabiliyor. Şimdi bu adaletsizliğin izahı yok.
01:54Üç yüzüncü sıradaki bir arkadaşımız sekiz yüzlere, dokuz
01:58yüzlere düşüyor. Normalde ilk binde bile yer almayan
02:02arkadaşımız kendisini bir anda dört yüzüncü sıradan atanmış
02:06olarak buluyor. Dolayısıyla bu kimsenin inkar edemeyeceği,
02:10kimsenin işte şöyle oldu, böyle oldu diye bir mazeret kılıf
02:14oluşturamayacağı inkar edilemez dediğim gibi bir
02:17adaletsizlik. Neye göre yapıldı bu işlemler? Hiçbir
02:21yok. Hiçbir ölçü yok. Zaten itirazın kaynağı bu. Bazı
02:25iller yüksek vermiş. Eşitlik her zaman adalet demek değildir
02:29arkadaşlar. Yani böyle herkesi eşitleyerek adaleti sağlamış da
02:32olmazsınız. Bazı iller, bazı komisyonlar o komisyona giren
02:36herkese sıfır nokta iki vermiş. Bazı komisyonlar o komisyonda
02:40giren herkese on vermiş. Bazısı iki vermiş, bazısı yirmi
02:43vermiş. Dediğim gibi yani karşısındakinin kapasitesine,
02:47birikimine, deneyimine, KPSS'den aldığı puana hiç
02:50bakmaksızın bu uygulama yapılmış. Şimdi mülakat
02:54dediğimiz şey de bir de şöyle yapılmış. Çoğunun bu adayların
02:57yüzüne bile bakmadan birkaç dakikada selamünaleyküm,
03:00aleykümselam şeklinde uğurlanmış bu arkadaşlarımız.
03:03E ama neydi eee bakanın sözü mülakat gibi mülakat
03:07yapılacaktı. Mülakatlar ders saati süresince yapılacaktı.
03:12Öyle mi olmuş? Öyle olmamış. Keşke olmayan tek şey bu
03:15şekli, gereklilik olsa zaten mülakat hiç yapılmayacaktı
03:19biliyorsunuz. Dolayısıyla bizatihi cumhurbaşkanı mülakat
03:24yapmayacağız diye söz vermişti. Seçim vaadi mülakat
03:27kaldırılacak. E dolayısıyla en baştan bu ilkeye bu sözle bu
03:31vaadi uymamış zaten. Şimdi dün gece yaşananlarla ilgili
03:35olarak da Türkiye Cumhuriyeti'nin yasalarına göre
03:39herkes önceden izin almaksızın silahsız ve saldırısız olarak
03:43kanunların suç saymadığı belirli amaçlarla toplantı ve
03:48gösteri düzenleme hakkına yürüyüşü düzenleme hakkına
03:51sahiptir. Ki orada yapılan yürüyüş bile değildir. Orada
03:56yapılan şey basına aslında basına bile değil hatta sadece
03:59bakana bu arkadaşlarımızın seslerini duyurma gayretidir.
04:03Şimdi oradaki öğretmen adaylarımızın silahı mı vardı?
04:07Hayır yoktu. Saldırgan bir tutumları mı vardı? Hayır
04:10yoktu. Şimdi dendi ki kolluk tarafından aralarında yasa
04:14dışı gruplarla bağlantılı olanlar var. Oradaki eee
04:18toplantıyı dağıtmak için. Ben var mı yok mu bilmiyorum. Ama
04:22varsa da şimdi kimin suçu? Yani oradaki mağdur öğretmenlerin
04:26suçu mu? Eğer varsa da iktidarın suçu. Bunu biliyorum.
04:30Iktidarın suçu olduğunu biliyorum. Bu insanlar kayıt
04:33altında yıllarca üniversitede okurken bu fark edilmemiş.
04:36Resmi belgelerle o sınavlara girerlerken fark edilmemiş.
04:41Bir kitlesel mağduriyetin parçası olarak oraya
04:44geldikleri gün mü fark edilmiş bu arkadaşların kim oldukları
04:47amaçlarının ne olduğu? Eğer öyleyse bu da bir tepeden tırnağı
04:51beceriksizliğin vesikası zaten basiretsizliğin, gafletin
04:55göstergesi dolayısıyla buradaki suçu iktidar herkesten hele de
05:00o mağdur öğretmenlerden önce kendisinde aramalı. Bakın ben
05:04size dün orada kimler vardı söyleyeyim. Dün gece de
05:07söyledim. Bir kere daha söyleyeyim. Dün orada hamile
05:10kadın öğretmenlerimiz vardı. Dün orada yeni doğum yapmış
05:14daha loğusa hamile kadın loğusa kadın öğretmenlerimiz vardı.
05:19Puset'inde bebekler vardı. Yeni doğum yaptığı için orada
05:23olamayan ııı ama onun yerine oraya gelen kızları yerine
05:27oraya gelen anneler vardı. Kızlarının öğretmen kızlarının
05:31hakkını aramak isteyen. Dün orada şehit çocukları vardı
05:35mesela. Şehit çocukları öğretmen olmuşlar. Haklarını
05:39aramak için oradalardı. Dün orada öksüz, yetim,
05:42tırnaklarıyla kazıya kazıya bir meslek sahibi olmuş, yoksul,
05:47sahipsiz ama zeki, akıllı, pırıl pırıl gençleri vardı bu
05:52ülkenin. Dün orada eşi polis olan öğretmen arkadaşlarımız
05:56vardı mesela. Abisi polis olan öğretmen arkadaşlarımız vardı.
06:00Işte bu insanlar vatan, millet, düşmanı muamelesine
06:04uğradı. Akıl alır, vicdanlısı her şey değil gerçekten.
06:07Yıllarca bu iktidar başörtülü bacılarımızı yerlerde sürüklediler
06:12diye oy topladı bu ülkenin muhafazakar insanlarından. Dün
06:16orada bütün görüntülerde fark edilmiştir zaten. Erzurum'dan,
06:20Diyarbakır'dan, Ağrı'dan, Tekirdağ'dan, Kayseri'den,
06:24Türkiye'nin dört bir yanından gelen kadın öğretmenlerin yüzde
06:28seksen, seksen beşliği neredeyse başörtülü
06:32kadınlarımızdı. Din kültürü, ahlak bilgisi öğretmenlerimizdi.
06:36Onları süpürttüler ya dün kolluk kuvvetlerine. Yani en
06:39büyük iddialarından kendi kendilerini vurdular. Anneleri
06:43yaşındaki başörtülü kadınları, evlatları yaşındaki polislere
06:47süpürttüler dün gece orada. Ankara Ayazı'nda üzerine
06:51oturacakları bir karton parçası sokmalarına izin verilmedi
06:55bariyerlerin arasına. Uzun süre yiyecek sokmalarına, su
06:58sokmalarına, çay sokmalarına izin verilmedi. Annelerimiz
07:02için, hamile öğretmenlerimiz için sandalye sokmak istedik.
07:05Bize izin vermediler. Milletin vekillerine izin vermediler. Ben
07:09orada görev yapan polis arkadaşlarımızı da suçlamıyorum.
07:12Suçlayamıyorum. Çünkü çok yaman, trajik bir son olarak,
07:18bir tutarsızlık da olarak bugün mağdur olarak karşılarında
07:22duran öğretmen adaylarıyla yarın hepsi belki meslektaş
07:26olacaklar ve yarın öğretmen olarak atanamadıkları için polis
07:30olmak zorunda kalan bu arkadaşlarımız da başka bir
07:34toplumsal olayda başka bir haklı ve mağdur kesimin
07:37karşısında bulacak kendisini. Maalesef bunu hepimiz
07:41biliyoruz. Belki dün orada öğretmen adaylarına müdahale
07:45eden polisler arasında da atanamayan öğretmen
07:48arkadaşlarımız vardı. Yani atanamadıkları için polis
07:51olmak zorunda kalmış olan öğretmen adaylarımız vardı.
07:54Bunu hepimiz biliyoruz. Dolayısıyla ben asla oradaki
07:58polis arkadaşlarımızı suçlamıyorum. Ama onlara o
08:02insafsız emirleri verenleri suçluyorum. Sizin hiç mi
08:05vicdanınız yok? Kanunlar diyorsunuz tekrar söylüyorum
08:09Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre herkes önceden izin
08:13almaksızın silahsız ve saldırısız olarak kanunların
08:17suç saymadığı belirli amaçlarla toplantı ve gösteri
08:22yürüyüşü düzenleyebilir kanunların suç saymadığı bir
08:26amaç da orada ifade edilen kanunlar diyorsunuz kanunlar
08:30açık, milli güvenliğe tehdit oluşturmadıkları sürece ki
08:33oluşturmadılar. Kamu düzenini bozmadıkları vatandaşın
08:37yaşamını katlanılamaz derecede zorlaştırmadıkları sürece ki
08:41zorlaştırmadılar. Genel sağlığa, ahlaka, başkalarının
08:45özgürlüklerine zarar vermedikleri sürece ki
08:49vermediler pekala orada haklılıklarını haykırabilirler.
08:53Kanunlar diyorsunuz. O öğretmenlerin orada
08:56toplanmasına yol açan adaletsizlik mi peki kanuni
09:00olan? Devlet bünyesinde başlamaya hak kazandıkları
09:03mesleklerini çalmak mı kanuni olan onlardan? Lütfedip
09:08temsilcileriyle görüşen Milli Eğitim Bakanlığı Bürokratı
09:11diyor ki mahkemeye gidin. Hukuk Devleti'nden anladığınız bu mu
09:14gerçekten sizin? Mülkün temellerini dinamitliyorsunuz.
09:19Diyor ki o bürokrat arkadaşımız kimse elenmedi sizin sadece
09:23sıranız değişti. Değişen sıraları değil bu insanların
09:27ya hayatları. Bunu bile anlamak bu kadar zor mu gerçekten?
09:31KPSS'de atanmaya değer puan aldığı ayrılan kontenjanla çok
09:36rahat giren bir sırada olduğu için devletinin aslında ona
09:40verdiği söze güvenerek mesela ev tutan bir öğretmen bundan
09:44sonra kirasını ödeyemeyecek atanamadığı için. Mesela
09:47evlenmeye karar veren bir öğretmen düğününü yapamayacak.
09:50Mesela çocuk sahibi olan bir öğretmen o çocuğa mama
09:53alamayacak. Sıra değişikliği diye önemsizleştirdiğiniz başta
09:58insan umuruna yakışır