• geçen ay
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, partisinin İstanbul İl Örgütü’nde düzenlediği haftalık basın toplantısında, “AKP iktidarı döneminde istikrarlı biçimde devam eden tek şey yıkımdır, felakettir. Bu iktidar bu memleketin hayrına tek bir adım atmaz, bu iktidar bir sermaye grupları koalisyonudur, bu iktidar halk düşmanlarının koalisyonudur, bu iktidar bir çeteler koalisyonudur... Memlekette gerçekten ihtiyacı olanların bütçesi kısılıyor, Saray’ın bütçesi genişliyor. Yurttaşlarımızın şu denklemi görmesi lazım, bizim mutfak bütçemiz kısıldıkça Saray’ın ejder meyveli bütçesi büyüyor” dedi.
Kamera: MEHMET ÇALPAR 
(İSTANBUL)- Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, partisinin İstanbul İl Örgütü'nde düzenlediği haftalık basın toplantısında, "AKP iktidarı döneminde istikrarlı biçimde devam eden tek şey yıkımdır, felakettir.

hbrlr1.com/ctaditlfkckckl

Category

🗞
Haberler
Döküm
00:00Değerli arkadaşlar, sevgili basın emekçileri, sizleri ve
00:04sizlerin aracılığıyla sesimizin ulaştığı tüm yurttaşlarımızı
00:08sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Şimdi tabii
00:12Türkiye siyasetinin bir geleneği var. Iıı siyasi parti
00:15liderleri Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki grup
00:18konuşmalarını gündeme ilişkin değerlendirmelerini sadece
00:23milletvekilleriyle değil tüm kamuoyuyla paylaşmak için
00:27değerlendiriyorlar. Biz Türkiye İşçi Partisi olarak bu siyaset
00:31anlayışla doğal olarak biraz mesafeliyiz. Yani siyasetin
00:34sadece meclise sadece Ankara'ya sıkıştırıldığı bir yaklaşıma
00:38halkın sadece izleyici muamelesi gördüğü bir
00:43yaklaşımı doğru bulmuyoruz. Biz yurttaşın özne olduğu,
00:47gerçekten belirleyici olduğu ve yurttaşın içindeki bir
00:51siyaset anlayışını doğru buluyoruz ama itiraf etmem
00:54gerekir ki bu mecliste yapılan adına grup toplantısı denilen
00:58toplantıların da diğer siyasi partileri bir değerli topluluğu
01:02dinleme, memlekete ilişkin görüşlerini değerlendirme şansı
01:07vermek gibi bir avantajı da var. Biz de mecliste temsil
01:11edilmeye başladığımız günden bugüne belki grup toplantısı
01:15yapamıyoruz ama basın toplantıları aracılığıyla
01:17gündeme ilişkin değerlendirmelerimizi
01:20paylaşıyoruz. Zaman zaman yurttaşın bizden
01:22beklentilerini, taleplerini duyurmak istediği sesini
01:25yansıtmak için bu basın toplantılarını değerlendiriyoruz.
01:29Kuşkusuz bunun bir yanı da partimize dönük sistematik
01:34biçimde devam eden sansür politikaları ve bu sansürü
01:39dermek için sosyal medya mecralarını etkin biçimde
01:43kullanmak için, mecliste iç tüzüğün antidemokratik
01:46uygulamalarını yarattığı sıkışmayı aşmak için basın
01:50toplantıları gerçekleştiriyoruz. Bu vesileyle
01:53bir kez daha bu basın toplantıları aracılığıyla
01:55sesimizin yurttaşlara ulaşmasına katkı koyan tüm
01:59yurttaşlara bizi izleyen, destek veren, paylaşan tüm
02:02yurttaşlara gerçekten yürekten teşekkür etmek istiyorum. Şimdi
02:05tüm bu girişin şöyle bir mantığı var değerli
02:08arkadaşlar. Maalesef ııı öyle denk geliyor. Ben bu kürsüye
02:12çıkmadan bir iki saat önce Tayyip Erdoğan grup konuşması
02:16yapıyor ve doğal olarak o grup konuşmasını dinledikten
02:20sonra ııı buraya geliyorum ve basın toplantısının çerçevesini
02:24son halini Tayyip Erdoğan'ı dinledikten sonra vermek
02:27zorunda kalıyorum. Şunu söyleyeyim maalesef izledim.
02:32Iıı insan duyduklarına, gördüklerine, gerçeğin nasıl bu
02:37kadar ters yüz edilebildiğine gerçekten inanmıyor. Yani bütün
02:41varlığını sömürüyü katmerlemeye, bu sömürüyü
02:45meşrulaştırmaya adamış. Bütün iktidarı boyunca hep ama hep
02:50zengini daha zengin eden, yoksulu daha fazla ezen bir
02:53anlayışın temsilcisi olmuş bir bozuk düzenin nasıl
02:58savunulabileceğini nasıl yansıtılabileceğini bir kez
03:03daha görmenin üzüntüsüyle bu kürsüye çıktım. Bir şey
03:07hatırlatacağım bu vesileyle Tayyip Erdoğan'ı dinlerken
03:09düşündüm sanki AKP iktidarının özeti gibi. Bilmiyorum hatırlar
03:14mısınız? Anayasaya göre tarafsız olan Cumhurbaşkanı.
03:18Yani bir siyasi partiye üye olması mümkün olmayan bir
03:21Cumhurbaşkanlığı dönemi de oldu Tayyip Erdoğan'ın ve Tayyip
03:24Erdoğan o dönem haftalık olarak muhtarları topluyordu. Işte
03:28bakın AKP iktidarının özü aslında bu. Konuşmaya ihtiyaç
03:33duyduğunda televizyonlardan milyonlara seslenmeye ihtiyaç
03:37duyduğunda her hafta çağırdığı muhtarları şimdi hiç ihtiyaç
03:41duymuyor Tayyip Erdoğan. Muhtarları unuttu. Yani bu
03:43sistemin pek yönünü tartışıyoruz Cumhurbaşkanlığı
03:47rejimin galiba ilk kaybedeni muhtarlar oldu. Yani bu rejim
03:50değişmeden önce her hafta Cumhurbaşkanı'nın aradığı
03:52muhtarları şimdi kimse aramıyor, sormuyor. Ama işte
03:55bakın bu fotoğraf aslında AKP iktidarının özü ve özetidir.
03:58AKP bir şeye ihtiyaç duyduğunda onu kullanabildiğinde onu
04:05yanına alır ama artık onunla işi bittiğinde ona ihtiyaç
04:10duymadığında onun adını bile hatırlamayan bir iktidar
04:14anlayışı. Ben bu ayrıntının çok önemli olduğunu düşünüyorum ve
04:18aslında bütün bu toplantıları Tayyip Erdoğan'ın o grup
04:22konuşmalarını belki biraz bu gözle değerlendirmek gerekiyor
04:27ve hatırlatmalar yapmak lazım. Yani ne diyorlardı mesela bu
04:31sistem değişikliğinden sonra koalisyonlar dönemi bitecekti
04:34hatırlıyorsunuz değil mi? Ekonomik kriz bitecekti,
04:37Türkiye uçacaktı, istikrar sürecekti, Türkiye hep
04:41büyüyecekti bu iktidar döneminde. Daha neler neler
04:44olacaktı kim bilir ama işte hep beraber yaşıyoruz. Şimdi ne
04:48oluyor? Mesela koalisyonlar seçimlerden önce kuruluyor
04:51zaten. Yani adına Cumhur İttifakı dedikleri bir
04:53koalisyon seçimden önce kuruluyor. Ekonomik kriz
04:56maşallah her geçen gün devam ediyor. İstikrar konusu biraz
04:59tartışmalı. Çünkü bir açıdan bakarsak evet istikrarlı biçimde
05:02felakete doğru sürükleniyor ülke. Yani eğer AKP döneminde
05:06ülkenin yaşadığını bir yıkım olarak değerlendirirsek evet
05:10AKP iktidarı döneminde istikrarlı biçimde değişen tek
05:13şey yıkımdır, felakettir. O yüzden değerli yurttaşlar adını
05:16koyalım. Bu iktidar bu memleketin hayrına tek bir adım
05:20atmaz. Bu iktidar bir sermaye grupları koalisyonudur. Bu
05:25iktidar halk düşmanlarının koalisyonudur. Bu iktidar adını
05:30net biçimde ifade etmek istiyorum. Bu iktidar bir
05:32çeteler koalisyonudur. O yüzden burada bir kez daha
05:35hatırlatıyorum ve söz veriyorum. Bu yeni doğan
05:38unutturmayacağız. Bakın bu hafta grup toplantılarında
05:41unutuldu gitti. Hayır. Bu iktidar bir çeteler
05:46koalisyonudur. Ülkeyi çeteler aracılığıyla yönetmektedir. Ve
05:50o çetelerin en rezillerinden bir tanesi de işte adına yeni
05:53doğan dedikleri o çetedir. Bunların bildiği, inandığı,
05:58taptığı tek bir şey var o da para. Bunların kıbleleri para
06:04ve çetelerin önünde daha fazla daha kolay para kazanabilir
06:08için açıyorlar. O yüzden değerli arkadaşlar bu iktidarın
06:12bir halk düşmanları iktidarı olduğunu, bu iktidarın bir
06:15sermaye grupları koalisyonu iktidarı olduğunu, bu iktidarın
06:20bir çeteler koalisyonu iktidarı olduğunu, bu iktidarın bir
06:23tarikatlar koalisyonu iktidarı olduğunu hiç ama hiç
06:26aklımızdan çıkartmamamız gerekiyor. Yani üç beş tarikat
06:30daha zengin olsun diye üç beş patron daha fazla para
06:35kazansın diye yapmayacakları kötülüklerin olmadığını bir
06:40kez daha ifade etmek istiyorum. Daha ne diyeyim? Yani insanlar
06:44enkaz altındayken çadır satan bir iktidar bu. Insanlar enkaz
06:49altındayken çadır satan o çadır satışlarını protesto edenleri de
06:53utanmadan gözaltına alıp yargılayan bir iktidardan söz
06:57ediyoruz. Bunların adalet anlayışının da bunların
07:00yönetim anlayışının da ne olduğunu görüyoruz. O yüzden
07:03arsızlığın, pervasızlığın, halk düşmanlığının hattı da,
07:08hududu da olmadığını bize bir kez daha göstermiş bir iktidarla
07:12karşı karşıyayız. Niye bu kadar öfkeliyim? Genç arkadaşlarım
07:17iletti. Antisayaç nokta kom diye bir site var. Değerli
07:20arkadaşlar. Antisayaç nokta kom. Herkesin elinde cep
07:24telefonu var, önünde bilgisayar var. Bu siteye girdiğinde insan
07:29Yani bu iktidar döneminde yirmi iki senedir bu iktidarın
07:34yönettiği ülkede öldürülen kadınlar anıtı olarak yapılmış
07:39bir sitede söz ediyoruz. Ve burada sistematik olarak hangi
07:44yıl nerede, hangi kadının nasıl bir cinayete kurban gittiğini
07:48görüyoruz. Ve iki bin yirmi üç yılı rakamını söyleyeceğim
07:52sadece. Dört yüz on yedi tane kadının cinayet sonucu hayatını
07:57kaybettiği bir tabloyla karşı karşıyayız. Işte hani bu
08:01iktidarın böyle bir iktidarın dün yirmi beş Kasım'da
08:06İstanbul'da yaşattıkları ancak AKP döneminde ancak saray
08:12iktidarı hüküm sürdüğü bir ülkede ancak Türkiye'de olur
08:15denilecek çinstendi. Bütün İstanbul'u ulaşıma kapattılar.
08:20İstanbul'da kadınların sesi çıkmasın diye kadınlar bu
08:24şiddet sarmalına, bu cinayetlere karşı sesini
08:27yükseltmesin diye ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Ama
08:31buradan bir kez daha bütün bu baskıya, bütün bu zulme, bütün
08:36bu cinayet şebekesini savunan iktidarın uygulamalarına karşı
08:40yan yana gelen ve bizi bu iktidardan kurtulacağımıza bir
08:44kez daha inandıran kadınlara yürekten teşekkür etmek
08:49istiyoruz. Değerli arkadaşlar bu iktidarın bir özelliği daha
08:54var. Konuları birbirinden bağımsız ele almaya birbirinden
08:59ilgisiz göstermeye çalışıyor. Işte yirmi beş Kasım günü bu
09:06kadar çok kadın cinayetinin işlendiği bir ülkede kadına
09:08karşı şiddetiye ses yükseltmek istiyor. Bunu engellemek için
09:12mücadele etmek isteyen kadınların hareket etmesini
09:16bile engellemeye çalışan bir iktidarın çıkıp yasaları,
09:23anayasayı anayasa mahkemesi kararlarını bahane ederek
09:28kreşleri kapatma kararı alması da bize göre birbiriyle son
09:35derece ilgili gelişmeler. Yani kadını mümkün olduğunca hayatın
09:39dışına itmeye çalışan, kadına köle muamelesi yapmaya
09:43çalışan, kadını evine hapsetmeye çalışan, kadınları
09:46yoksulluk cenderesine, çaresizliğe sürüklemeye çalışan
09:50bir iktidarın kreşleri hedef haline getirmesi de hiç
09:54şaşırtıcı değil. Şimdi bu konuyla ilgili bugün sosyal
09:59medya

Önerilen