• 2 ay önce

Category

🗞
Haberler
Döküm
00:00İNTRO
00:07MÜZİK
00:19Merhaba değerli izleyicilerimiz haberin içinden programımızdan sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyoruz.
00:37Hoş geldiniz ekran başına ve Türk siyasetini konuşacağız.
00:42Türk siyaseti nereye gidiyor, neler oluyor, hukukun üstünlüğü ilkesinde ne oluyor,
00:49Türkiye acilen bir erken seçime gitmeli midir, parlamenter sisteme acilen geçmeli midir,
00:56işte bütün bunları konuşacağımız ve daha pek çok şeyi konuşacağımız çok deneyimli, çok değerli bir ismi ağırlıyoruz.
01:03Hem gazeteci kimliğiyle hem siyasetçi kimliğiyle bizlerle MHP'nin 21. dönem milletvekiliydi.
01:12Sayın Nazif Okumuş bizlerle, hoş geldiniz yayınımıza saygılar.
01:17İyi günler, saygı dilerim. İzleyenlerimize de sevgi ve selamlarımı iletiyorum.
01:23Hakkımda zaman, deneyimli ve yeni meseleleri çok bir aydın sorumluluğu içerisinde aynı zamanda dikkate alıp milletle paylaşan sizlersiniz.
01:37Çok teşekkür ederim.
01:39Siz bizi kırmadınız. Ne kadar yoğun tempoda olduğunuzu biliyorum ve düşünceleriniz son derece önemli.
01:45Özellikle MHP'nin içini çok iyi bilen bir isim olmanız, o siyasetçi kimliğiniz, siyaseti okuyuşunuz çok önemli mesajlar içeriyor bizler açısından.
01:58Şimdi Sinan Ateş davasını uzun zamandır izliyoruz. Bir muamma, sanki bir şeylerin üstü örtülüyor.
02:08İşte narin çocuğun başına gelenler ebediyete gönderildi maalesef ve acı içinde.
02:15Orada da bir siyasetçinin ismi ve siyasetçinin damadı yine konunun içine giriyor.
02:21Damat tutuklanıyor, hemen bırakılıyor.
02:24Derken bugün MHP liderinin yapmış olduğu konuşma, bunu nasıl değerlendirirsiniz bilemiyorum.
02:33Sizin görüşünüzü aldıktan sonra o konuşmayı izleyicilerle biraz paylaşmak istiyorum.
02:38Tehdit var değil mi orada Sayın Okumuş?
02:42Evet maalesef iktidar, Cumhur İttifakı tehdit diline o kadar alıştı ve tehdit dilini o kadar içselleştirdi ki vazgeçemiyor.
02:52Ve hemen her hafta yaptıkları konuşmalar, değerlendirmeler kamuoyuyla paylaştıklarında hep muhalif kesimi tehdit etmekle kendi taraftarlarını da hizaya sokmakla meşgul oluyorlar.
03:06Oysa Türkiye'nin gündemi bu değil.
03:08Türkiye'nin gündemi Sayın Cumhurbaşkanı'nın sıkıştığı zaman, laf geldiği zaman ifade ettiği birlikteliğimizi vurgulayacak, samimi olarak birbirimize tahammülün ötesinde gönlümüzü açabileceğimiz bir iklimi yaratmak.
03:24Bu iklimi muhalefet Türkiye'de, yani iktidarın karşısında bir duruş sergiliyorum diye değil, aynası iştirkişinin lafa bakılmaz, yaptıkları ile ortaya koydukları davranışlarıyla muhalefet buna büyük bir çaba sarf ediyor.
03:39İktidarla bir şekilde siyasi kimlik veya tribüncülük yerine ülkenin problemlerini konuşabilecek ve onları bir şekilde ortadan kaldırabilecek bir ortamı yaratmaya çalışıyor.
03:55Ama iktidar bundan kaçınıyor, iktidar bunun yerine tehdit diliyle gidiyor.
04:00Bugün davalarda bunu görüyoruz.
04:02Sinan Ateş davasında görüyoruz, Ayhan Bora Kaplan davasında görüyoruz.
04:07Farklı davalarda Sezgin Baran Korkmaz davasında görüyoruz. Bunları niye söylüyorum?
04:12Bunlar daha çok kamuoyunun hafızasında kaldığı için bunları örnek veriyorum.
04:16Oysa Türkiye'nin adliyelerinde özellikle kadınların, annelerin, evlatlarının çığlıklarının duyulduğu nice davalar var ama o çığlıklar ancak o koridorlarda duyulabiliyor ve Türkiye'nin geneline şamil olmuyor.
04:31Bunlar Türkiye'nin genelinin dikkatini çektiği davalar olduğu için paylaşıyorum.
04:35Nalin davası da bunlardan bir tanesi Şanlıurfa'da.
04:38Bu davalarda milletin evlatları, annelerin çığlıklarına, ailelerin feryatlarına ve Türk milletinin hassasiyetine rağmen bir hukuksuzluk şalı üzerlerine örtülmeye çalışılarak farklı boyutlara taşınmaya çalışılıyor.
04:55Siyaset hukukun üzerinde o kadar eliyle değil sadece her şeyle hakim olmaya başladı ki işte bunun örneklerini görüyoruz.
05:03Bir hukuk devletinden vazgeçtim çatısını oluşturmuş bir devlette anayasa mahkemesine nasıl baktıklarını, anayasa mahkemesinin nasıl bir o devletin temelinde olmazsa olmaz bir kurum müessesi olmasına rağmen onu yok farz etmeye çalıştıklarını hep şahit olmuyor muyuz Gülgün Hanım?
05:24Edasız böyle bir süreçten geçiyoruz, ağır bir süreçten geçiyoruz ve Türkiye bugün gene muhalefetin yani şaşkın bakışları arasında daha doğrusu milletin tamamının şaşkın bakışları arasında ben inanıyorum ki AK Parti'ye oy verenler de MHP'ye oy verenler de bu sivri dili, bu küstah dili, bu baskın dili, bu tehditkar dili yani hayretle takip ediyorlar.
05:52Çok şaşkınlık içerisindeler.
05:54Niye?
05:55Bugün Türkiye'de bir Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı bugün grup konuşmasında yeni yasama yılının da başlangıç günü olan bir günde bu kadar ağır bu kadar tehditkar konuşurken aslında kendi seçmeninin de vicdanına ters düşüyor.
06:17Çünkü kendi seçmeni Büyük Ocakları gibi bir müessesenin Genel Başkanlığı yapmış bir akademisyenin Ankara'nın göbeğinde böylesine kahpece hunharca katledilmesinden inanılmaz derecede üzgün.
06:31Onlar da bu üzgünlüklerini belki çok sesli ifade edemiyorlar ama sokaktaki anketlerde MHP'ye oy veren seçmenin de yüzde 68 civarında olanın ateş cinayetinin her şeyle aydınlığa kavuşturulmasını bekliyor ve bunu kınıyor, bunu tehlin ediyor.
06:53Şimdi böyle bir gerçeğimiz varken böyle bir tehdit dili niye olsun? Bu tehdit dili Türkiye'nin o kadar çok meselesi var ki.
07:02Milliyetçi Hareket Partisi'nin ilk günde yasama yorganına yani Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin yeni döneminin ilk açılış gününde gündeme getirmesi gereken çok meseleler var.
07:14Mesela ne var? Bakın Yunan botları artık Türkiye'nin kıyılarına çıkmaya başladılar. Bodrum'da, Datça'da, sahillerde, plajlara çıkıp da takip ettiklerinin gereğini yerine getiriyorlar ve Türkiye bunları seyrediyor.
07:33Yani Erzurum'a Allah'tan deniz yok. Nihayetinde deniz olsa Erzurum'da da çıkacaklar. Erzurum'a kadar gidecekler, Kayseri'ye kadar gidecekler, Orta Anadolu'ya gidecekler, Doğu'ya gidecekler.
07:43Yani nedir bu Allah aşkına? Biz bununla ilgili Türkiye'yi yönetenlerin bir şeyler söylemesi gerektiğini bekliyoruz.
07:50Biz dün Atina'da bir toplantı yapılıyor. Gökçeada, Bozcaada'nın ilaki için toplantı düzenleniyor. Büyük Helen Vakfı adındaki bir vakıf bunu düzenliyor ve Fener Rum Patriği'de orada Bartelen Moğoz gidiyor ve bize iftira atıyor.
08:06Yaşadığı, vatandaşı olduğu ülkeye iftira atıyor. Ne diyor? Terör estiriliyor Bozcaada'da, Gökçeada'da köyler boşaltılıyor diyor.
08:15Böyle bir şey asla yok. İnanın yani birbirimizi inandırmak zorunda değiliz. Hepimiz bunu görüyoruz ama böyle bir zerrece inandırıcı olmayan, yüzde bir bile gerçeği olmayan bir iftirayı bu kadar pervasızca nasıl atabiliyor Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı?
08:33Ve buna seslerini çıkarmıyorlar. Bırakın seslerini çıkarmayı. Biz bütün son zamanlardaki gelişmeleri hep Yunanistan tarafından öğreniyoruz.
08:43Yani Türkiye'nin bir şekilde Kıbrıs'ta yeni bir pazarlık sürecinin içerisine girebileceğini, Türkiye'nin F-16'lardan sonra F-35 projesine tekrar dahil olabilmesi için S-400'leri İncirlik'e bırakabileceğini, adeta terk edebileceğini Yunan tarafından öğreniyoruz.
09:09Ve bunların hiçbiri yalanlanmıyor. Amerika tarafından da bir şekilde onaylanıyor. Ve yine son haber oradan geliyor ki Heybelda'da ruhban okulun da açılabilecek.
09:21Yani demokratik bir ortamda, normal bir zamanda Heybelda'da ruhban okulun açılmasına emin olun ki benim gibi başkalarının radikal görebileceği ama asla biz radikal değiliz.
09:33Çağdaş anlamda milletin tamamıyla etnikçilik yapmadan kucaklaşabilen vatanseverleriz bizleri hepimiz.
09:39Şimdi ben bile Heybelda'da ruhban okulun çok normal bir ilişki düzeyinin içerisinde gerçekten Türkiye'de eskisi gibi Milli Eğitim Bakanlığı'nın kontrolünde olacaksa, tabii ki bu Milli Eğitim Bakanlığı'nın ne işler çevirdiğini bilmiyoruz.
09:57Yani Çağdaş anlamda bir Milli Eğitim Bakanlığı'nın kontrolünde olacaksa açılabilmesine müsbet bakan bir insanım. Fakat siyasi ilişkiler bizi öyle bir yere getirdi ki öyle hasmane, öyle pervasızca, öyle kafaların ardında bir şeyler saklayarak bir siyasi hedeflere doğru gidiyorlar ki.
10:19Durduk yerde bu Heybelda'da ruhban okulun açılacağını bile Yunan basından, Yunan siyasetçilerinden öğreniyoruz ve böyle bir yola gidildiğini şimdi Ankara susarken biz oradan bunu fark ediyoruz.
10:33Demek istediğim bu, Türkiye asıl gerçek siyasi gündemi yerine uyutulan böyle siyasetçileri tarafından, iktidardaki rol model haline gelmiş bir takım isimler tarafından gerginlik ortamıyla bastırılarak, susturularak gerçeklerin konuşturulmadığı bir ülke haline getirilmek isteniyor Fehmi Gülgün Hanım.
10:55Böylesine ağır şartlarda geçiyoruz. Yani Türkiye'nin daha özel gündemleri de var. Ne var? Sokaktaki yangın var.
11:02Zannediyorum bugün az önce anonsta gördüm. Çok değerli eğitimcilerle bizim ilk öğretimde yaşadığımız o hijyen şartlarını başta olmak üzere fiziki şartları, eğitimdeki dertlerimizi konuşacaksınız.
11:17Bunlar bizim ülkemizin, milletimizin 20 milyon ilk ve orta öğrenimde okuyan evlatlarımızın ve onlarıla beraber ailelerinin dertleri. Yani Türkiye'nin derdi bu ya. Bu Türkiye'nin derdine sırtını dönebilen bir iktidar var.
11:32Muhalefet oraya gitmesin diye, o okulları temizlemesin diye idarecilerini, milli eğitimde her ne kimse, şube müdürlerini, ilçe milli eğitim müdürlerini, okul müdürlerini, idarecilerini teyakkuz durumuna geçirip aman ha sakın CHP'li, İYİ Partili falanca partili muhalif belediyelerden gelebilecek yardımları sakın o hizmetleri hayata geçirmeyin.
11:59Onları istemiyor, sokmayın okulunuza diyen bir ziynet olabilir mi? Hepimiz bu ülkedeyiz ve evlatlarımızın varlığı için, onların sağlıklı bir ortamda eğitim görmesi için çaba sarf etmek zorundayız. Senin ulaşamadığına, benim ulaşamadığıma falanca ulaşacak bu bir zincirin halkaları gibi birbirlerini tamamlayıcı unsurlardır.
12:19Ama yapmıyor, bunu deprem bölgesinde gördük. Gülgün Hanım, deprem bölgesinde muhalefet su verse onu engelleyen, muhalefet orada bir hizmet yapsa iktidar adına böyle Ali Kran başkesen rollere girip de siz burada ne gösteriyi yapmaya peşinde yarışıyorsunuz diyen aklı evvelleri gördük, utanmazları gördük.
12:39Böylesine siyasi bir duruşla bakanları gördük. Başka sadece deprem bölgesinde görmedik, pandemide görmedik mi? Pandemide bu ülkenin yoksul insanlarına, çaresiz insanlarına daha kaliteli ve daha ucuz ekmek verebilmek için açılan halk ekmekleri kapatmaya çalışan zihniyetleri gördük.
12:59Onun için çok uzattım galiba, kusura bakmayın. Gülgün Hanım, siz siyasetten girdiniz, ben siyasetin fotoğrafı…
13:05Sizi dinlemek istiyoruz, sorum da olacak. Hiç uzatmadınız, son derece önemli noktalar bunlar. Buyurun Sayın Okumuş.
13:14Evet, onun için İran Ateş davası Türk milletinin sembol olarak da yüzünü gözünü çevirdiği ve acaba buradan nasıl bir şey çıkacak dediği bir dava.
13:29Hangi anlamda? Çünkü farklılaştırılmaya çalışılıyor. O kadar bilir kişilerin kılı kırk yararak oluşturduğu raporlara rağmen, tespitlere diyorum bakın tespitlere hem de kesin sahih tespitlere rağmen hala yani orada Sinan Ateş'i vuran kurşunlar başka bir silahtan mı çıktı diyebilecek kadar meseleyi saptırmaya çalışan koca koca adamlara şahit oluyoruz.
13:57Ve maalesef onların bu işin arkasındaki siyasi gücü nasıl bertaraf etmeye çalıştıklarını nasıl koruyup kollamaya çalışarak da onları bu davanın dışında tutmak için çaba sarf ettiklerine şahit oluyoruz.
14:12Halkımız da buna şahit oluyor. Halkımız normal sokaktaki bir takım alacak verecek davalarında, bir takım hukuk davalarında en azından kiracı ev sahibi ilişkilerinde en azından farklı asliye hukuk davalarında sadece ceza davalarında değil.
14:34Nasıl kararlarda bir takım ellerin bir takım hukuka müdahale edebilecek derecede nüfuzunu kullanmaya çalışan çevrelerin varlığından rahatsızsa böyle rol model olmuş davalarda işte Narin davasında yarın o davayı da daha böyle iddianame ile beraber göreceğiz tabi ki.
15:01SBK davasında yani Sezgin Baran Korkmaz davasında, Ankara'daki Ayhan Bora Kaplan davalarında ve söz konusu bu Sinan Ateş davalarında halkımız bunları siyasetle beraber değerlendirebilecek ve kafasından gönlünden geçen o kanal sahibi olduğu meseleyi daha da pekiştirebilecek yaptırımlara dikkat kesiliyor.
15:31Ama haksız sayılıyor mu? Değil.
15:33Halk söylüyor ben demiştim diyor.
15:35Yani şu anda Türkiye'de dünden beri bu davanın başlangıcından beri en azından sizin gibi Meltem TV gibi televizyonların hassasiyetiyle halkımız saklanmaya çalışılan gerçeklere bir şekilde dikkat kesiliyor, fark edebiliyor.
15:53Fark edince de diyor tam düşündüğüm gibi, tam düşündüğüm gibi nasıl da bunu kabartmaya çalışıyorlar, nasıl bir gerçeği ortadan kaldırmaya çalışıyorlar, nasıl bir katili o katil değildi başkaları da bu işin içinde suç ortağıydı en azından dedirtmeye çalışarak kurtarmaya, kurtarmaya çalışıyorlar.
16:15Nasıl bu işin arkasındaki failleri yok etmeye, kaybetmeye, onları davadan uzaklaştırıp zaman içerisinde unutturma gibi bir süreci başlatmaya çalışıyorlar diye sokak milyonlar bunları görüyor Gülgün Hanım.
16:30Ve görürken bir devletin şahsında aslında o devlette sorumluluk taşıyan siyasi iradenin kendi halkından nasıl koptuğunu, kendi halkından nasıl uzaklaştığını, kendi halkının vicdanını, iradesini, kendi halkının hakkaniyet ölçülerini nasıl istismar ettiğini görüyor ve aynı insanlar da çıkıyor.
16:55Türkiye'de maalesef toplumumuz cinnet geçiriyor, nöbet geçiren cinnet geçiren kendileri, ahlak diyerek ahlaksızlığı pekiştiren, putlaştıran kendileri ve maalesef toplumun ahlaki değerlerini böyle daha genç yaşında suç makinesine dönmüş,
17:18kimi zaman polis memurunuz bayan kardeşlerimizi şehit eden, kimi zaman sokaklarda toplumun malına, canına, toplumun bütün değerlerine kastederek her türlü suçu işleyen o insanlar nasıl yürer canım böyle bir toplumda bizim bir şeyimiz var.
17:43Dolayısıyla marif sistemimizi daha onarma, marif sistemini onarma kardeşim, sen siyaseten kendine çeki düzen ver, sen kendi asaletini, karakterini ortaya koy, sen öncelikle siyasetçi olarak bu topluma örnek olabilme erdemini sen taşı, o erdeme sen sahip ol.
18:03Onun için kendileri bir şekilde en azından ahlaki değerleri dikkate alıp o değerlerle toplumun karşısına çıkması gerekenler, o değerleri unutturup işte Urfa'da bir siyasetçinin oğlu 3-4 saatlik bir gözaltından çıkarılabiliniyor.
18:26İstanbul'da başka benzerlerine şahit olabiliyoruz ve siyasetin hem hukukun üzerinde nüfuzunu çok baskın bir şekilde gösterdiği, halkın üzerinde de tehdit diliyle baskın bir şekilde bastırdığı bir düzenden geçiyoruz.
18:45Devlet Bahçeli'nin o sözlerini dinlemek, izletmek istiyorum.
18:50Çünkü siz aynı zamanda bir Türk dili ve edebiyatı ustasısınız.
18:55Bu söylemi Türkçemiz açısından da değerlendirmenizi, adap edep açısından da değerlendirmenizi isteyeceğim.
19:04İzleyelim Devlet Bahçeli bugün ne söyledi grup toplantısında.
19:08Ve tabii bugün aynı zamanda Türkiye Büyük Millet Meclisi yeni yasama yılına saat 15'te toplanacak ve başlayacak.
19:16Onu da konuşacağız. İzliyoruz.
19:19Milliyetçi Hareket Partisi'ne organize Pensilvanya operasyonu çekenlere ne Ülkü Ocakları'nı ne de Milliyetçi Hareket Partisi'ni çiğnetmem, hayır çiğnerim diyenler varsa
19:33İstedikleri yerde bu davaya hayatını adamış, inanmış bir ülküsü olarak alayından birden heyecanla beklerim.
19:44Özgür Özal sana diyorum iddialarını aynen şahsın gibi çürüktür.
19:51Bastığın yaş tahta, bindiğin patlak plastik, dolmuş tutsağı olduğun tezvirat cambazlığı seni hiçbir yere götürmeyecektir.
20:01Yaşı başına bakmadan önüne gelen mikrofona konuşmak, siyasi kışkırtmanın ve uzaktan kumandalı oyunun figüranı olmak bir hanımefendiye asla yakışmayacaktır.
20:15Herkes haddini bilsin.
20:17Hudut ihlalinden kaçınsın.
20:20Kapımızın önünde baykuş öttürmeyiz.
20:25Kanat çırpan ap babaların da kanatlarını yolar, koparırız.
20:32Mahkeme kararı açıklanmadan, adalet yerini bulmadan güya ve gıyaben hüküm verenler iftiralarının günahına iki cihanda katlanacaklardır.
20:47Camiamız bu rezillere hakkını hiçbir zaman helal etmeyecektir.
20:53Buradan sesleniyorum.
20:56Halk TV ve Cumhuriyet Halk Partisi ayağınızı denk alın.
21:02Dört soytarı muhabirle Milliyetçi Hareket Partisi'ni sorgulayamazsınız.
21:13Sorgulatmayız.
21:15Gözlerime son verirken alayınızı hürmet ve muhabbetle selamlıyor.
21:22Başarılı, huzurlu ve sağlıklı bir hafta geçirmenizi gönülden temenni ediyorum.
21:28Sağ olun, var olun, Cenab-ı Hakk'a emanet olun.
21:37Evet, Sayın Nazif Okumuş'la yeniden birlikteliğimiz devam ediyor.
21:43Sayın Okumuş, yani bu üslup siyasi etik açısından nedir?
21:48Hem bir televizyon kanalı, adı ne olursa olsun, hem gazetecilere bu kelimeyi söylemekten ben utanacağım.
21:56Ancak soytarı denmesi, şimdi biz tutup Sayın Bahçeli'ye veya bir siyasetçi soytarı siyasetçi desek,
22:05bunun cezası var tabii bize.
22:09Hemen sabaha karşı götürürler, değil mi?
22:13Canımıza da okurlar.
22:15Ama burada ki biri dört gazeteci diyor, isimleri gayet belli.
22:19Murat Arel, Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan ve Timur Soykan.
22:24Çok deneyimli dört gazeteci ve elbette bu tehditvari, mafyayavari ifadeler nedir?
22:34Türkiye'yi şiddetten uzaklaştırmaya çalışırken şiddet mi pompalanıyor, körüye mi gidiliyor, yangına körükle mi gidiliyor?
22:43İfade ettiğim gibi hem AK Parti'nin hem Milliyetçi Hareket Partisi'nin, ağırlıklı olarak tabii ki Milliyetçi Hareket Partisi'nin parolası,
22:55herkes haddini bilecek üzerine kurulmuş sanki.
22:58Öfkeyi bunlar siyaset zannediyorlar, Gülgün Hanım.
23:01Öfkeyi siyaset zannediyorlar, öfkeyi siyaset sayıyorlar ve öfkesizliği de bir zaaf görüyorlar.
23:06Karşı taraf onlara ne kadar saygın bir davranış biçimi sergilese, ne kadar öfkenin dışında davranıp yaklaşsa, onu bir zaaf olarak görüyorlar.
23:24Bu zaaf değil aslında.
23:26Siyasetin bir humor hissi var, esprisi var, nüktesi var, bunlardan vazgeçtik biz.
23:32Normal ifadelerini bile artık unutmuş, onlardan uzaklaşmış, hep öfkeyle, hakaret, tehdit diliyle ifadelerini, düşüncelerini toplumla paylaşan ve üstelik Türkiye Büyük Millet Meclisi gibi
23:50mabedi olan, saygınlığı olan bir kurumun çatının altında bunları söyleyebilen zihniyete artık zannediyorum yabancı değiliz.
24:03Uzun zamandır bunu böyle yapıyorlar, uzun zamandır bu tehdit diliyle varlıklarını sürdürüyorlar.
24:09Ne yapacaktı? Hatırlayalım, ben Genel Başkan Yardımcısıydım Milliyetçi Hareket Partisi'nin ve yıllarca beraber çalıştık.
24:16Çalıştığımız dönem içerisinde Milliyetçi Hareket Partisi'nin kademelerinde geçmiş yıllarda 1980 itirazından önce adı bazı hadiselerde geçmiş insanlar ortaya çıktığı zaman
24:28işte il ilçe başkanı şu bu gibi veya milletvekili adayı, Sayın Bahçeli bu arkadaşlarımız dinlensinler, ayrılsınlar derdi.
24:37O gün medyadan gelen bu tepkiyi, bu yayıncılık anlayışını çok tabii karşılayarak kabullenen ve kendi kademelerinde yer almış isimleri siyasetin dışına çıkaran zihniyet bugün maalesef bir cinayetin karşısında.
24:55Üstelik ilk ocakları Genel Başkanlığı yapmış akademisyen bir ismin katledilişi karşısında bu kadar fevaran ediyor ve gerçeklerden çok farklı bir şekilde bir siyasi alan oluşturmaya çalışıyorsa
25:11ben bunu kendini kandırmaktan öteye gidemeyeceğini düşünüyorum.
25:15İnandırıcılığı kalmadı. Sadece böyle söylüyor işte.
25:19Şimdi dedin ettiği insanlar Türkiye'de yakın bir zaman sonra Türkiye'de göreceğiz bak Allah ömür verirse hepimiz göreceğiz.
25:30İyi ki bunları söylemişsiniz diyerek hem basın adına medya adına hem de Türk siyaseti adına ama her şeyden önemlisi
25:40Türk Milleti ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti adına siz ne kadar bu işlerin üzerine gittiniz, bu mesleğin gereğini yerine getirdiniz de gerçekleri Türk Milleti öğrendi,
25:54Türk Devleti daha tarif edilmedi diyerek ödüllendirilecek insanlar olacaklar.
25:59Bak bu kadar açık ve net söylüyorum buna yürekten inanarak söylüyorum çünkü Türk Milleti Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları tarafından özellikle Atatürk'ün iradesiyle imanla ahlakla kurulan bir devlet.
26:13Bu ülkenin bir imanı ahlakı var karakteri var.
26:17Bu ülkenin gerçekten çağdaş anlamda da insanlığa örnek olacak bir duruşu var.
26:23Onun için Mustafa Kemal sadece Asya ülkelerinde, İslam ülkelerinde değil Amerika ülkelerinde bile örnek gösterilmiş bir siyaset ve devlet adamı oldu.
26:36Mustafa Kemal bu ülkede bir kuruşun hakkını arayabilecek yönetim tarzını oluşturdu, sistemi oluşturdu.
26:48Ve o sisteme önce kendisi ve METE arkadaşları riayet etti.
26:56Onlara bunun hesabını kendisi sordu, sordurdu.
27:00Şimdi bugün bunlar iktidarın içerisindeyiz veya iktidarın bir şekilde yamacına tutunmuş sorumluluk sahibiyiz gibi bir havalarda millete çeki düzen vermeye çalışıyorlarsa kendilerini aldatıyorlar ki öyle gözüküyorlar.
27:17Nasıl korkuları var.
27:19Bahçeli o dört gazeteci arkadaşı ima ederek kurum ismini verdiği zaman heyecanla ayağa kalkıyorlar böyle.
27:27Kurtardık diyor kurtardık.
27:29Çünkü hepsi yarın başlarına gelebileceği, yarın bugün olmasa bile hani Yunus'un bir lafı vardır Gülcan Hanım, seni sigaya çeken bir Molla Kasım gelir.
27:41Bunları da sigaya çekecek bir Molla Kasımlar gelecek ve bir gün bu defterler açıklanacak.
27:47Türkiye öyle yapanın yanında kar kaldığı bir ülke olmayacak.
27:53Türkiye mal varlıklarını istediği yere, istediği gibi transfer eden, istediği gibi aldım verdim havası içerisinde gününü geçiren bir Türkiye olmayacak.
28:05Türkiye demin söylediğim gibi yani durduk yerde ülkenin içerisinde teğmenlerinin daha genç, çiçeği burnunda süt gibi taze teğmenlerinin ihracını ağzına sakız edenlerin bir ülkesi olmayacak.
28:21O teğmenlerin ihracını ağzına sakız edeceklerine Yunan Sahil Güvenliği'nin Türk karasularında, Bodrum'da, Datça'da karaya çıkarma yapmalarına engel olmaları lazım.
28:36Onlara engel olamayanları ihraç etmeleri lazım.
28:39Yani bizim de sahil güvenliğimiz var, sahil güvenliği komutanlarını sigaya çıkmaları lazım.
28:46Onları bir şekilde sorgulamaları lazım.
28:48Yunan burada nasıl sahile çıkabildi, nasıl Datça'da, Bodrum'da fink atabildi diyebilmeleri lazım.
28:56Bunları diyeceklerine, bunları demiyorlar.
28:59Yunan Sahil Güvenliği'nin Türk karasularında bir şekilde çiçeği burnunda sessiz kalıyorlar ama teğmenlerin ihracını ağzına sakız ediyorlar.
29:10Aynı şekilde bu davalarda da gazetecilere, gazetecilere, bu davayı takip eden siyasetçilere, siyasi merkezlere böylesine bir iftirayla, böylesine bir tehdit diliyle yaklaşacaklarına,
29:27evet bu meselenin arkasındayız ve bu meselede nereye gitse oraya gitmelidir diyebilecek bir şekilde hukuka saygı göstermeleri, hukuka saygı göstermeleri lazım.
29:41Bunu yapamayacaklar anlaşılan.
29:44Karar nasıl çıkarsa çıksın, o karar bir gün bir gün temsil edilecek.
29:49Ve işte yıllar sonra kinle, nefretle, nefretle birçok davalara şahit olduk biz açılan davalara bu iktidarın ikinci döneminde yani 2000'li yılların ikinci yarısında.
30:05Bundan sonra ne oldu? Bu memleket birçok evladını kaybetti ama bu memleket, bu memleket evladını kaybederken değerlerini de kaybetti, kurumsal kimliklerinden de uzaklaştı ve şimdi toparlayamıyorlar.
30:20Sonra karşılarına bir Amerikan finolarıyla, işbirlikçileriyle yaptıklarının ağır bir faturası çıktı, sanki orada bir rolleri yokmuş gibi pişkin pişkin davranıyorlar.
30:35Merak etmesinler bu tekerlek tümsekte kalmayacak ve bir gün o defterler de açılacak ve inşallah burada dahil olanlar hukukun, adaletin nasıl tecelli edeceğine onlar da şahit olacaklar.
30:54Sayın Okumuş tabi siz çok deneyimli bir siyasetçisiniz, o kadar şeyiniz dolu ki, çantanız dolu ki dediğim gibi bir gün böyle çok uzun uzun bu siyasetin geldiği noktayı konuşmak üzere sizi ağırlamak isteriz.
31:12Elbette bazı yaşlar siyasette tartışılmalı, Bahçeli'nin yaşını da tartışıyoruz.
31:20Bahçeli'nin gafları artık o kadar çoğaldı ki bu söyleşiyi de bir tebessüm ederek bitirelim arzusundayım.
31:28Geçen yıl Bahçeli bir şeyler söylüyor, biz tabi o kelimeyi orada biplemek zorunda kaldık.
31:36Size hem teşekkür edeyim ama ayrılmayın, birkaç saniyelik bir görüntü bakın ne diyor Bahçeli, biz bipledik tabi çünkü aman Bahçeli söyler ceza alınmaz ama Rütük bize niye yayınladınız diye ceza yazar diye sansürledik.
31:52Ağzına da acı biber süreriz tabi diye aramızda espri yaptık, izleyelim bakalım.
31:58Hans, Sam, Tony, Johnny, Herkel, Frank alayı birden Türkiye'de Recep Tayyip Erdoğan'ı s***meye kalksalar başaramazlar.
32:16Evet sansürledik.
32:28Evet milletin gönlündeki ahlak anlayışı bu edepli bir yayın biçimini de bize kendi sektörümüzde, iş kolumuzda karşımıza getiriyor.
32:45Ama onlar siyasette edepten, siyasette sorumluluk anlayışından o kadar kendilerini kopardılar ki farkında bile değiller, ağızlarına geleni söyleyebiliyorlar.
32:58Siyaset diye işte böyle, şimdi bir daha ona tekrar et desen, bunu söyle desen ne Sam aklına gelinir ne Tony aklına gelebilir.
33:05Çünkü hidrolik sistem, önüne ne konursa ona bakıyor.
33:09Hidrolik sistem öyledir.
33:11Hani çocuklarda vardır, oynatmam abi, topumu elde etmem abi, elde etmezsin işte öyle bakar.
33:17Şimdi bunların davranış biçimi de bu.
33:20Güzel bir espriydi.
33:22Hepsine Allah selamet versin diyeceğiz ama sokak, sokak hazırlanıyor.
33:28Hepsinin biletini kesmeye hazırlanıyor.
33:30Çünkü sokakta gitsinler.
33:32Hiçbir yere gitmezlerine gerek yok.
33:34Bir muhtarlığın içerisine girsinler, o muhtarlığın o küçücük ofisindeki dosyaları böyle görsünler.
33:41O dosyaların tamamı Gülgün Hanım, o muhtarlığın içerisindeki dosyaların tamamı bu milletin evlatlarının,
33:50o muhtarın kendi mahallesindeki, kendi mahallesindeki ne kadar hane vardır.
33:56Yani her muhtarlığın bazı şehirlerimizde tabii nüfus büyük oluyor.
33:59Muhtarlıklar 20 bin, 25 bin, 30 bin nüfusa sahip muhtarlarımız oluyor.
34:03Ama ortalamasına bakıyoruz.
34:05Yani köyler, küçük mahalleler hariç ortalamasına baktığımız zaman işte bin haneden mürekkep, 5 bin, 6 bin nüfusa sahip muhtarlıklarımız oluyor.
34:16Yemin ediyorum inanın ki girsinler, hodri meydan diyorum.
34:20Her yer, Türkiye'nin her yerinde o muhtarlıklarda icra dostaları böyle dağ gibi yığılmış vaziyette.
34:28O muhtarlar o aldığı krediyi ödeyemediğinden veya kredi borcunu tahsiye zamanında ödeyemediğinden
34:37veya bir şekilde devlete olan trafik cezasını ödeyemediğinden hacizle karşı karşıya gelmiş bu memleketin binlerce evladının dosyasını o muhtarlığa dağıtmaya çalışıyor.
34:50Türkiye'nin gerçeği orada.
34:52Meclisteki gerçeği ise salan, sanal, yalan dolan bir gerçek.
34:57Böyle bir alem.
34:59İyi yayınlar diliyorum efendim.
35:00Sağolunuz.
35:01Sevgiler sunuyoruz.
35:02Çok teşekkür ederiz Sayın Okumuş.
35:04Yeniden görüşmek dileğiyle.
35:06Sağlıklı mutlu günler diliyoruz.
35:08Evet Türk siyasetinin geldiği tabloyu size bu haliyle de özetlemeye çalıştık değerli izleyicilerimiz.
35:14Ve gerçeklerimiz de çok.
35:17Bu arada İstanbul Baro Başkanı'na İstanbul Adliyesi'nde engel olunmaya çalışıldı.
35:24Adliyeye girerken avukatların çantası üstü başı aranır aranmaz tartışmaları içinde
35:30Arbe'de yaşandığı bilgisini paylaşalım.
35:32Bu konuları da değerlendiririz.
35:34Her yerden bir saldırı, bir tehdit haberi geliyor.
35:37AKP'li ve CHP'li vekillerin araçlarında uyuşturucular veya kaçak sigaralar bulunabiliyor.
35:46Böyle karmakarışık bir tablo.
35:49Yine Ataşehir'de bir otogaleriye silahlı saldırı yapıldı.
35:52Onu da görüyoruz.
35:54Ve eğitim.
35:56Eğitimin hali pür melali.
35:58Önce kısaca bir Mansur Yavaş videosu var paylaşalım.
36:01Sonra Eğitim İş Genel Mali Sekreteri Sayın Doğan Dağdelen bizlerle olacak.
36:06Konuşacağız ama bir bakalım ne diyor Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş?
36:12Okul temizliği yapmak istedi bakın ne oldu?
36:15Keçören'de bir okulun ikinci katı temizlenmişken yetkililer gelip derhal burayı bırakın dediler.
36:22İki katı temizlenmiş oldu.
36:24Bir katı pis haliyle kaldı.
36:26Herhalde okul müdürü kendisi temizleyecek.
36:29Yani ona kim aradı kim müdahale etti bilmiyorum.
36:312019'dan beri milli eğitimden okullardan gelen talepleri derhal yerine getiriyoruz.
36:37Zaman zaman bu talepler yüklü miktarda olduğu zaman milli eğitim üzerinden bize talep gelsin diyoruz.
36:44Ama hiçbir zaman talep gelmiyor.
36:46154 milyonlar olarak destek olmuşuz.
36:49Şimdi son günlerde basına yansıyınca okullardaki kirlilik ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın personel temin edememesi ki okuldan açılacağı talih belli.
36:59Eğer temin edilecekse bunun okullar açılmadan temin edilmesi lazımdı.
37:04Hemen devreye girdik ve bir çağrı yaptık.
37:06Arzu eden okullara yani kimseye mecbur değil form doldurmaları karşılığında hijyen malzemesi vereceğimizi söyledik.
37:14Talebin çok olduğunu görünce temizlik yapmamızı isteyen okullar olursa buna da katkıda bulunacağımızı söyledik.
37:21Bunda bir kötü niyet ya da siyasi bir şey aramanın anlamı yok.
37:25Çünkü orada küçük çocuklar eğitim görüyor.
37:29Onların vücutları daha hassas.
37:31Temizlik isteyen okullara form doldurun dedik.
37:35Sonucu itibariyle 925 tane okuldan hijyen talebi geldi.
37:40Bugüne kadar 232 tanesini verdik.
37:43Bu hafta sonuna kadar da geri kalan tamamını vereceğiz.
37:46723 civarında okul var.
37:48Onlar da telefon açar biz istemiyoruz derse sorumluluk kendilerine ait.
37:59Tablo bu.
38:00Bu konuyu işlememiz lazım.
38:02Ödeyeceğimiz çocuklarımız ve onların sağlığı okulların pislik yuvası olması onların sağlığını etkiler.
38:08Eğitim İş Genel Mali Sekreteri Sayın Doğan Dağdelen bizlerle.
38:12Sayın Dağdelen hoş geldiniz.
38:13Biraz beklettik ama gündem o kadar yüklü ki bir süre ayarlıyoruz.
38:18Fakat peş peşe konular gelince konuşmak zorunda kalıyoruz.
38:21Ama siz de gündemden kopuk değilsiniz.
38:23Karma karışık bir siyaset.
38:25Tehdit dili.
38:26Mafya vari söylemler.
38:28Ve Milli Eğitim Bakanının da ilginç ifadeleri var.
38:31Soruları yanıtsız bırakıyor.
38:33Bugün konumuz basketbol mu diyor futbol mu diyor.
38:36O zaman biz de spor bakanına soralım okulların temizliğini diye.
38:40Düşünmedik değil yani.
38:42Ne oluyor aslında Sayın Dağdelen?
38:46Kürgin Hanım öncelikle iyi yayınlar diliyorum.
38:49Aslında siz çok da güzel özetlediniz.
38:51Maalesef ülkenin geldiği durum hepimizin gözü önünde cereyan ediyor.
38:56Yalan almış başını gidiyor.
39:00Bunu özellikle Milli Eğitim Bakanlığı adına söyleyebiliriz ki.
39:03Türkiye'mizin gündeminde özellikle ülke yönetimindeki söz sahibi olan kişiler
39:08bunu hiç utanmadan yüzleri kızarmadan söyleyebiliyorlar.
39:12Şimdi bu noktada elimizde Milli Eğitim Bakanlığı'nın
39:16Strateji Geliştirme Başkanlığı tarafından paylaşılan verileri var.
39:202022-2023 yılına ait veriler onlara ulaşabiliyoruz.
39:24Ve orada Milli Eğitim Bakanlığı 60.734 örgün eğitimde okul olduğunu ifade ediyor.
39:30Fakat son yaptığı açıklamada 60.487 okuldan bahsediyor.
39:35O zaman burada okulumuz ne sormak gerekiyor?
39:40Ki bu okulların temizliği için de güya 120.000 çalışanın istihdam edildiğini söylüyor.
39:47Şimdi bu 120.000'e çıkardık diye de övünerek söylediği çerçeve şu.
39:51İşe uyum programı dediği haftanın belli günleri gelip
39:558.000 lira karşılığında çalışacak olan kişilerden bahsediyorlar.
39:59Ve yeni başladığı için de başvuru alamadık diyorlar.
40:02Hayır insanlar aç kalarak orada çalışamayacağı için başvuru alamadınız.
40:07Burada yine bir yalan söylüyorlar.
40:09Ve 30.000 TYP kadrosu yani geçici süreli çalıştıracakları iş kurudan aldıkları personelden bahsediliyor.
40:19Ki o da bizim için çözüm değil.
40:21Geldik kadrolu personel sayısına.
40:24Burada da kadrolu personel olarak ifade ettikleri 49.578 kadrolu personelden bahsediliyor.
40:30Fakat bunların çoğunluğu zaten ilçe milli eğitim müdürlüklerinde ya da okullarda memur ihtiyacı olmadığı için
40:37bilgisayarı bile bilen, yazışmayı bile bilenleri de ilçe milli eğitimlerde
40:41ya da okullarda memur kadrosunda değerlendirdikleri için maalesef temizlik yetersiz kıt alıyor.
40:47Ve konumuz gündemimize döndüğümüz zaman da Ankara'ya ilişkin olarak
40:53Ankara'da Büyükşehir Belediyesi okulların temizliğe ilgili sorumluluk üstleniyor.
40:58Aslında burada bunu kabul etmek mümkün değil.
41:01Teknik anlamında söylüyorum. Yapılan doğru bir iştir.
41:04Ancak buradaki onların engellenme stratejisi tabii ki siyasi.
41:08Bunu pandemi döneminden hepimiz hatırlıyoruz.
41:11Maske dağıtmak istediği zaman da hükümet kendisi maskeyi temin edememesine rağmen
41:16ne yaptı? Belediyeler maskeleri temin edince farklı bir parti olması sebebiyle
41:22hayırdır siz dağıtamazsınız.
41:24Anlayış ve bakış açısı maalesef sakat ve kendilerinin dışında.
41:30Hem yönetemiyorlar, hem hizmet sağlayamıyorlar, hem de sağlayanlara kenk kusuyorlar.
41:35Tablo bu.
41:36Bu tablo içerisinde elbette ki okulun temizliğini bir belediye
41:40ya da farklı bir kurum üstlenmesini beklemeyiz.
41:44Ama bunun temel sorumlusu Milli Eğitim Bakanlığı ve bunun başındaki bakan Sayın Yusuf Tekin.
41:51Sayın Yusuf Tekin okulların temizliğini çocuklarımız için sağlıklı hale gelmesini sağlayamadığı gibi
41:58ve velilerin cebine direkt elini soktuğu gibi nasıl oluyor bu?
42:02Şöyle bir şey var Gülgün Hanım.
42:04Kayıt döneminde diyor velilerden para almayacaksınız.
42:07Ve soruşturmalarda, şikayetlerde tamamen kayıt dönemlerinde kontroller yapılıyor.
42:12Ancak kayıt dönemi bitti mi?
42:14Okul başladı mı?
42:15Haydi yüklenin veliye.
42:16Velilerden aidat isteyin.
42:18Velilerden A4 kağıdı isteyin.
42:20Velilerden deterjan isteyin.
42:21Türkiye'deki birçok okula baktığınız zaman bu manzarayla karşı karşıya kalırsınız.
42:26Bu tabloda da okul müdürleri ki çoğunluğu zaten talimatla çalışan,
42:32yandaş ve yaranma gayreti içerisinde olan okul müdürleri.
42:35Ama ona rağmen onlar da çözüm bulamadıkları için veliyle karşı karşıya geliyorlar.
42:40Her zaman şuna benzetirim.
42:42Hastaneye gideriz.
42:43Hastanede muayene ücreti ödemeyiz.
42:45Ancak eczaneye geldiğimiz zaman eczacı bize ilaçlar için bedeli çıkarırken
42:50der ki bir de muayene ücretimiz var.
42:52Yurttaşlarımız burada eczacıyla kavga eder.
42:55Der ki hastaneler ücretsiz.
42:57Cumhurbaşkanı her yerde bağırıyor.
42:59Ey ücretsiz diye.
43:02Ama siz diyor burada ücret istiyorsunuz.
43:05Burada da aynı durum.
43:06Sayın Bakan her yerde şunu söylüyor.
43:08Diyor ki okullarda ücret alınmayacak.
43:10Ancak veli okula gittiği zaman okulun temiz olabilmesi,
43:15içme suyunun sağlanabilmesi, güvenliğinin sağlanabilmesi.
43:19Diğer taraftan da okulun diğer yapım işlerinin yürütülebilmesi için
43:24okul yöneticileri ne yapıyorlar?
43:26Para talep ediyorlar.
43:27İşte burada sütten çıkmış ak kaşık olan Milli Eğitim Bakanı Sayın Cumhurbaşkanı
43:33ama kötü olan okul yöneticileri ve yurttaşlarımız.
43:36Milli Eğitim'in bütçesini Marif Vakfı'na en son 5.7 milyar aktararak çarçur eden zihniyet
43:43çocuklarımızın temizliğine, çocuklarımızın güvenli ortamda eğitim görmesine sıra geldiği zaman yok.
43:50Orada her şey kapatılmış oluyor.
43:53Tarikatları, tarikat cemaat görünümlü vakıfları okullara girdirirken
43:58anayasal ve suç işlemelerine rağmen okulların temizliğini sağlamayarak
44:03aslında görev ve sorumluluklarını ihbal etmelerine rağmen suçluları kendileri olması gerekirken
44:09bunun suçunu ya belediyelere ya belediyelerin yöneticilerine ya da okul yöneticilerine yıkıyorlar.
44:16Ve bu manzara karşısında da olan çocuklarımıza geleceğimiz oluyor.
44:22Yani ne diyeyim o kadar karma karışık bir tablo ki biz bu konunun sürekli canlı tutulması için
44:30yarın da gündemimize taşıyacağız.
44:33Çünkü Milli Eğitim Bakanlığı'nın bir videosu var çocukların beslenmesiyle ilgili.
44:38Siz de biliyorsunuz sanki alay eder gibi.
44:41Hem bir beslenme uzmanı olacak hem yine çok değerli bir eğitimciyi ağırlayacağız.
44:47Birazdan da sizin hemen arkanızdan veda ettikten sonra
44:52Veli Değer Genel Başkanı Ömer Yılmaz bizle birlikte olacak.
44:56Velilerin üstüne sorumluluk yükleniyor.
44:59Belediyeler bu işleri yapabilirler.
45:03Evet.
45:04Çünkü Milli Eğitim Bakanlığı görevini yerine getirmiyor.
45:07Kim yapacak?
45:08Belediye yapacak doğal olarak.
45:10Yani o açıdan onların engellenmesi çok ayıp bir şey.
45:13Bunu da bu toplumun görmesi lazım.
45:15Çocukların temizliğine hangi belediye olursa olsun okulu temizlemeye gittiğinde kapıları sonuna kadar açmak lazım.
45:23Madem sen beceremiyorsun beceren gelsin demek lazım.
45:27Çok teşekkür ediyoruz şimdilik kaydıyla size.
45:30Sık sık belli ki bu süreçte birlikte olacağız.
45:33Sayın Dağdelen saygılar, teşekkürler.
45:38Teşekkür ediyorum.
45:40Sağ olunuz.
45:42Bu arada değerli izleyicilerimiz CHP'den MHP lideri Devlet Bahçeli'ye tepki geldi.
45:50CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, Bahçeli'nin tehditlerine yanıt vererek
45:56tehditleriniz vermeye çalıştığınız gözdağı ne bizleri ne de gerçeğin peşinde koşan gazetecileri sindiremeyecek ifadelerini kullandı.
46:06Bir tepki CHP'den böyle.
46:09Muhtemelen kısa süre içinde Basın Konseyi ki başkanı değerli gazeteci Pınar Türenç
46:16ve aynı zamanda Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Vahap Munyar tepkilerini dillendireceklerdir.
46:23Gazeteciler tehdit edilemez.
46:25Anayasa basın özgürdür, susturulamaz diyor.
46:28Buradan şimdi Veli Dergenel Başkanı Sayın Ömer Yılmaz'a dönelim.
46:32Sayın Yılmaz saygılar sunuyorsa hoş geldiniz.
46:36Hoş bulduk Gülgün Hanım.
46:38İyi eylah diliyorum.
46:41Konu malumumuz okulların pisliği.
46:44Milli Eğitim Bakanlığı'nın bu konuda tırnağını dahi hareket ettirmemesi.
46:50Şöyle bir şey duyduk, 30 bin temizlik işçisi alınacak.
46:54Ve tabii bu arada devletin okulları para almaması gerekirken velilerden oluk oluk para talep ediliyor.
47:01Onları biliyoruz.
47:03Bundan sonra aslında bizim bilmediğimiz daha pek çok şey de sizin portföyünüzde, sizin çantanızdadır muhtemelen.
47:09Buyurun sizi dinliyoruz.
47:11Ne oluyor ve ne yapmalıyız?
47:15Gülgün Hanım, aslında bugün olanlar geçmişten günümüze vuku bulmuş olaylar.
47:23Geçmişte de bu tür sorunlarla karşı karşıyaydık ama bugün günümüze geldiğimizde yoksulluğun artmasıyla beraber velilerin, gelirlerinin daralması, giderlerin artması bu tür meseleleri daha ön plana çıkarmış durumda.
47:40Biz yıllardan beri şunu söylüyoruz.
47:42Kamusal eğitimin niteliğini bozan en önemli şeylerden biri okulların hijyen şartlarının yerine getirilmemesiydi.
47:49Bunu yıllardır söylüyoruz.
47:51Yıllardır bunun için okullarda kayıt ücretleri veya aidatlar alınıyor velilerden.
47:57Bunu 10 yıllardır söylüyoruz.
47:59Dolayısıyla bugün bunun çok çok ön plana çıkmasının aslında bir dönem sorunun.
48:05Yoksulluğun artması, gelirlerin daralması meselesidir.
48:09Biz velilere okullar temizletiliyor yıllardır.
48:13Bu, bu yılın sorunu değil.
48:15Bunun önüne geçilebilmesi için kamusal eğitimin en önemli talebi olan istihdamlı, gelir adaletin sağlandığı, insanca yaşayabilecek ücret alabilecek çalışanların okulda istihdam edilmesi lazım.
48:34Dolayısıyla bugün Milliyetin Bakanlığı'nın istihdam şekli çok yanlış.
48:39Üretilen politikalar çok yanlış.
48:41İnsanlar iş arıyor fakat öyle bir işin ücret olanağı sağlıyorlar ki bu işlere insanlar başvurmuyorlar.
48:51Biz hatta buraya alınacak insanlar nitelik açısından değerlendirilmesini talep edecekken buraya insanlar gelip iş başvurusunda bulunmuyorlar.
49:02Yaklaşık 60.734 okul var.
49:06Bunun 45.000 çalışanı vardı.
49:09120.000'e çıkarttık deniyor.
49:12Ne kadar doğru bilmiyorum ama bunlar çok yetersiz Gülgün Hanım.
49:16Her okulun kendi özner şartları var Gülgün Hanım.
49:19Diyelim 1.500 kişilik, 2.000 kişilik hatta 2.500-3.000 kişilik okullar var.
49:24Şimdi bu okullara birer ikişer kişi istihdam ettiğinizde zaten bu sorun çözülmüyor.
49:30Bunu nasıl çözüyor okullar?
49:32Okul aile birlikleri üzerinden çözüyorlar.
49:34Verilerden para topluyorlar.
49:37Bu görece daha iyi yerlerde, daha mahalleleri, daha gelirleri yüksek yerlerde bunu verilerle çözebiliyorlar.
49:44Ama geliri düşük olan kesimlerdeki veriler maddi destekte olamadığı için daha çok okula çağrılıyor.
49:53Okullarda veriler, öğretmenler tabii ki durumu kayıtsız kalamaz.
49:58Çocukların eğitim hakkı engellenmesin diye okullarını temizliyorlar, sınıflarını temizliyorlar.
50:04Ve bu bugünün değil uzun zamandır böyle bir sorun var.
50:08Dolayısıyla Milli Eğitim Bakanlığı şu anda 4-5 çeşit istihdam alanı yaratmış bu anlamda parçalı olarak.
50:17İşte İYUP deniyor, UYAP deniyor.
50:20Bu hatta mülteci çocukların okullarını temizleyecek kişilerin işe alımlı bu farklı bir boyutu.
50:33Yani çok farklı çalışma biçimleriyle güvencesiz, daha çok güvencesiz çalışma biçimiyle okullara istihdam ediliyor.
50:42İşte günlük 566 lira haftada 3 gün okulda çalışacak.
50:47Bunun sigortasını da daha doğrusu sağlık sigortasını ödüyor devlet.
50:53Geri kalanı da okul aile birlikleri versin diyor Milli Eğitim Bakanlığı.
50:58Bir yandan okul aile birliğine eğitim ödeneği yok, okullara eğitim ödeneği yok.
51:03Deneyecek kadar az öyle diyelim.
51:05Bir örnek vereyim mesela.
51:071500 kişilik bir okulun bir yıllık kırtasiye gideri.
51:116000 lira civarında Gülgün Hanım düşünebiliyor musunuz?
51:14Maalesef.
51:16Bu durumda veriden talep ediliyor bu ücretler.
51:20Dolayısıyla aslında anayasanın ikinci madde şuna işaret eder Gülgün Hanım.
51:25Kamusal eğitim ücretsiz bir şekilde tüm çocuklara eşit olanaklar yaratılarak verilir deniyor.
51:32Biz de zaten Milli Eğitim Bakanlığı bu yasaya uygun bir şekilde davranmasını bekliyoruz.
51:39Biz de size şimdilik kaydıyla teşekkür ediyoruz.
51:41Yara büyük, yani Diyanet İşleri Başkanlığı'na oluk oluk bütçeler verilirken
51:47Milli Eğitim Bakanlığı'nın bütçesinin sınırlı olması ayrıca sorgulanması gereken konu.
51:54Çok teşekkür ediyoruz, saygılar sunuyoruz.
51:56Gülgün Hanım burada bir şey daha söyleyeyim.
51:58Önümüzdeki süreçte bir bütçe görüşmesi var.
52:01Bu bütçe görüşmesinde mutlaka Milli Eğitim'in bütçesi,
52:07bakın miktar olarak artıyor ama oransal olarak düşüyor.
52:10Burada böyle bir sıkıntılı bir durum var.
52:13Mutlaka oransal olarak belki de iki katına çıkarılması lazım.
52:19Son oran %9 küsürdü bildiğim kadarıyla.
52:22Bunun mutlaka en azından iki katına çıkarılarak biliyorsunuz büyük bir bölümü maaşlara gidiyor.
52:28Eğitim çalışanlarının.
52:30Diğer taraftan okullara bu ihtiyaçlar karşılayacak bütçe ayarlanmıyor.
52:35Bir yandan da okul yemeği talebimiz var.
52:38Onu da mutlaka hayata geçirilmesi gerekiyor.
52:42Bu da çok önemsiyoruz biz bunu.
52:44O yüzden sesimize ses olduğunuz için teşekkür ediyoruz.
52:48Çok sağ olun.
52:49Teşekkür ediyoruz.
52:50Devam edeceğiz.
52:51Merak etmeyin burada bitirmeyeceğiz bu konuyu.
52:53Devam edeceğiz.
52:54Takipçisiyiz.
52:55Çok teşekkür ediyoruz.
52:56Bu arada İYİ Parti değerli izleyicilerimiz Danıştay'a dava açtı.
53:00Nedir o?
53:01Cumhurbaşkanlığı kararının iptali için döviz ve gayrimenkul karşılığı vatandaşlık verilmesinin iptali için dava açtı.
53:12Onu da önümüzdeki günlerde konuşuruz.
53:14Ve bugün Türk medyasının çok bilinen bir ismi.
53:18Benim de çok yakından tanıdığım bir entelektüel kimliğiyle ama eleştirebiliriz.
53:26Eleştiriye de açıktır elbette düşünceleri, ifadeleri.
53:30Güneri Civaoğlu hayatını kaybetti.
53:33Türk medyasının başı sağ olsun diyelim.
53:36Ve yarın yine saat 14'te burada olacağız.
53:39Eğitimle ilgili sorunları konuşmayı sürdüreceğiz.
53:42Ama gündemden uzak değiliz.
53:44Gündemin önemli maddeleri oluk oluk Lübnan'dan uçaklar dolusu insan gelmeye başladığı bilgileri var.
53:50Takipçisiyiz.
53:51Yarın konuşacağız.
53:52Esen kalın.
54:00İzlediğiniz için teşekkürler.