İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, kendisine yönelik ‘kimse yargıyı tehdit edemez, kimse yargıya parmak sallayamaz” diyen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a; “Ben yargıya parmak sallamadım, sana salladım. Senin gibi etkileyen, yargıyı arka planda zorda bırakan, baskı altında tutan hükümetin mensuplarına parmak salladım. O parmak benim parmağım değil, milletin parmağı. Dedim ki onun da yeri sandık. Siz sandığa gitmek zorunda kalacaksınız ve o gittiğimiz gün de Yargıtay daha kararını veremeden ülkenin başından gideceksiniz. Bu millet de sizden kurtulacak” sözleriyle yanıt verdi.
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Efendim ahmakça dava dediğiniz bir kez daha ona istinaden
00:02Adalet Bakanı'nın da bir açıklaması oldu. Siz Hodri
00:05Meydan'da demiştiniz bir televizyon kanalında. Bu
00:07sözleriniz şu anda yargısı ııı yargılama devam ettiği için
00:11yargı mensuplarını etkilemeye dönük olarak nitelendirdi.
00:15Adalet Bakanı sizin açıklamalarınızı siz ne
00:18dersiniz? Şimdi ııı lisede çok gürültü yapan arkadaşlar
00:26olarak en arka sırada otururduk. Öğretmen de kızarak
00:30bize siz arkadakiler derdi, biz döner duvara bakardık. Şimdi
00:34arkadaşımız da siniyor, lafı başkasına aktarmaya çalışıyor.
00:37Ben direkt kendine söyledim, yargıya falan değil. O ve onun
00:42gibi bugünkü iktidarın ııı mensuplarına söyledim. Bu işi
00:47nasıl etkiledikleri, nasıl baskı altında tuttuklarına dair
00:50direk kendine. Onun için sinip yargı demesin. Sonuçta cümlenin
00:56sonrasında da dedim en erken yapılacak seçimde o seçimde ki
01:01o dedim yargıtay süresini bile dolduramayacaklar. Bu millet
01:06öyle bir ııı sert cevap verecek ki onlara ııı ve o ilk seçimde
01:11de ııı biz milletçe ııı bu ııı ahmakça davada ııı eğer ııı bu
01:19baskıya devam ederler onun için hodri meydan dedim. Ceza
01:24vermeye kalkarlarsa yargıtaydaki süreci göremeden
01:27sandıkta dedim. Sandığın anlamı nedir? Sandıkta gereken cevabı
01:32alacaklar ve ııı gidecekler dedim. Bu kadar basit cevabı
01:36algılayamayan bir insan Adalet Bakanlığı yapma konusunda
01:40kendini bir gözden geçirsin. Bir ikincisi bakın ben size bir
01:44hatırlatma daha yapayım. Bunlar hep unutuluyor. Bana hakaret
01:48eden ııı bakan ben ona cevap verdikten sonra hakkım da ııı
01:54suç duyurusunda bulunuyor. Ve o dava hala mahkemede duruyor.
01:59Niye? Çünkü istinaftaki sonucu bekliyor. Yazı yazıyor. Hadi
02:03karar verin de ben de ona göre karar vereyim. Ne için? Bakan
02:07diyor ki bana dedi. Şimdi istinaftaki ııı bekleyen kararı
02:12bekliyor öbür mahkeme diyor ki ya siz de diyorsunuz ki bunu
02:15illa YSK üyelerine dedi diye iddia ediyorsunuz. Bir karar
02:19verin de bakanın açtığı davayı yürürlüğe koyayım. Yani istinaf
02:27ııı lehimize karar verirse benim bir de ııı bakana lafını
02:32iade ettiğim için bana açtığı davadan bir de bakanla
02:35hesaplaşacağız. Zaten bıraksınlar hesaplaşalım. Ben
02:39dava açmışım. Bakan bana ııı ahmak dedi diye. O davayı da
02:44ben bakan yargılayamam. Iıı dokunulmazlığı var diye mahkeme
02:49ta o zaman ııı hükümsüz bırakmış. Şimdi bu kadar yani
02:54bu bu mahkemeyi konuşmak bile insanın içini bırkıyor. Yani
02:58yargı adına içini ben yargıya parmak sallamadım, sana
03:02salladım. Senin gibi yargıyı etkileyen yargıyı arka planda
03:08zorda bırakan, baskı altında tutan hükümetin mensuplarını
03:12ııı parmak salladım. O parmak benim parmağım değil, milletin
03:17parmağı. Dedim ki onun da yeri sandık. Siz sandığa gitmek
03:21zorunda kalacaksınız. Ve o gittiğimiz günde yargıtay daha
03:25kararını veremeden ülkenin başından gideceksiniz. Bu
03:29millet de sizden kurtulacak. Daha özeti olabilir mi bu işin?
03:32Bu kadar net. Evet teşekkür ederim.