• 5 ay önce

Category

🗞
Haberler
Döküm
00:00Meclisteki yayınlarımız devam ediyor. Bundan sekiz yıl önce Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne üç bomba isabet etmişti ve millet sokaklarda direnirken milletin vekilleri de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yek yürek olarak buradan kendi duruşlarını da ifade ettiler ve sekiz yıl sonra bugün yanımızda Adalet Bakanı Yılmaz Tunç var. Kendisiyle bu süreçte yaşananları değerlendireceğiz. Efendim yayınımıza hoş geldiniz.
00:28Hoş bulduk. İyi yayınlar diliyorum.
00:30Çok teşekkürler efendim. Şimdi sekiz yıl önce mecliste yaşananlar aradan geçen sekiz yıl ve tüm bu süreçte özellikle Adalet Bakanı olarak size şunu sormak istiyorum. Bir dava süreçleri yaşandı.
00:43Evet.
00:44Bugün dava süreçlerine gelinen son durum nedir on beş Temmuz'la ilgili?
00:48Tabii öncelikle bugün on beş Temmuz. Bir yandan şehitlerimizi anıyoruz. Şehitlerimiz için üzüntü verici bir gün ancak milletimizin şanlı direnişi milletimizin zafer günü olarak da gururlu ve onurlu bir günümüz.
01:04Bu vesileyle öncelikle on beş Temmuz o karanlık gecesinde bizleri aydınlığa kavuşturmaya vesile olan iki yüz elli üç şehidimizi rahmetle minnetle iade ediyorum.
01:17Mekanları cennet olsun. İki binden fazla gazimiz var. Hala işlerinde tedavileri devam edenler var. Onlara da hem acil şifalar diliyorum hem de gazilerimize de minnettarlarımızı belirtmek istiyorum buradan.
01:34Tabii önemli olan onların emanetine sahip çıkabilmek. Bundan sonra bu ülkede bir daha bu tür karanlık geceler yaşanmaması için gerekli tedbirleri almak ve teyakkuzda olmak.
01:48Maalesef demokrasi tarihimiz bizim darbeler tarihi aynı zamanda. Vesayetçi anlayış on yılda bir devreye girdi. On yılda bir muhtıra on yılda bir darbeyle milli iradenin önü kesildi.
02:021960 darbesiyle rahmetli Menderes iktidardan indirildi. Bakanlarıyla beraber idam edildi. Yüzlerce insan zindanlara atıldı. Siyasetçiler maalesef o günkü yargı düzeni vesayetçi bir anlayış darbecilerin yanında yer aldı.
02:20Ve darbe mağdurlarını yargıladı. Sonraki darbelerde de yine 1971 muhtırasında 12 Mart muhtırasında yine darbeciler kazandı. 12 Eylül 1980'e gelinen süreci hatırladığımızda gençler birbirlerine kırdırıldı.
02:42Sağcı, solcu, alevi, sünni diye çatışma ortamları oluşturuldu. Ülke bir kaos ortamıyla 1980 darbesine maalesef maruz kaldı. Orada da yine vesayetçi anlayışın hakim olduğu yargı düzeninde darbecileri değil de darbe mağdurlarını yargılayan bir yargı sistemiyle karşı karşıyaydık.
03:04Sonrasında tabii 90'lı yıllarda yine maalesef bir kaos ortamıyla geçti. Faili meçhuller oldu, ekonomik krizler peşi sıra geldi ve temel hak ve özgürlükler iyice kısıtlandı, partiler kapatıldı ve 28 Şubat sürecini yaşadı bu ülke.
03:25Ve 28 Şubat'ta da bu ülkenin seçilmiş hükümeti iktidardan indirildi bir postmodern darbeyle karşı karşıya kaldık.
03:34Tabii 2000 yıllara geldiğimiz zaman artık darbecilerin 2000'li yıllarda yine müdahale etmeye çalıştıkları gerek muhtıralarla gerek farklı yöntemlerle ama başarılı olamadıkları yıllara geliyoruz.
03:48Özellikle AK Parti'nin kurulmasıyla beraber Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın iktidarı ile birlikte vesayetçi anlayış her müdahalesinde de amacına ulaşamadı.
04:00AK Parti kurulduğu ay hemen kapatma davası ile karşı karşıya kaldı. 2002 seçimlerinde milletvekili olamadı, listeden düşürüldü. O günkü YSK karar aldı, partisi seçimlere girerken kendisi giremedi.
04:18Sonrasında 367 krizi ile karşı karşıya kaldık. O günkü vesayetçi anlayışı bugün hatırladığımızda gerçekten bu ülkenin aldığı mesafeyi küçümsememek lazım.
04:29Mecliste yapılan bir oylamayı 367 krizini hatırlıyoruz. Dışarıdaki yorumlar Gökbaşkanı bir basın toplantısı yapıp meclisteki oylamanın yorumunu yapabildi maalesef.
04:44O günkü genelkurmay başkanı biz cumhurbaşkanlığı seçimlerinde tarafız diyebildi. Halbuki Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açlığı yetkisi ama bunu çekinmeden söyleyebiliyorlardı.
04:56Çünkü o günkü anlayış, o günkü medya düzeni, o günkü toplumsal algı maalesef bugünle karşılaştırdığımızda gerçekten nereden nereye geldiğimizi görüyoruz.
05:06Tabii 2000'li yıllarda özellikle hem E-Muhtıra sonrasında 2008 kapatma davası ardından 2012'de MİT müsteşarının tutuklanmaya kalkışılması FETÖ'nün önemli darbe girişimlerinden biriydi aslında.
05:23Orada amaçlarına ulaşamadılar. Sonrasında 2013 Gezi olayları da aslında bir kalkışma hareketi ve zaten yargı kararıyla da bu kesinleşti.
05:35Orada da sokak darbesiyle de başaramayınca 17-25 Aralık emniyet yargı darbesiyle bu işi masa başında seçilmiş hükümeti istifaya zorlayabileceklerini ve darbeyi gerçekleştirebileceğini düşündüler.
05:49Burada da başarılı olamayınca işte terörü azdırdılar, kobane olayları, ülkenin değişik yerlerinde patlamalar, bir kaos ortamına ülkeyi sürüklemeyi amaçladılar.
06:00Ve tüm bu amaçlarında başarılı olamayınca 15 Temmuz hain gecesini milletimize yaşatmaya kalkıştılar.
06:07Tabii darbe tarihine de baktığımızda Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin hedef alındığı başka bir örnek yok.
06:1415 Temmuz gecesi tabii köprünün işgaliyle beraber millet ne olduğunu anlamak için beklerken Sayın Başbakanımızın açıklamaları oldu o dönemin başbakanı.
06:27Yine Sayın Cumhurbaşkanımızın telefon bağlantısıyla yaptığı açıklamalar.
06:32Hem o açıklamalar sonrası hem o açıklamalardan önce millet öfkelendi ve ne yapılıyor diyerek sokaklara indi, meydanlarda toplandı.
06:44Cumhurbaşkanımızın haydi milletin meydanlara, milletin üzerinde ben güç tanımıyorum dediğinde milletimiz daha da cesaretlendi ve topyekun bir direniş gerçekleştirildi.
06:56Tabii o direnişte Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin rolü çok önemli.
07:00Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne bomba atıldı, bombalar atıldı hemen şu arkamızdaki meydana.
07:04Yine meclisin tam genel kurulunun üstüne geleceklerdi, her taraf darmadağın edildi.
07:08O ortamda milletvekilleri Ankara'da bulunanlar koştular meclise ve meclis açıldı ve o bombaların altında şanlı bir direniş gerçekleştirdiler.
07:19O günün Adalet Bakanı Sayın Bekir Bozdağ kürsüye çıktı ve yaptığı konuşmada darbecilere karşı direneceklerini ve şehit olma pahasına buradan ayrılmayacaklarını ifade etmişti.
07:35Sayın Bakan bugün hala daha bir risk görüyor musunuz?
07:38Burada tabii millet meydanlarda direnirken, milletvekilleri mecliste direnirken, yine Emniyet Teşkilatımız darbecilere karşı mücadele ederken Adliyet Teşkilatımız, Yargı Teşkilatımız, Cumhuriyet Savcılarımız da tabii ki evlerinden hemen adliyelere koştular.
07:57Hiç tereddüt etmeden soruşturmaları başlattılar ve gözaltılar yaptılar, yakalamalar yaptılar ve sonrasında da yargılama süreçleri başladı.
08:08Tabii 20 Temmuz tarihinde bir olağanüstü hal ilan edildi.
08:13Bu olağanüstü hal anayasamızın 121. maddesine göre ilan edilen o hal çerçevesi içerisinde olağanüstü kararnameleri yayınlandı.
08:22Ve bu kararnamelerle kamudan ihraçlar gerçekleşti.
08:27Diğer yandan fiili darbe davalarına katılanlarla ilgili darbe davaları devam etti.
08:33289 tane dava sonuçlandı.
08:364800 civarında kişi hem ağırlaştırılmış muhabbet hem de muhabbet hapis cezalarına çarptırıldı.
08:43Yine o hal kararnameleri çerçevesinde 120.000 kişi kamudan FETÖ'ye irtibat ve iltisaksız oldukları için ihraç edildi.
08:52Tabii bunların içerisinde cezai soruşturmalara tabi tutulanlar da var.
08:56Bunların hak arama yolları da açık tutuldu.
08:59Yani aslında bizim anayasamıza ve mevzatımıza göre yargı yolu kapalıydı ama o hal komisyonu kuruldu.
09:05O hal komisyonunun kararlarına karşı yargı yolu açıldı ve hak arama yolları da bu anlamda sonuna kadar açılmış oldu.
09:11Ve sonraki süreçte yine yaklaşık 700.000 kişi hakkında ihbar ve şikayet gerçekleşti.
09:20Bunlardan 125.000 civarındası, tabi küsüratlarını şu anda söylemiyorum, mahkumiyetle sonuçlandı.
09:28Tabi devam eden davalar ve soruşturmalar var.
09:31Bu soruşturmalar titizlikle devam ediyor.
09:34Yani kamuoyunda özellikle şu eleştiri yapıldı.
09:39Zaten 15 Temmuz'dan itibaren bu algı yapılmaya çalışıldı.
09:44Tabii FETÖ'nün gerek dışarıdaki gerek içerideki unsurlarıyla bu propaganda geliştirilmeye çalışıldı.
09:5215 Temmuz'un sanki bir kontrollü darbeymiş, bir oyunmuş, bir tiyatroymuş, 20 Temmuz'un işe karşı darbeymiş gibi bir algı oluşturulmaya çalışıldı.
10:0120 Temmuz'da keşke bütün partiler olağanüstü hal, darbecilerle hukuk içerisinde mücadeleye evet diyebilseydi, o oy birliğiyle geçmedi maalesef.
10:11O günün ana muhalefeti hayır oyu verdi.
10:14Ama tabi olağanüstü hal çerçevesi içerisinde kılı kırk yararak yine hukuk içerisinde bu soruşturmalar ve yargılamalar gerçekleşti.
10:23Tabii kamudan ihraçlar yapılırken, tabii vatandaşların hata yapılmaması için özellikle olağanüstü hal inceleme komisyonunun kararları da yargı denetimine açıldı.
10:38Şu anda risk var mı dediniz, tabii ki FETÖ sadece son 20 yılda değil, yıllar boyu 40-50 yıldır devletin içerisine sızmaya çalışan ve sızmayı başaran bir örgüt, kılcal damarlara kadar ulaşan bir örgüt.
10:5715 Temmuz hain darbe kalkışmasında o generaller 80'li yılların sonu, 90'lı yılların içerisinde harp okuluna girip subay olan kişiler.
11:10Dolayısıyla yıllarca, onlarca yıl, yaklaşık yarım asır devletin kılcal damarlarına kadar giren ve kendini gizleyen bu örgütün mevcut yapı içerisinde de yine gizleyen unsurlar olabilir, kripto unsurlar olabilir.
11:28Bu anlamda uyanık olmak lazım, tabii olağanüstü süreci zaten 2 yıl sürdü ve tamamlandı ama bundan sonraki olağan süreçte de yine devletin kurumlarında herhangi bir tespit olduğunda bu konuda zaten gerekli işlemler yapılıp bir kısmı yargıya intikal ediyor, bir kısmı gerekli ihraç işlemleri gerçekleştirilmeye devam ediyor.
11:51Sayın Bakan, şunu da sormak istiyorum. FETÖ'yle başı Fethullah Gülen'in iade süreci de bir yandan devam ediyor. Gelinen son aşama nedir? Sadece Fethullah Gülen değil, bunun dışında yurt dışından bizim Türkiye olarak iade taleplerimizde güncel veriler nelerdir?
12:08Şimdi iade taleplerimize üzülerek söylüyoruz ki dünya Türkiye'nin demokrasi mücadelesine maalesef hem 15 Temmuz gecesi hem sonraki süreçte destek vermedi. Halbuki Türkiye dünyaya örnek olan bir demokrasi mücadelesi yaptı ve Türk milleti insan hakları mücadelesinin nasıl olacağını, yaşam hakkının nasıl savunulduğunu bütün dünyaya göstermiş oldu.
12:34Ama maalesef kendilerini demokratik hukuk devleti olarak nitelendiren ve Türkiye'nin müttefiki olduğunu ifade eden ülkeler, başta Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa Birliği üyesi ülkeler bu süreçte bize yardımcı olmadılar, hala da olmuyorlar.
12:49115 ülkeye şu ana kadar iade talebinde bulunduk. Yaklaşık toplam 1774 iade dosyamız 115 ülkeye ulaştı. Bunların sadece Romanya ve Cezayir'den olumlu talepler gerçekleşmişti.
13:07Ama onun dışında diğer iade talepleriyle ilgili cevaplar maalesef bizlere verilmedi. Bazı taleplerimiz reddedildi. Siyasi suç diyenler oldu, delilleri yetersiz bulduklarını söyleyenler oldu. Halbuki dosyalarda deliller tamamen her şey ortada.
13:25Özellikle FETÖ elebaşının Amerika Birleşik Devletleri'nden iadesiyle ilgili olarak 7 ayrı dosya, 7 ayrı talepte bulunduk ve 27 ayrı suçtan onlarca klasör deliller gönderdik.
13:42Ayrıca Akıncı Üssü'nde yakalanan darbenin sivil ayağı dediğimiz o kişilerle ilgili olarak 5 kişi vardı orada elebaşı olan. Onların FETÖ elebaşı ile olan irtibatlarını gösteren delilleri dosyalara koyduk.
13:59Ama buna rağmen Amerika Birleşik Devletleri, Adalet Bakanlığı kendi yargı makamlarına dosyaları aktarmadı ve maalesef Türkiye'nin yanında olmadı. Halbuki Türkiye'ye yapılan bir saldırı bu.
14:13Yani bir işgal girişimi ama arka planına baktığımız zaman FETÖ terör örgütü elebaşını yıllarca orada misafir etmesinden ve orada ona karargah kurmasından da görüldüğü üzere zaten darbenin arka planında kimin olduğu, nasıl desteklediği, FETÖ'nün nasıl bir maşa olarak kullanıldığı da zaten gün gibi aşikar artık.
14:39Dolayısıyla bizim iade taleplerimize cevap vermedi. Avrupa Birliği üyeleri özellikle başta Almanya yani terör örgütü üyelerini, Hollanda oralarda FETÖ irtibat ve iltisaklıları, FETÖ teröristleri maalesef misafir ediliyor.
14:57Bir kısmı iltica başvurusunda bulundu. Bu iltica başvurularına biz itiraz ediyoruz. Bakın bunlar burada aranan kişiler, bunlar kaçak kişiler diyoruz ama buna rağmen o ülkeler bize bu demokrasi mücadelesinde yanımıza olmadıklarını üzülerek görüyoruz. Biz haklı mücadelemizi sürdüreceğiz.
15:16O ülkelerdeki istinabe taleplerimiz de var. Yani siz o zaman ifadesini alın biz burada yargılamasına devam edelim dediğimiz dosyalar var. Şu ana kadar 181 adli yardımlaşma talebinde bulunduk. Bunun 28'i kabul edildi. Yani sadece iyi ilişkiler içerisinde olduğumuz birkaç ülke dışında özellikle Almanya, Amerika başta olmak üzere istinabe taleplerimize de cevap verilmediğini görüyoruz.
15:44Bu darbe bir insanlık suçu. Dolayısıyla bu insanlık suçu demokrasiye kast eden bir durum var. 253 kişi burada şehit edildi, yaşam hakkı ihlal edildi. Dolayısıyla insan haklarını savunuyorum, demokrasiyi, demokratik hukuk devletini savunuyorum diyen ülkelerin burada nasıl bir çifte standart içerisinde olduğunu da görüyoruz.
16:06Sayın Bakan, sizi CNN Türk ekranlarında ağırlarken güncel bir konuyla ilgili görüşünüzü ve son durumu öğrenmek isteriz. Malumuz hafta sonu İzmir'de bir sel felaketi oldu. Elektrik kaçağından kaynaklanan bir durum ve iki kişi hayatını kaybetti. Bununla ilgili soruşturma başlatıldığı ve gözaltı karar verilen 29 kişiden 18'inin gözaltına alındığı duyurulmuştu. Son durum nedir bu konuyla ilgili?
16:32Çok üzüldük. Gerçekten o sokakta yürürken yağmurdan kaçmak için sokakta yürüyen vatandaşlarımızın elektrik akımına kapılarak can vermeleri hepimizi üzdü. Milletçe üzüldük.
16:50Hemen İzmir Cumhuriyet Başsavcılığımız bu konuda soruşturma başlattı. Bu konuda kimlerin ihmali varsa çıkması lazım ortaya. Çünkü bu tür olayların, bu tür üzüntü verici kazaların bir daha meydana gelmemesi için de sorunlardan hesap sormak lazım.
17:10Dolayısıyla yargımız işe el koydu. 29 kişi ilk etapta ilgili gerek elektrik şirketi gerekse Büyükşehir Belediyesi'nin kuruluşu olan İSSU yetkilileriyle ilgili olarak soruşturmalar yapılıyor, ifadeler alınıyor.
17:26Ön rapora göre bunlar yapılıyor, bilirkişi raporuna göre. Bilirkişi çünkü orada kazanın neden kaynaklandığını tespit edecek ve oradaki o işten sorumlu olan kişiler, yetkililer kimse, orada ihmali olanlar kimse bu yargı süreci içerisinde ortaya çıkacaktır inşallah.
17:44Ben teşekkür ediyorum, iyi yayınlar diliyorum, sağ olun.

Önerilen